Iyi bak translate English
17,304 parallel translation
Buna iyi bak çünkü yok edeceğim.
Keep your eye on that. I'm gonna make it disappear.
Tamam, kendine iyi bak.
Okay, take care.
Kendine iyi bak!
Take care!
Karına iyi bak.
You care about your wife.
- Ona iyi bak.
- Take care of him.
Kendine iyi bak ihtiyar.
Carry on, old man.
Kendinize iyi bakın.
Take care.
Sen de kendine iyi bak. Güle güle.
You better behave yourself, too.
Kendine iyi bak.
Well, take care.
Onlara iyi bak.
Take care of them.
Bunlara iyi bak.
Take care of them.
Seni özleyeceğiz, kendine iyi bak.
We'll miss you. Take care.
Kendine iyi bak ve dikkatli ol, Mahi!
- Play well and take care, Mahi!
- Kendinize iyi bakın.
Take care, guys.
Ona iyi bakın Bayan Lukešová.
Look after him, Mrs. Lukešová.
Ona iyi bak, her zaman olduğu gibi.
Take care of him, like you always have.
Kendine iyi bak.
Take care of yourself.
Pekala, kendine iyi bak. Christy Beam.
All right, you take care of yourself, Christy Beam.
Kendine iyi bak.
- Hey yeah, take care.
Kendine iyi bak John ve kararını sonra ver.
Take care of yourself, John, and decide later.
Mia'ya iyi bak.
You take care of Mia.
Babanızın yanındaki adama iyi bakın.
Look at the man next to your father.
Bak iyi bir başlangıç yapmadığımızı biliyorum fakat sorunsuz bir şekilde atlattık.
Look, I know we got off to kind of a rocky start, but we came through it okay.
Bak, çizmeyi aşacaksanız şimdi söyleseniz çok iyi edersiniz.
Look, if you're in over your head, you better say so now.
Bak, beni iyi dinle tamam mı?
Hey, but listen to me, you feel me?
Bak, Lee, iyi iş çıkarıyorsun.
Look, Lee, you do good work.
Bak bayağı bir ünlüsün burada, iyi anlamda söylemiyorum.
See, you're a celebrity in here, and I'm not talking the good kind.
Bak beni iyi dinle.
Listen to me clearly.
- Bak, iyi bir sebebine sahip olmalı.
- Look, she must have a good reason.
İyi, bakın şimdi, Techtonic ve Shark Tank.
Well, look here, Techtonic and Shark Tank.
Evet, bu iyi bir fikir bak.
Yes, good idea, actually, you know.
Bakımevine yeni gitti, yani kesinlikle iyi değil.
She just started hospice, so now is most definitely not fine.
Onlara iyi bak, olur mu?
Take care of them, okay? Because they're your little sisters.
Bakın, oğlunuz çok iyi oynuyor.
Look, your son plays really well.
Bunlara iyi bak.
Keep a close watch on them.
- Bana bak konuşmaya başlasan iyi olur.
- Look... you better start talking.
Bakıyorum da kelimelerle aran iyi.
Actually, you're good with words.
Bak ne diyeceğim, belki de başkasına sorsam iyi olacak.
You know what? Maybe I'll ask someone else to come along.
Bak ne diyeceğim, içki alsam iyi olacak sanırım.
Well... you know what? Actually, I could do with a drink.
Bakın hele, İyi, Kötü ve Çirkin.
Hey, it's the Good, the Bad and the Ugly.
İyi olup olmadıklarına bak.
Give them a call.
Bakın, kızların iyi geçinmesinden oldukça mutluyum fakat kızınız, kızımın kafasını bu tarz şeylerle doldurmazsa çok sevinirim.
Look, I'm happy that the girls hit it off, but I'd appreciate it if your daughter didn't... Didn't fill her head with that kind of stuff.
Bak, şimdi pek de iyi bir zaman değil.
Look, now isn't the best time.
Bakın, sahip olduğum en iyi pilotlar sizsiniz.
Look, you guys are the best pilots that I have, that's why you're here.
Bakın, Yanis'i iyi tanırım ben.
Look, I know Yanis pretty well.
Korkma, bebek iyi mi ona bakıyor.
Don't be afraid. It's to see if the baby's all right.
Bak cidden, iyi geçecek.
- Seriously, it's gonna be fine.
Bak şu an iyi bir zaman değil ama şu an çocukluk odandayız ve sana bir sorum var :
- I know this isn't the best time, but we are in your childhood bedroom, and I do have one question :
Bak Çavuş, bu saçmalığın içinde olduğumuz için özür dilerim ama iyi tarafından bakarsak ezik bir obuacıyla uğraşmak zorunda değiliz.
Look, Sarge, I'm sorry that we're in this mess, but on the bright side, we don't have to deal with some lame oboist.
Cheddar'ın her zamanki bakıcısı hasta ve evdeki ısıtma sistemi çalışmıyor. Paris'e, Kevin'in yanına gitmek için iyi bir zaman olduğunu düşünmüyorum.
Cheddar's regular dog sitter is ill, and the heat's out in my house, so I don't think it's a good time for me to visit Kevin in Paris.
Bak, bence bu şakaya fazla tepki gösteriyor olabilirsin ve çok iyi biliyorum.
Look, I think you might be overreacting a little to this prank, and I should know.
iyi bakalım 18
iyi bakın 37
bakın 5588
bakin 38
baker 135
bakalım 1238
bakersfield 28
bakar mısınız 174
bakıyorum 163
bakire 33
iyi bakın 37
bakın 5588
bakin 38
baker 135
bakalım 1238
bakersfield 28
bakar mısınız 174
bakıyorum 163
bakire 33
bakarım 81
bakma 203
baktım 85
bakire misin 19
bak sen 266
baksana 1623
bakarız 131
bakacağım 88
bakan 73
bak ne diyeceğim 537
bakma 203
baktım 85
bakire misin 19
bak sen 266
baksana 1623
bakarız 131
bakacağım 88
bakan 73
bak ne diyeceğim 537
bakar mısın 103
bakmadım 27
bakalım neler olacak 16
bakın kim gelmiş 88
bak ne buldum 97
bakalım ne olacak 31
bakayım 533
bak baba 73
bakmak yok 20
bakire meryem 30
bakmadım 27
bakalım neler olacak 16
bakın kim gelmiş 88
bak ne buldum 97
bakalım ne olacak 31
bakayım 533
bak baba 73
bakmak yok 20
bakire meryem 30