Emin olabilirsin translate English
2,167 parallel translation
Nasıl bu kadar emin olabilirsin?
No, it's not.
Emin olabilirsin.
Count on it.
Dinle, neden mesajını bana söylemiyorsun, ona ileteceğimden emin olabilirsin.
Listen, why don'you give me a message and I will be sure to pass it on.
Eve döneceğim doğru ama bahçede olmayacağım bundan emin olabilirsin.
I'll be back home, but I will not be in the backyard, I can promise you that.
Bakmazsan, doğru söylediğine nasıl emin olabilirsin?
How can you be really sure that you're right?
Sessizce gitmeyeceğinden emin olabilirsin.
Oh, I shall miss you. Rest assured you will not go quietly.
Nasıl emin olabilirsin?
How can you be so sure?
Ben de yarın çalışıyor olacağım, ve Dr. Joe'nun bana annenin durumu hakkında bana bilgi vereceğine emin olabilirsin, tamam mı?
And I'm gonna be working tomorrow, so I'm gonna make sure that Dr. Joe keeps me up to date on everything, okay?
Evet, emin olabilirsin.
You bet.
Küçük tatlı kıçın kadar emin olabilirsin.
- You bet your sweet tush I am.
Ne istediğini bilmiyorum ama kolay teslim olmayacağıma emin olabilirsin.
I don't know what you want, but I promise you, I will go down and fight it.
Emin olabilirsin. Bahis yeniden başlıyor!
You bet your britches the bet is back on.
- Emin olabilirsin.
- You know it.
Eğer benimle anlaşırsan, sana ve kariyerine adayacağım enerji ve kaynakların, eşi benzeri olmayacağına emin olabilirsin.
And if you sign with me, I promise you that the energy and resources that I'll dedicate to you and your career will be unmatched.
Düzgün bir okumaya fırsat bırakmadan doğru söylediğine nasıl emin olabilirsin ki?
If you don't even allow for a clear read? He is telling the truth.
Bunu çok düşündüğümden emin olabilirsin.
Please know that I've put a lot of thought into this.
Polisin saklandığın yere kadar seni takip etmeyeceğinden nasıl emin olabilirsin?
I mean, how can you be sure that the police aren't going To follow him back to where you're hiding? Wouldn't you be better off
Olduğuna emin olabilirsin.
you bet there is.
- Nasıl emin olabilirsin?
- How can you be sure?
En az dört tane pick yapacağına emin olabilirsin.
Guarantee he throws four picks in the first game.
Bundan emin olabilirsin.
You can be sure of that.
Emin olabilirsin.
You can count on it.
Mükafatlandırılacağından emin olabilirsin.
I'll make sure that you are rewarded properly.
Çünkü oynuyorsa, bunu bileceğimden emin olabilirsin.
Though I assure you, I'll know if he is.
- Söylediğimden emin olabilirsin.
- You bet I did. - Brother.
Ve emin olabilirsin ki, hepsi annen gibi güzel değildi.
And let me assure you, they were not all beautiful like your mom.
Hiçbirşey olmayacak emin olabilirsin.
No, nothing happened.
Bu yüzden, bunun Francesca'ya ait olmadığına emin olabilirsin tabi karın bir uzaylı değilse.
So you can be sure that it didn't come from Francesca... unless your wife is an alien, of course.
Clouseau bu davayı çözerse etrafta çıplak aptallar gibi sadece tutu giyerek koşacağımdan emin olabilirsin.
If Clouseau solves this case, I am perfectly willing to run around like a bare-bummed idiot wearing nothing but a tutu.
Bundan emin olabilirsin.
Of that you can be sure.
Onu tehlikeli bir ortamın kenarına koy tehlikenin tam göbeğine gideceğine emin olabilirsin.
Put him anywhere near a dangerous situation and you can be absolutely sure he'll go straight towards it.
Bundan daha fazlası olacağına emin olabilirsin.
That and more.
Ama bolca yardım alacağına emin olabilirsin.
But I'll make sure he has plenty of help.
Her ne yaptıysam, çok iyi yaptığıma emin olabilirsin.
Whatever it was I did, you can bet I was pretty good.
Eğer sen her şeyi kabul etmeye devam edersen, o zaman Donsai'in kazanacağından emin olabilirsin!
If you keep blushing for every little thing then he is sure to win!
Öldüğümde sana rehberlik edeceğimden emin olabilirsin.
Be sure I'll guide you when I die.
Ama şundan emin olabilirsin ki Nash'i arayacağım ve bunları ona anlatacağım.
But you can damn well believe that I'm calling Nash, and I'm gonna tell her.
Abdulkarim'in seni sikmeyeceğinden nasıl bu kadar emin olabilirsin.
How can you be so fucking sure Abdulkarim's not gonna fuck you over?
Buna emin olabilirsin.
You bet I do.
Bunun son olduğundan emin olabilirsin.
Make sure it's your fucking last.
Bundan emin olabilirsin.
You can count on that.
nasil emin olabilirsin?
How can you be so sure?
Vardı, emin olabilirsin.
It was. Trust me.
Hayır, bundan emin olabilirsin.
No. I can assure you of that.
Endişen varsa, geri getireceğimden emin olabilirsin.
I'll make sure to return it to you if that's what worries you.
İnsanlar birkaç dolar bırakıyor olsaydı,... saatte 40 dolar kazanacağıma emin olabilirsin.
You'd think making forty dollars an hour, they could spare a few bucks.
Artık onları göremezsin, onlarla konuşamazsın ve bu davaya artık karışmayacağına da emin olabilirsin.
You can't see them no more, you can't talk to them and you sure can't touch this case.
Onun için fark etmez, emin olabilirsin.
She won't mind. I promise you.
Emin olabilirsin.
I sure will.
- Buna emin olabilirsin.
You can count on it.
Bundan emin olabilirsin, evet.
Yeah, yeah.
emin olabilirsiniz 33
olabilirsin 27
emin değilim 1019
emin misin 2639
emin ol 169
emin olmak istiyorum 28
emin olmak istedim 23
emin olun 89
emin olmak için 34
emin misiniz 577
olabilirsin 27
emin değilim 1019
emin misin 2639
emin ol 169
emin olmak istiyorum 28
emin olmak istedim 23
emin olun 89
emin olmak için 34
emin misiniz 577