Biz gidelim translate English
856 parallel translation
Şimdi izninizle biz gidelim.
Then, we will be going now.
En iyisi biz gidelim. Ona bakacak biri var.
Well, we'd better get on.
Biz gidelim.
Let's go.
Baş savcı ne yapacağını iyi bilir. Hadi biz gidelim.
Where is the general tax?
Biz gidelim o zaman.
We'll move on, then.
- O zaman en iyisi biz gidelim
- Well, we'd best get going.
Artık biz gidelim.
We have to be going.
Biz gidelim.
We'd better be going.
Biz gidelim o halde.
Well, let us go then.
O zaman biz gidelim, Taras Bulba'nın oğulları, nasıl Polonyalı olunur ögrenelim.
So we go, the sons of Taras Bulba, to learn to be Poles.
Biz gidelim.
Let's go!
Yani, biz Kursovoy'a gidelim!
So, shall we go to Kursovoy?
Biz bu yöne gidelim siz de şu yöne.
We'll go that way, you go that way.
Sakıncası yoksa biz artık gidelim.
If you don't mind, I think we better be going.
Şunu söyleyebilirim ki, Holmes'ün bakışlarını incelediğimde biz nereye gidersek gidelim o inatla bizim adımlarımızı takip eden tehlikeden uzaklaşamayacağımız endişesi anlaşılyordu.
I could tell by his sharp scrutiny of every face that he was well convinced that go where we would we would not be clear of the danger that was dogging our footsteps.
Biz de gidelim.
We might as well go in.
Yürü hadi, biz bir yerlere gidelim.
Let's you and me go someplace.
Biz de bu taraftan gidelim.
We'll go this way.
Gidelim Morg. Biz işimize bakalım.
Come on, Morg, let's get started.
Biz otele gidelim.
We'll go to the hotel.
Biz artık gidelim.
We'd better blow.
Elwood, biz de gidelim.
Elwood, let us go, too.
Biz de Vickers'lara gidelim. Bakalım neler söyleyecekler.
We'll go to the Vickers'and see what they have to say.
- Biz jenerator odasından gidelim.
- We can get to it through the generator room.
Yok, gelemem, Madrid'den telefon bekliyorum. Gel biz kumsala gidelim.
No, I'm waiting for a phone call.
- Biz de gidelim.
Let's go.
Bayan Leslie, biz artık gidelim.
Mrs. Leslie, I think we'd better be getting on.
Yaşlı şişkoya söyle sussun biz de gidelim artık diyorlar.
They say tell fat old man to shut up so we can get started.
Haydi, biz yarışalım. Sen de, Tom. Haydi, gidelim.
I'll bet I beat you, and I'm stiff as a board.
! - Biz nereye gidelim o zaman!
- Where do we go then?
Bittiğinde biz yürüyüşe gidelim.
We'll go for a walk after it's over.
Biz yolumuza gidelim yeter.
In any case, let's keep moving.
İyisi mi biz buradan gidelim artık.
I'd better putt out.
Biz üst kata gidelim ve ambalajları açıp bakalım mı?
Shall we get unpacked?
Haydi, gidelim. Biz, bir miktar para da topladık. - Sadece bir hafta.
- Just for a week.
- Hadi gel Minus, biz ikimiz gidelim.
- Why don't we go, Minus?
Aşırı heyecanlanmaları durumuna karşı biz de gidelim.
We'd better go along and see they don't get too enthusiastic.
Biz yolumuza gidelim ve bu savaşı, savaşmak isteyenlere bırakalım.
Just leave this here war to the folks who'd want it.
Alın da, artık biz de evimize gidelim be.
Hurry up and buy so we can go home early.
Biz niye gidelim?
Why should we go?
- Teşekkürler, biz artık gidelim.
Thanks, it's time for leaving.
- Biz önden gidelim.
Then, I'll go first.
Hemen gidelim biz.
Let's get out of here.
Siz geldiğimiz yöne gidin, biz de sizinkine gidelim.
You go how we came. We'll go how you came.
Biz su getirmeye gidelim.
We'll go change the water.
- Biz de stüdyoya gidelim mi?
- So, shall we go to the studio?
Haydi biz yolumuza gidelim.
Let's be on our way.
Biz de gidelim o zaman.
Well, off we go again!
Biz de çalışma odasına gidelim.
Let's go in the study.
Biz Arbitan'ı aramaya gidelim.
We'll go in search of Arbitan.
Onu boşver, gidelim biz.
Just ignore him as we go by.
gidelim 9268
gidelim mi 423
gidelim o zaman 67
gidelim kızlar 16
gidelim buradan 590
gidelim haydi 48
gidelim burdan 22
gidelim hadi 154
gidelim o halde 18
gidelim dostum 17
gidelim mi 423
gidelim o zaman 67
gidelim kızlar 16
gidelim buradan 590
gidelim haydi 48
gidelim burdan 22
gidelim hadi 154
gidelim o halde 18
gidelim dostum 17