Kendimi iyi hissetmiyorum translate English
1,355 parallel translation
Ve son zamanlarda sivilcelendim kendimi iyi hissetmiyorum ve...
And, um, I have been breaking out and... feeling kind of crampy and...
Kendimi iyi hissetmiyorum.
I don't feel so good.
Kendimi iyi hissetmiyorum.
I don't feel good.
Tedaviden sonra kendimi iyi hissetmiyorum.
After the treatment, I don't feel well.
Kendimi iyi hissetmiyorum.
I don't feel well.
Kendimi iyi hissetmiyorum.
I am not well.
Başlamadım ; kendimi iyi hissetmiyorum.
I didn't, I don't feel well.
- Benim bahsettiğim şey, ben fiziksel olarak kendimi iyi hissetmiyorum.
- I'm talking about physical feeling.
- Kendimi iyi hissetmiyorum.
- I'm not feeling well.
Şimdi artık Amerika'ya gitmeme kimse engel olamaz. ben kendimi iyi hissetmiyorum.
Now no one's stopping me from going to America I'm feeling sick.
Sadece kendimi iyi hissetmiyorum.
I just don't feel very well.
- Kendimi iyi hissetmiyorum.
- I don't feel so good.
Kendimi iyi hissetmiyorum Ne oluyor?
What's happening?
- Kendimi iyi hissetmiyorum.
- Feeling a little under the weather.
Her ne kadar Allah sana zarar verecek olsa da, her ne kadar beni bu sandalyeye mahkûm etmiş olsa da, yaptığımdan kendimi iyi hissetmiyorum.
And even though Allah was going to hurt you, even though the motherfucker screwed me to this chair, I don't feel good about what I done.
Kendimi iyi hissetmiyorum.
Hey, I don't feel too good.
sadece kendimi iyi hissetmiyorum. Tamam.
I'm just not feeling very well.
Kendimi iyi hissetmiyorum.
I don't feel so good. I don't feel so good.
Kendimi iyi hissetmiyorum.
I'm not feeling well.
Kendimi iyi hissetmiyorum.
I didn't feel well.
Ama erken kalkmalıyım, kendimi iyi hissetmiyorum.
But I gotta get up early, and I'm not feeling well.
Gerçekten kendimi iyi hissetmiyorum, gidebileceğimi sanmıyorum.
I really don't feel well, I don't think I can go.
Kendimi iyi hissetmiyorum.
I feel like crap. I'm going home.
Çünkü kendimi iyi hissetmiyorum.
Because I don't feel like it.
Sabah uyandığımda ; " Bugün kendimi iyi hissetmiyorum.
I can wake up one morning and go, " I don't feel like working today.
Kendimi iyi hissetmiyorum.
I don't feel so hot.
Hey, neden bensiz gitmiyorsunuz çünkü kendimi pek iyi hissetmiyorum.
Hey, you know what? Why don't you guys go without me'cause I'm really not feeling good here.
Kendimi hiç iyi hissetmiyorum.
Doesn't make me feel too good.
Hayır, bence belki de bunu başka bir zaman yapmalıyız. Çünkü kendimi pek iyi hissetmiyorum ve karım da gribe yakalandı...
- No, I think maybe we should do this another time because I'm not feeling very well and my wife has the flu...
Hayatım, kendimi peki iyi hissetmiyorum.
You know what, honey, I'm not feeling well.
Kendimi iyi hissetmiyorum.
I'm not feeling very well.
Uhh. kendimi pek iyi hissetmiyorum.
Uhh. I don't feel so good.
Ben de kendimi pek iyi hissetmiyorum.
I don't feel so good myself.
Kendimi hiç iyi hissetmiyorum.
I don't feel good at all.
Sadece... Kendimi fazla iyi hissetmiyorum.
I'm not really feeling that great.
- Kendimi hiç iyi hissetmiyorum.
- I don't feel so good.
Şu anda kendimi pek iyi hissetmiyorum.
I'm really not feeling too nice at the moment.
- Oh, kendimi çok iyi hissetmiyorum.
- Oh, wow, I don't feel well.
Kendimi çok iyi hissetmiyorum.
- On second thought I'm not feeling so hot after all. I gotta go to the infirmary.
İyi hissetmiyorum kendimi.
Oh, I don't feel so good.
Şu anda kendimi hiç iyi hissetmiyorum.
Right now, I don't feel very good about anything.
- Kendimi pek iyi hissetmiyorum.
- I don't feel so good.
Bununla ilgili kendimi hiç iyi hissetmiyorum.
I don't feel good about this.
Kendimi iyi de hissetmiyorum ama burada durup tartıştığımız sürece o daha da çürüyecek!
- I don't feel so hot either. But the longer we sit here, the more she lies and rots!
Kendimi hiç iyi hissetmiyorum.
I'm not feeling well anyway.
Kendimi pek iyi hissetmiyorum.
I don't feel very well today, Sister.
Şansa bakın ki, ben kendimi hiç iyi hissetmiyorum ve...
As luck would have it, I'm feeling a Stockholm Syndrome thing happening.
Şu anda kendimi pek iyi hissetmiyorum.
I'm not feeling like myself right now.
Aslında ben de kendimi pek iyi hissetmiyorum.
Actually I'm not feeling all that good myself.
Şu an kendimi magazin dersinin sayfasında görecek kadar iyi hissetmiyorum.
[KNOCKS] I don't know that I really feel like being in a magazine right now.
Kendimi pek iyi hissetmiyorum.
You know what? I'm not really feeling that well.
kendimi iyi hissediyorum 81
iyi hissetmiyorum 87
hissetmiyorum 35
kendine iyi bak 816
kendi 44
kendine dikkat et 335
kendine 60
kendimi 187
kendine gel 419
kendisi 191
iyi hissetmiyorum 87
hissetmiyorum 35
kendine iyi bak 816
kendi 44
kendine dikkat et 335
kendine 60
kendimi 187
kendine gel 419
kendisi 191
kendini 76
kendinize iyi bakın 182
kendini yorma 31
kendim 56
kendinize dikkat edin 70
kendi kendime 91
kendini bırak 36
kendime 92
kendisini 27
kendisine 42
kendinize iyi bakın 182
kendini yorma 31
kendim 56
kendinize dikkat edin 70
kendi kendime 91
kendini bırak 36
kendime 92
kendisini 27
kendisine 42