Aynı fikirde değilim translate English
490 parallel translation
"İyi bir Kızılderili ölü olandır" diyen General Sherman'la aynı fikirde değilim.
I don't hold with General Sherman that a good Indian is a dead Indian.
Fakat ben sizinle aynı fikirde değilim.
But I don't agree with you.
Aynı fikirde değilim.
I don't agree with you.
Ben aynı fikirde değilim.
I don't agree.
- Korkarım aynı fikirde değilim.
- I'm afraid I can't agree with you.
Korkarım seninle aynı fikirde değilim, Tess.
Afraid I can't agree with you, Tess.
Affınıza sığınıyorum Sayın Vali, lakin aynı fikirde değilim.
Excuse me, Governor, but I am not of the same opinion.
Sizinle yine aynı fikirde değilim.
- I disagree with you. - But I...
Ben sizinle aynı fikirde değilim.
I don't agree with you.
Aynı fikirde değilim.
I don't agree.
Aynı fikirde değilim, Michael.
I think not, Michael.
- Aynı fikirde değilim.
I didn't agree.
Aynı fikirde değilim.
I beg to disagree.
- Aynı fikirde değilim.
- I disagree! Huh!
Aynı fikirde değilim.
I cannot agree.
Sizinle aynı fikirde değilim.
I'm afraid I can't quite concur with you, Leslie.
Harry, konuşmaman konusunda doktorla aynı fikirde değilim.
You know, Harry, I don't agree with the doctor about not talking.
Aynı fikirde değilim.
It didn't agree with her.
Annenizle aynı fikirde değilim.
I disagree with your mother.
Ama ben aynı fikirde değilim.
Well I'm not agreeable.
Aynı fikirde değilim.
I disagree with you!
Aynı fikirde değilim.
I don't think so...
Ama sizin aynı fikirde değilim.
I am interested in it, only I do not fully share you opinion.
Generaller için başkasının hayatını... riske etmek akıllıca olabilir ama... Siz Amerikalılarla tamamen aynı fikirde değilim, biliyor musun?
It may be wise to risk someone else's life for the generals but- - I don't altogether agree with you Americans, you know?
Aynı fikirde değilim. Olamam.
I don't agree with anything you say.
Seninle pek aynı fikirde değilim.
I'm not helping you much.
Bize anlatılan bazı fikirleri yeni ve bazılarını da doğru bulduğumdan, maalesef sayın başkanımız ile aynı fikirde değilim.
I beg to disagree with our esteemed chairman for I've found in what we've been told some ideas that are new and some ideas that are true.
Ben aynı fikirde değilim, Kumandan.
I don't agree with you, Commander.
Bayan Annie, ben aynı fikirde değilim.
Miss Annie, I'm not agreed.
Seninle aynı fikirde değilim.
I don't agree with you.
Beni bağışlayın ama, ben sizinle aynı fikirde değilim.
You'll pardon me if I disagree with you?
Aynı fikirde değilim..
I don't agree.
Seninle aynı fikirde değilim.
I will argue with you no more.
Aynı fikirde değilim, anladın mı, Bayan Estabrook ile evliyim ve ne söylediğimin farkındayım.
Well, I disagree, but then, you see, I am married to Miss Estabrook and I know whereof I speak.
Aynı fikirde değilim.
I'd have thought the contrary.
Seninle aynı fikirde değilim.
I don't agree with you
Aynı fikirde değilim.
No, I don't agree.
Ben sizinle aynı fikirde değilim.
I can not help you.
Ben aynı fikirde değilim.
I don't entirely agree.
Aynı fikirde değilim, ondan devamlı uzak dururdu.
I doubt it, he always avoided him.
Aynı fikirde değilim, kız güvenilir biri gibi.
No, she has a certain something.
Guita'yla aynı fikirde değilim, Davidoviç ne olursa olsun haklı,
I do not agree with Guita, you see i think Davidovich wishes is right...
Doğum gününde seninle tartışmak istemiyorum fakat bilmeni isterim ki ; asla seninle aynı fikirde değilim.
I don't want to argue with you on your birthday... but I want you to know I don't share your opinion at all.
Aynı fikirde değilim, Gerry.
I don't agree, Gerry.
- Ben senin elinden onları çekeceğiz Ve ağzına. - Fasulye benimle aynı fikirde değilim.
- Beans don't agree with me.
Seninle aynı fikirde değilim.
I don't agree.
Aynı fikirde değilim Malcolm.
Well, I don't agree with that, malcolm.
Aynı fikirde olduğumdan emin değilim.
I'm not sure that I agree with you.
Hayır, aynı fikirde değilim.
No, I disagree.
- Simone öyle diyor ama onunla aynı fikirde değilim.
- That's what Simone says... but I don't agree.
Aynı fikirde olsam da, ki değilim ; planı işletmek için ne yapacağız ki?
Even if I did agree, what would we use as a stake to operate with?
aynı fikirdeyim 99
aynı fikirde değil misin 16
değilim 815
aynı senin gibi 61
aynı yerde 37
aynı benim gibi 51
aynı şekilde 90
aynı zamanda 238
aynı anda 52
aynı adam 26
aynı fikirde değil misin 16
değilim 815
aynı senin gibi 61
aynı yerde 37
aynı benim gibi 51
aynı şekilde 90
aynı zamanda 238
aynı anda 52
aynı adam 26
aynı eski hikaye 16
aynı değil 21
aynı hikaye 17
aynı şey 224
aynı gün 23
aynı saatte 29
aynı şey değil 103
aynı değil 21
aynı hikaye 17
aynı şey 224
aynı gün 23
aynı saatte 29
aynı şey değil 103