Kendisi translate English
30,290 parallel translation
Lelluccio'yu getirdim çünkü, kendisi tekrar Savastano'ya güvenmemin ne demek olduğunu birinci elden bize anlatabilecek bir durumda.
I called Lelluccio. I called him because he knows, in first person, what it means to trust Savastano again.
Bu sahnede çıplak olmayı kendisi istedi.
And she asked me to be naked during the scene. - I'm sorry.
Buralarda epey ünlüdür kendisi.
He's pretty famous around here.
A, kendisi insan değil ve B, Tahani'nin ruh eşi gibi davranmaya devam etmelisin.
A : she's not human. And B : you have to keep pretending to be Tahani's soul mate.
Kendisi Tayvanlı bir keşiş. Sekiz yaşında sessizlik yemini ettiğinden beri hiç konuşmadı. Şimdiyse konuşmaya hazır.
Jianyu Li, a Taiwanese monk who took a vow of silence at the age of eight and hasn't spoken since, is ready to share with us.
Çünkü bizim aksimize kendisi harika bir insan.
He is putting himself in danger to help us, because he, unlike us, is an amazing person.
Evet, kendisi içeride.
He's inside.
Kendisi şu an burada değil.
Who's not here at the moment.
Hayatın kendisi bıçak sırtı demek.
All life is on a knife edge.
Bu arzu sevginin nerede bulunacağını söyleyebilir, ama sevginin kendisi değildir.
The wish told you where love might be found, but... it wasn't love itself.
Kendisi bana sürpriz yapmaya karar vermiş.
I'm trying to save my wife, who decided to surprise me mid-air.
Canımın yanacağını kendisi söyledi.
He's the one who told me it was gonna hurt.
Ama kendisi aradaki farkı unutmuşa benziyor.
A distinction that seems to have slipped his mind.
En azından doktoruna sorsan, kendisi karar verse?
Could you at least ask your medic, let them decide for themselves?
Evet, kendisi şehirde.
Yeah. I mean, he's in town.
Çok büyük inektir kendisi.
He's a big, big nerd.
- Metallo'nun kendisi orada olabilir.
So, at the moment Metallo's on his own.
Kendisi son günlerde çok yoğun.
He's been really, really busy lately.
Kendisi eşim olur.
That's my husband.
Kendisi Gümüş Zil Katili.
He's the Silver Bells Killer.
Kendisi acayip tuhaf biridir.
He's super weird.
Kaynağıma göre Mitchell Hawthorne'un en küçük kızı Tessa, özellikle soyunu devam ettirme konusunda endişeli, çünkü kendisi hamile.
My source tells me that Mitchell Hawthorne's youngest daughter, Tessa, is particularly concerned about carrying on the family line because she's pregnant.
Kendisi, artık geri dönmeye hazır görünüyor.
She now seems poised for a comeback.
Sen savaşın kendisi olduğunu söyledin, şimdi gerçekten olabilirsin.
You say you are war itself, now you actually can be.
- Kendisi Üniversitede çalışıyor.
He works at the university.
- Kendisi Üniversitede çalşıyor.
He works at the university.
Ama birini cezalandırma hakkının bende olduğunu düşünmüyorum çünkü bu lanet hayatın kendisi bir ceza zaten.
But But also, I don't feel like I have the right to punish anybody because punishment is just living this dang life.
Kendisi eski sevgilim.
She's my ex.
Ondan sonra, roket kendisi gücünü alacaktır.
After that, the rocket will power itself.
Kendisi "Amerika'nın Çocuk Psikiyatrı" olarak tanınıyor.
He's called "America's child psychologist,"
ve şimdi Karen'nın kendisi...
And now Karen herself...
Kendisi kesinlikle katil olamaz.
He is most emphatically not a murderer.
Garrett'ı hapisten çıkaran avukat kendisi, bu yüzden...
It's the same one that got Garrett out of jail, so...
Kendisi Smoke Hill, Pennsylvania'danmış.
Caleb O'Connor from Smoke Hill, Pennsylvania. He's a friend of mine.
Kendisi tamirat işine bakan bir arazi görevlisiydi, efendim.
He was the handyman and groundskeeper, actually, sir.
Kendisi artık Hawthorne Beton'un sahibi.
Tom is now the owner of Hawthorne Concrete.
Yani cinayetlerden biri gerçekleştiğinde kendisi hastanedeymiş.
I mean that Gunther was in the hospital during one of the murders.
Kuzenimden yahu, kendisi biraz satıyor.
From my cousin, he sells a little.
Aynı kendisi gibi.
Just like him.
Kendisi özel güvenlik.
Sh-Should I arrest him? He's private security.
Evet ama iyi tarafından bakarsak kendisi muhtemelen ölmüştür.
Yeah, but on the plus side, he's probably dead.
Ve Bob Black de yayında olmak istediğini söyledi kendisi tanıştığım en çok tanrısal insandı.
And Bob Black said he needed to be on the air, and he's the most godlike guy I ever met, ever.
En azından kendisi için tehlikeli.
At the very least, he's a danger to himself.
Kendisi söyledi.
He said so.
Kendisi bana çok şey ifade ediyor.
who means a lot to me.
Kalbin kendisi atmak yerine zaman ve uzaydaki yırtığa doğru kaymalı.
The heart itself must slip through a tear in space and time in order to beat.
Kendisi ile çalışan grupları var.
He's got these groups working for him.
Kendisi yanımda.
She's here.
Sorun kendisi değil.
Michael's wrong. He's not the problem.
o da kendisi.
himself.
Artık kapıyı çalarak rahatsız etmiyor. Dükkanın sahibi gibi kendisi içeri giriyor.
[Exhales deeply]
kendisini 27
kendisine 42
kendisi burada 30
kendisi söyledi 22
kendine iyi bak 816
kendi 44
kendine dikkat et 335
kendine 60
kendimi 187
kendine gel 419
kendisine 42
kendisi burada 30
kendisi söyledi 22
kendine iyi bak 816
kendi 44
kendine dikkat et 335
kendine 60
kendimi 187
kendine gel 419
kendini 76
kendinize iyi bakın 182
kendini yorma 31
kendim 56
kendinize dikkat edin 70
kendi kendime 91
kendini bırak 36
kendime 92
kendimi iyi hissetmiyorum 163
kendine bak 91
kendinize iyi bakın 182
kendini yorma 31
kendim 56
kendinize dikkat edin 70
kendi kendime 91
kendini bırak 36
kendime 92
kendimi iyi hissetmiyorum 163
kendine bak 91