Görmedin translate English
5,799 parallel translation
Bunun gelişini görmedin, değil mi?
Didn't see that coming.
Ne olduğunu görmedin mi?
Were you not paying attention?
Karısını kolundan nasıl kaptı, görmedin mi?
- And put his wife's arm in a vice grip.
Ama sen beni görmedin.
But you don't see me.
- Onu görmedin mi?
Didn't you see her?
Çamaşırhanedeki kızı görmedin mi?
Didn't see? The girl in laundry?
Poposunu görmedin mi?
Why? Did you not see his butt?
Johhny'i bir daha görmedin mi?
You never saw him again?
Beni görmedin tamam mı?
You didn't see me, okay?
Bak, bunu hiç görmedin, biz de hiç buluşmadık.
Look, you never saw this, and we never met.
Görmedin bir kadının Rüzgarla uçup gittiğini
♪ Seen a woman taken by the wind ♪
Biraz önce ne olduğunu görmedin mi?
Did you not just see what happened?
Sen bir şey görmedin değil mi?
Isn't that a good thing?
Gerçekten de bir şey görmedin mi?
You really haven't seen anything?
Onu dışarı çıkmak görmedin mi?
You didn't see her go out?
Yani sen şimdi kurbanımızı bıçaklayan gizemli kadını görmedin, öyle mi?
So you didn't see this mystery woman stabbing our victim, then, did you?
Daha önce bunun gibi kadınlar görmedin mi, öldürmeyi isteyen kurtlar gibi cesetlerin arasında... temizlik yapan kadınları?
Have you never seen women like this, scavenging amongst the corpses like... like wolves attracted to the kill?
Tekerlekli sandalyede birini hiç görmedin mi?
You never seen somebody in a wheelchair?
Tabi ki görmedin.
( Kate ) Well, of course you haven't.
Oraya geldiğini görmedin.
I don't see you gettin'there.
Ne gördüğünü sanıyorsan, görmedin, hepsi bu.
You didn't see what you thought you saw, end of story.
Sen olayı görmedin mi?
- Didn't you see it?
Zarar görmedin, değil mi?
You're not hurt, are you?
Onsuz halini görmedin.
You haven't seen the alternative.
Evinin önündeki kalabalığı görmedin mi?
Did you see the gathering on your property?
Ama İzlanda deniz fenerini görmedin, değil mi?
But you haven't seen an Icelandic lighthouse, have you?
- İşareti görmedin mi?
You didn't dream about the sign?
- Hayatında havalı tabanca görmedin mi?
Ain't you never seen a airgun?
- Ama 12 yıl boyunca onu hiç görmedin.
But in 12 years, you haven't seen him.
Görmedin mi hiç?
You haven't seen it?
Çok sıradan.Daha önce hiç görmedin mi?
That's very common. Never seen him before?
Errol'un kafasındayken ne gördüğümü görmedin, John.
You didn't see what I saw inside Errol's head, John.
Şey, bu Sue Ellen'ın babasıydı ama daha önce onu hiç görmedin, değil mi, Tara?
Well, it was Sue Ellen's father, but you've never seen him before, have you, Tara?
Görmedin duymadın tamam mı?
I will deny any involvement, all right? Who are you?
Ama Sara, beni daha önce avukat olarak görmedin hiç.
But Sara, you've never seen me be a lawyer before.
15 yıldan beri görmedin beni.
You haven't seen me for 15 years.
Daha önce ağlayan bir kız görmedin mi?
Haven't you ever seen a girl cry before?
Bir zarar görmedin.
You haven't taken any damage.
Beni kendine layık görmedin hiç.
I was never good enough.
Hayır, görmedin.
No, you didn't.
Cevapsız çağrılarımı görmedin mi?
Haven't you seen my missed calls?
Sonuçta onu 6 yıldır falan görmedin yani?
I mean, you haven't seen him in like what, six years?
Ana'yı görmedin değil mi?
Ana, have you?
- Demek o gece Ana'yı görmedin?
So you didn't see Ana that night?
Onu hiç görmedin mi?
You didn't see her at all?
Onun geldiğini görmedin, çünkü o bir kadın.
You didn't see it coming because she's a woman.
Ne bakıyorsun öyle? Daha önce hiç yakışıklı birini görmedin mi?
What are you looking at, never seen a handsome man before?
- Sana vuranı görmedin mi? - Hayır.
- You didn't get a look at'em?
Ona silahımı doğrulttuğumu görmedin mi?
Did you not see me pointing the gun at him?
Ama hiç kimseyi görmedin.
But you haven't actually seen anyone.
Yıllardır kimseyi görmedin mi?
[whistling] ( Lucas ) So you haven't seen anyone in years?