English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ I ] / Iyi bir adamsın

Iyi bir adamsın translate English

1,221 parallel translation
Siz iyi bir adamsınız, bunu görebiliyorum.
You're a kind man, I can see that.
Sen iyi bir adamsın.
You're a good man.
O zaman iyi bir adamsınız.
You are a nice man, then.
Sen iyi bir adamsın Danny Riordan.
You're a good man, Danny Riordan.
Doğru söylemişim işte, siz iyi bir adamsınız.
I was right, you're a good man.
Roger, ne iyi bir adamsın sen.
Roger, what a good fellow you are.
Her açıdan iyi bir adamsınız... ünlü bir kemancı.
You are a fine man in every respect... a renowned violinist.
Sen iyi bir adamsın, Filemon.
You're a good guy, Filemon.
Sen iyi bir adamsın, Randy!
You're a good man, Randy.
Belki değilsin... ama çok iyi bir adamsın.
Maybe not... but you're a better man.
Sen çok iyi bir adamsın
You're a nice guy.
Sen düşündüğümden daha iyi bir adamsın.
And you're a much better man than I thought you to be.
Harika bir yargıçsın, Hammond. Ve iyi bir adamsın.
You make for a great judge, Hammond.And a good guy.
Sağ ol, makbule geçti, iyi bir adamsın.
Thank you, I appreciate it, you're a good man.
Richard, sen iyi bir adamsın.
You know, Richard, you are a good guy.
Sen iyi bir adamsın.
You're- - You're a good fellow.
David, sen iyi bir adamsın.
David, you're a nice guy.
Biliyor musun, Richard sen, iyi bir adamsın.
You know, Richard, you are a good guy.
Sen iyi bir adamsın Jimmy.
You're a good man, Jimmy.
Sen iyi bir adamsın.
You a good man.
İyi adam, kötü adam.. Artık resmen belli oldu sen iyi bir adamsın.
"Good man, bad man." Now it's official :
Sen iyi bir adamsın.
You're the fucking man.
- Sen iyi bir adamsın.
- You're the fucking man.
- AsıI sen iyi bir adamsın.
- You're the fucking man.
Sen iyi bir adamsın.
You are the fucking man.
Sen iyi bir adamsın Harry.
You " re a good man, Harry.
Sen iyi bir adamsın, Ajan Hull.
You're a good man, Agent Hull.
Sen iyi bir adamsın.
You're a nice guy.
Mark, sen iyi bir adamsın.
You know, Mark, you are a nice guy.
Siz iyi bir adamsınız Profesör.
You're a good man, Professor.
Sen iyi bir adamsın Holtz.
You're a good man, Holtz.
Pekala, iyi bir adamsın.
Ah, right. A good guy.
Orada ne düşünürlerse düşünsünler, inan bana sen iyi bir adamsın.
It doesn't matter what they think over there. Let me tell you something. You're a good guy.
Çok iyi bir adamsın, Raif.
You're such a sweet man, Raif.
Seni iyi bir adamsın.
You're a good man.
Sen iyi bir adamsın, Monty.
You're a nice guy, Monty.
Sen iyi bir adamsın Julian.
- You're a good fucking guy, Julian.
Seni sevdim ama sen herkes adına konuşmuyorsun. Sen iyi bir adamsın.
But you do not speak for all these people.
Sen iyi bir adamsın.
You're a... a well-born sort of person.
İyi bir adamsın.
You're a nice guy.
Sen iyi kalpli bir adamsın ve kadınlar bunu görüyor.
You're a decent guy. And women sense that about you.
İyi ama zayıf bir adamsın.
You're decent, but weak.
Ben iyi biri değilim, sen harika bir adamsın.
I'm not a good man, you're a great man.
Kafan iyi değilken harika bir adamsın.
You're an amazing guy when you're not stoned.
İyi bir adamsın sen, Vassili.
You're a good man, Vassili.
İyi bir adamsın, Gordon.
You're a good man, Gordon.
İyi bir adamsın.
You're a good man, Al.
İyi bir adamsın.
You're a good man.
"Sen İyi Bir Adamsın Charlie Brown" dandı.
Dad, that's from You're a Good Man, Charlie Brown.
Karını sevdim. Benden nefret ettiğine göre iyi bir kadın. Şanslı adamsın.
I like your wife, she hates me, so she's a good woman, you're lucky.
- Çok iyi bir adamsın.
You're wonderful.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]