Bunlar arkadaşlarım translate English
545 parallel translation
Affedersiniz, bunlar arkadaşlarım.
Excuse me, these are my friends.
Torquil, bunlar arkadaşlarım.
Torquil, these are friends of mine.
- Kalın! Bunlar arkadaşlarım Ellie.
These are my friends, Ellie.
Bunlar arkadaşlarım.
These are my friends.
Bunlar arkadaşlarım.
They're friends.
- Bunlar arkadaşlarım.
These are my buddies.
Bunlar arkadaşlarım.
These are friends of mine. They're...
Bunlar arkadaşlarım.
Hello. These are friends of mine.
- Bunlar arkadaşlarım.
- These are my friends.
Bunlar arkadaşlarım Randy ve Jimmy Montrose.
This is my friend, Randy. And that's Jimmy Montrose. Howdy, dude.
Bunlar arkadaşlarım, Goonie'ler.
Those are my friends, the Goonies.
Bunlar arkadaşlarım, Leslie ve Jules.
Meet my friends Leslie and Jules.
- Bunlar arkadaşlarım.
- These are friends of mine.
Hayır, bunlar arkadaşlarımız.
No, these are our friends.
Bunlar arkadaşlarım.
They're friends of mine.
Doktor, bunlar arkadaşlarım.
Doctor, these are my friends.
Bugün başımıza gelenlere bir bak, Eğer Rhoda eskisi gibi arkadaşlarıyla evde eğlenebilseydi, bunların hiçbiri olmayacaktı.
Take this business today, it never would have happened if Rhoda had been able to entertain her friends at home as she used to.
- Bunlar sizin arkadaşlarınız mı?
- Are these friends of yours?
Senatör arkadaşları da, meslektaşımı da bunları okumaya davet ediyorum.
I invite the Senate to read them. I invite my colleague to read them.
- Joe, bunlar benim arkadaşlarım.
- Joe, these are my friends.
- Bunlar da sınıf arkadaşlarım mı?
Well, are those kids in my class?
Bunlar da arkadaşlarımız için hediyelerimiz.
These are presents or our riends outside.
Bunlar arkadaşlarım.
Over there are my friends.
Bunlar da arkadaşlarımız.
These are our guests.
Bunlar da arkadaşlarımın bir kısmı.
Some of my friends.
Bunlar benim arkadaşlarım.
These are my friends.
Bunlar tanışmadığın bazı arkadaşlarım.
Maria, these are some of my friends you've not met. - Hey, pick up.
Kraliçem, bunlar Galya'dan arkadaşlarım, bir güçlü sihirbaz ve, iki cesur savaşçı, bana yardım için geldiler.
Oh my Queen, this are my friends from Gaul, a powerful magician and... two brave warriors, who have come to help me in my task.
Gwen, bunlar benim arkadaşlarım.
Gwen, these are my friends.
- Bunlar benim arkadaşlarım.
- They're friends of mine.
Almanların, paraşütle atlayan arkadaşlarımıza ateş açtıklarına dair hikayeler duyuyor ve bunun korkkunç bir şey olduğunu düşünüyorduk ancak bunların gerçek olup olmadığından emin değildik.
We heard histories of Germans who abated our colleagues of parachute e we found this horrible one, but we did not know if it was truth or not.
Bunlar benim arkadaşlarım.
These are just some friends of mine.
Bunlar senin arkadaşların mı?
Are these friends of yours?
Bunlar da iş arkadaşlarım.
These are my associates.
- Bunlar arkadaşların mı?
Are these your friends?
Seninkilerin, bunların arasında arkadaşları var mı?
But your folks haven't got any friendships in those circles?
Bunlar sizin, sözde arkadaşlarım için.
These are for you, my so-called friends.
Bunlar da neyin nesi? Hangileri bizim arkadaşlarımız?
Decepticons : ready, aim...
Bunlar da arkadaşlarım.
These are my friends.
Benim en iyi arkadaşım Bay Mitchell ve bunlar bazı diğer arkadaşlar.
Mi estimado amigo Mr. Mitchell... and, these are some other friends.
Bay Price. Ben Kermit, bunlar da arkadaşlarım.
Mr. Price, I'm Kermit, and these are my friends.
- Bunların hepsi kız arkadaşların mı?
Are all these your girlfriends?
Bunlar da arkadaşlarım Rose ve Dorothy.
These are my friends Rose and Dorothy.
- Ev arkadaşların bunlar mı?
- These your roommates?
Vietnam'da beş yılımı bunların yaptığı planları izleyerek geçirdim bu esnada arkadaşlarım ölüyordu.
I spent five years in Vietnam watching them do the planning... and us the dying.
Bazı filmler de çektim, sadece arkadaşlarım arasında. Bunların hiçbiri yayınlanmadı.
Working in some of the films of friends-None of this stuff is released.
- Bunlar arkadaşların mı?
- These guys friends of yours?
Arkadaşların bunlar mı baba?
If you want it, it's yours.
Bunların yüzlercesi her gün üretiliyor ve uyuşturucu üretmek için kurulan yerlere gönderiliyor ; arkadaşlarımız, sevdiklerimiz ve çocuklarımız için.
Hundred of these are produced every day and sent to sweatshops where urban slaves prepare this poison for our friends, our loved ones, our children.
Bunlar da arkadaşlarım.
These are some friends of mine.
Bunlar benim arkadaşlarım Luke ve Tinker.
These are friends of mine - - Luke, Tinker.
arkadaşlarım 129
arkadaşlarım var 23
bunları 71
bunlar 630
bunlar nedir 69
bunlar kim 49
bunlar harika 40
bunlara 19
bunlar ne 151
bunlar onlar 52
arkadaşlarım var 23
bunları 71
bunlar 630
bunlar nedir 69
bunlar kim 49
bunlar harika 40
bunlara 19
bunlar ne 151
bunlar onlar 52
bunlar benim 43
bunlar da ne 95
bunları nereden aldın 21
bunlar sahte 19
bunlar senin mi 36
bunlar senin 30
bunlar çok güzel 39
bunların 20
bunların hepsi 36
bunlar senin için 38
bunlar da ne 95
bunları nereden aldın 21
bunlar sahte 19
bunlar senin mi 36
bunlar senin 30
bunlar çok güzel 39
bunların 20
bunların hepsi 36
bunlar senin için 38