Ağzını aç translate English
2,191 parallel translation
Ağzını aç.
Open your mouth.
Ben de, "Çünkü ağzını açıyor." diyorum.
And I'm like, "Because his mouth is opening." And then he did talk.
Ağzını aç.
Now open your mouth
- Ağzını aç!
- Open his mouth.
- Ağzını aç!
- Open his mouth!
- Ağzını aç.
- Open your mouth.
- Ağzını aç.
- Open your mouth!
Ağzını açıp da...
He doesn't even open his mouth.
Ağzını aç bakalım.
Okay, open up.
Ağzını açın, içeri giriyorum.
Open his mouth, I'm going in.
Söylesene, erkeklerin ağzını açık bırakmaktan başka ne iş yaparsın?
So you have to tell me something. What do you do when you're not busy making men's jaw drop?
Daha da var. Ağzını aç!
We have more open your mouth!
Ağzını aç...
Open your mouth.
Ağzını aç.
Open your mouth!
Ağzını aç!
Open... mouth!
- Ağzınızı açın lütfen.
Open up, please.
Bıçak yarası bıçak ağzının genişliği ve içeri giriş açısı Ghovat'ın öldürdüğü yabancı uyruklu ile aynı.
The knife wound matches the blade width and angle of penetration on our foreign national killed by ghovat.
Ağzınızı açın lütfen.
Open your mouth, please.
Ağzınızı açın!
Open your mouth.
O yüzden aç ağzını Pam ve bir kaşık dolusu doğum günü yemeği şurubu iç.
" so open wide, pam, and take a big ol spoonful of birthday lunch medicine.
Aç ağzını.
- Here.
Aç ağzını!
Open up.
Çünkü Fairy Tail'i hakir gören birinin ağzının taş kesilip asla açılmamasını sağlamaya kararlıyım!
Because I can make sure the mouth of someone who insults Fairy Tail never opens again by turning them into stone!
Ağzın hala açık mı senin?
Running your mouth again? Huh?
Aç ağzını.
Open up.
Aç ağzını!
Open your mouth!
Hadi aç şu ağzını!
Hurry up open your mouth
Aç şu ağzını diyorum!
Open your mouth, Hurry up!
Go Mi Nam, aç ağzını.
Go Mi Nam, open your mouth.
Go Mi Nam, aç ağzını.
Go Mi-nam, open your mouth
Aç ağzını.
Open up, you.
Ağzınızı açın.
Open wide.
Ağzını hafif aç.
Let's go.
Aç bakalım ağzını!
Open up. Whoa!
Aç ağzını.
Open your mouth.
İşte. Aç ağzını.
Here, open your mouth.
- Ağzını aç, bir bakayım.
You owe 800K.
Aç ağzını seni pislik.
Open up, you filthy varmint.
Aç bakalım şu ağzını prens.
Open your mouth, Prince.
Hayır, hayır aç ağzını.
No no open your mouth
Hayır, hayır yine aç ağzını.
No no open your mouth again.
Ağzını her açışında işi berbat ediyorsun, değil mi?
You ruin it every time you open your mouth, don't you?
Aç ağzını.
Open your mouth!
İyiydi ama şu siyah saçlı kız dün gece Captain Tennille şarkısını söylediği zaman ağzım açık kaldı.
He's good, but that black-haired girl. When she sang that Captain Tennille song last night, I was floored.
Ağzını bir önceki açışında aslında son bir kere seks yapabiliriz diye düşünmüştüm.
You know, before you opened your mouth, I actually entertained the possibility of fucking you one last time.
Dostunun kim olduğunu söyleyemez durumdasın. Aç ağzını bir kez daha.
You cannot tell who's your friend Open your chaps again
anladım. yaklaşın ve ağzınızı açın.
Just come closer, and open wide.
Aç ağzını.
Here. Open your mouth.
Ağzınızı açın.
Open up.
Olur mu? Aç ağzını.
Just open wide.
- Aç ağzını, aç ağzını.
- Open up, open up.
acıyor 246
acıktım 221
açıldı 34
açıkla 136
açıkça 70
açıyorum 51
açılmıyor 31
açım 163
açıklama 21
acımasız 58
acıktım 221
açıldı 34
açıkla 136
açıkça 70
açıyorum 51
açılmıyor 31
açım 163
açıklama 21
acımasız 58
acayip 48
acele 140
açıktı 18
aç mısın 419
acele etmene gerek yok 16
acaba neden 30
acil mi 32
acelem var 277
açacağım 20
acil servis 72
acele 140
açıktı 18
aç mısın 419
acele etmene gerek yok 16
acaba neden 30
acil mi 32
acelem var 277
açacağım 20
acil servis 72