Fena sayılmaz translate English
734 parallel translation
Fena sayılmaz, ha?
Not bad, huh?
Fena sayılmaz.
- She ain't bad.
Fena sayılmaz, tatlım.
Ain't half bad either, ducky.
- Fena sayılmaz.
- More or less.
Hiç fena sayılmaz. Palmiyelerin altına uzanır, güneşlenir ve yüzersiniz.
That's not so bad, sit under a palm tree... go swimming, take sunbaths.
Baharda satış senedi olmadan sığır almamayı akıl edemeyen bir koca için hiç fena sayılmaz.
Not bad for a husband who don't know any better than to buy cattle in the spring without a bill of sale.
Ludovic'in fikri fena sayılmaz.
Ludovic's idea isn't so dumb.
Çok fena sayılmaz, değil mi?
Not too bad, is it?
Artık 250,000 olsa da fena sayılmaz.
But it's 250,000, which is not bad.
- Fena sayılmaz.
- Not bad.
Bazıları hiç fena sayılmaz.
Some are not bad at all.
Fena sayılmaz.
Not bad.
Hiç fena sayılmaz, öyle değilmi?
Sounds pretty good, doesn't it?
İç, fena sayılmaz.
You should, it's not bad at all.
Hey, bu fena sayılmaz Frank.
Hey, this isn't bad, Frank.
İlk deneme için fena sayılmaz.
Not bad for a first try.
Örümcekler için de fena sayılmaz.
And not so bad for spiders.
- Bizim hilemiz de fena sayılmaz.
- Our trick is better though.
- Fena sayılmaz. Ya senin?
Not so bad.
Fena sayılmaz, işyerinden arkadaşlarla beraberim.
Not bad, I'm with some pals from work.
Diyeceğim, nereden bakarsan bak fena sayılmaz.
A real dream boat! Trouble is, he's too romantic
- Fena sayılmaz.
- All right, for the most part.
- Fena sayılmaz.
- Sounds great.
- Ama hiç de fena sayılmaz!
An errand boy. - Well, he's not that ugly!
- Başlangıç için hiç fena sayılmaz.
Not a bad start.
İşler de hiç fena sayılmaz hani.
You are good luck.
"Perili Hayalet", başlangıç için fena sayılmaz.
"God-haunted Ghost". Not bad for a lead.
Fena sayılmaz, değil mi?
Not bad, is she?
Oda servisi de fena sayılmaz.
The room service ain't bad, either.
Hiç fena sayılmaz, değil mi?
Not a bad likeness.
- Her şey yolunda. Ya sen? - Fena sayılmaz.
- Everything's running smoothly, you?
Fena sayılmaz, değil mi?
Not bad is it, eh?
Fena sayılmaz, adamlarım çok yoğun çalışıyor.
Oh, things aren't going too bad. Men are taking it pretty good.
Fena sayılmaz, değil mi?
Not bad, eh?
Fena sayılmaz ha?
It`s not bad, huh?
Fena sayılmaz.
That's not bad.
Fena sayılmaz, değil mi Frou-Frou?
Not bad, eh, Frou-Frou, old girl?
Yine de fena sayılmaz.
Not too bad, though.
Hiç fena sayılmaz.
Not bad.
Fena sayılmaz, Bay Young.
Just fine, Mr. Young.
Hiç fena sayılmaz, değil mi?
It ain't bad, is it, Mrs. Miller?
Madem gidemiyorsun..... ve de aynı zamanda kalamıyorsun benimle birlikte gelmen hiçte fena fikir sayılmaz.
Well, as long as you can't go, and you can't stay... Wouldn't be a bad idea if you was to go along with me.
Aslında o kadar da fena biri sayılmaz.
You know, he's really not such a bad fellow.
Fena bir yaşam sayılmaz Ole.
It's not a bad life, Ole.
- Fena sayılmaz.
- Isn't it lovely?
Pek fena bir ev sayılmaz, değil mi?
It ain't much, but it's home.
- Fena fiyat sayılmaz.
- That seems a fair price.
Şırfıntıdır ama fena sayılmaz.
A pig, but not too bad.
Gömleğim temiz sayılmaz, senden bir tane ödünç alsam fena olmaz.
Well, my shirt's not as neat as it might be and I thought I might borrow one from you.
Fena bir fikir sayılmaz.
Might not be a bad idea.
Fena taktik sayılmaz.
It's not a bad tactic.
sayılmaz 64
fena değil 1160
fena değilim 34
fena değil mi 27
fena olmaz 18
fena değilsin 18
fena değilmiş 33
fena değildi 104
fena değil ha 24
fena fikir değil 86
fena değil 1160
fena değilim 34
fena değil mi 27
fena olmaz 18
fena değilsin 18
fena değilmiş 33
fena değildi 104
fena değil ha 24
fena fikir değil 86