Kuzey kore translate English
1,013 parallel translation
Madem paralelin yukarı kısmındaki askeri operasyonlara izin verdik... Bu tahmininize Kuzey Kore'yi de dahil ediyor musunuz?
And now that we've authorized military operations above the parallel, do you include North Korea in that estimate?
- -Kraliçe Elizabeth II taç giydi- -Kuzey Kore'den- -Soru yok- -Başkan Kennedy öldü- -Martin Luther King- -benim için küçük bir adım- -İsrailli atletler öldürüldü- -Vietnam ateş-kes antlaşması- -
- -Queen Elizabeth Il is crowned- -from North Korea- -Ask not- -President Kennedy is dead- -Martin Luther King- -one small step for man- -Israeli athletes were killed- -Vietnam cease-fire agreement- -
Görevi Kuzey Kore'de yakalanan Çin altınları bulmaktı.
His mission was to recover a cache of Chinese gold, seized in North Korea.
Terorist eğitimini Avrupa ve Kuzey Kore de aldı.
His terrorist training was in Europe and North Korea.
Şu Kuzey Kore denizaltısı...
This North Korean sub....
Kuzey Kore ve Çin sınırındaki bir bölgeyi işgal ettiler.
They've seized the region by the Chinese and North Korean borders.
Kuzey Kore ve Amerika'da, özellikle de Ortadoğu'da.
North Korea, here, in particular in the Middle East.
Bu aralar sık sık Kuzey Kore'ye gidip geliyor.
He's been to North Korea many times.
Üstelik, sadece kendisi için de değil aynı zaman da Kuzey Kore için de çalıyor.
It's not just for himself. It's for North Korea.
Kuzey Kore şans kurabiyelerini servis etmemeliydim.
Shouldn't have served those North Korean fortune cookies.
Evet, sana demiştim, beyinsiz Dietrich, ucuz Kuzey Kore plastiği kullanmamalıydık.
Yeah, I told you goddam Dietrich would try to pawn off some... cheap shit North Korean plastic.
Kuzey Kore görüşmeleri kesti.
Response : North Korea has broken off negotiations.
Kuzey Kore'deki biyokimyasal operasyon işe yaradı.
That North Korean biochemical operation really paid off.
Gördüğünüz gibi, Kuzey Kore'deki biyokimyasal felaket bir çok yeni virüsü ortaya çıkarmış bulunuyor.
As you've seen, the terrible North Korean biochemical disaster... unleashed a whole host of new diseases.
25 Haziran 1950'de, Kuzey Kore ordusu güneyde sürpriz bir saldırı başlattı.
June 25th 1950, the North Korean Army launches its surprise assault on the South.
Kuzey Kore ordusuna bağlı birlikler güneyi istila etti.
Army flooded south.
UP'de görevli memurdan Güney Kore'nin Kuzey Korelilerce işgal edildiğini anlatan bir telefon geldi.
I got a telephone call from the UP duty officer saying that Korea had been invaded by North Koreans.
Kuzey Kore ve Güney Kore arasında başlayan savaş için herhangi bir acil eylem planı oluşturmamıştık.
We had not worked out a contingency plan for a war started by North Korea with South Korea.
Ve Kuzey Kore'nin yaptığı silahlı istiladan büyük bir endişe duyduğumuzu belirterek,
And with that judgment we have decided to summon the Security Council for an emergency session.'
Birleşmiş Milletler bu fırsatı kaçırmadı. Kuzey Kore'nin saldırgan tavrı kınandı.
The United States seized the opportunity to condemn North Korean aggression.
Kuzey Kore ordusu ilk hedefine ulaştı.
The North Korean Army achieved its initial objective.
Birleşmiş Milletler'in güçleriyle birlikte küçücük bir yerleşim yeri olan Pusan'a doğru harekete geçtiler. Yüz elli mil gerideki düşman hattını kırma girişiminde bulundular. Sonra da Kuzey Kore'nin ilerlemesini durdurdular.
With the UN forces driven back to a tiny enclave at Pusan, a vast seaborne invasion, 150 miles behind enemy lines, would attempt to sever and then roll back the North Korean advance.
Birleşmiş Milletler güçleri ile Kuzey Kore Halk Ordusu arasında bir çatışma yaşanıyordu.
UN forces and the North Korean People's Army on the northern side.
Rhee'nin sevinçten havalara uçan ordusu otuz sekizinci paralelin yukarısında bulunan Kuzey Kore'ye ilk kez geçmişlerdi.
Rhee's jubilant army was the first to cross the 38th Parallel into North Korea.
Birleşmiş Milletler kuvvetleri Kuzey Kore'de oldukça ilerlemişlerdi.
The UN troops too advanced into North Korea.
Dev Yalu Nehri Kuzey Kore ile Çin arasında doğal bir sınır oluşturuyordu.
The giant Yalu River marks the boundary between North Korea and China.
Çinlier, Kuzey Kore'deki amerikan ordusunun anavatanlarını da işgal etmesinden korkuyorlardı.
They feared the American army in North Korea would invade the Chinese mainland.
Eğer Kuzey Kore yenilirse, Amerikalılar'dan bizi ayıran yalnızca aramızdaki Yalu Nehri kalacaktı.
If North Korea was defeated, only the Yalu River would separate us from the Americans.
Kuzey Kore'de yapılan yıkımdan sonra Beijing'e acil durum mesajı gitti.
From devastated North Korea, an urgent message went out to Beijing.
Kuzey Kore ordusunun çok küçük bir kısmı kalmıştı geriye.
There is very little of the North Korean Army left.
Mao Stalin'den Kuzey Kore'yi korumak için savaşa gireceklerini anlatan gizli telgraflar almıştı.
Mao received secret cables from Stalin telling him to enter the war to save North Korea.
Birleşmiş Milletler kuvvetleri eskimiş araçları ve ekipmanlarıyla Kuzey Kore'ye girdiler.
UN forces across North Korea were thrown back, abandoning vehicles and equipment.
Kuzey Kore tarafından esir alınan yüzlerce Amerikan savaş esiri yaşanan ilk kış sırasında hayatlarını kaybettiler.
One in three American POWs held by the North Koreans, died during the first winter.
Amerikan bombacıları Kuzey Kore'nin İkinci Dünya Savaşı'nda Almanya'ya attığının çok benzeri bir bomba attılar.
American bombers dropped almost as much explosive on North Korea as they had on Germany during World War Two.
Sovyetler Birliği'nin ve Kuzey Kore'nin liderleri bu savaşı kazanmanın imkansız olduğunu düşünüyorlardı.
Soviet and North Korean leaders came to believe it was impossible to win this war.
Çünkü tüm dünya Güney Kore'nin yanındaydı ve buna karşılık Kuzey Kore'nin yanında ise yalnızca Sovyetler Birliği ve Çin vardı.
Because on the side of South Korea was the whole world and on the North Korean side was the Soviet Union and China.
Çin, Kuzey Kore ve Birleşmiş Milletler antlaşmayı desteklediler.
The Chinese, the North Koreans and the UN backed the agreement.
Deniz kuvvetleri ve AB-Kore güçleri ortak bir soruşturma yapmaya karar verdiler. Ve Kuzey Kore ajanlarının ülkeye sızdığını açıkladılar.
Marines and US-Korean Forces conducted a joint-investigation and announced that North Korean spies have infiltrated
Yedi tane Kuzey Kore ajanı bugün vurularak öldürürldü.
Seven North Korean spies were shot to death today
Başka bir Kuzey Kore ajanı daha dağlık bölgede ölü bulundu.
Another North Korean spy was found dead in a mountain region
Daha öncesinde ise ; Pyongyang, Kuzey Kore.
Pyongyang, North Korea, before that.
Ekim 1992 Kuzey Kore'de bir yer
October 1992 Somewhere in North Korea
Kuzey Kore Sekizinci Özel Kuvvetler gizli ajanı.
Secret Agent, 8th Special Forces North Korea.
Ekim 1996 Inchon Limanı, Kuzey Kore
October 1996 Inchon Port, South Korea
Chodo Limanı, Kuzey Kore
Chodo Harbour, North Korea
Hee'nin kimliğini teşhir ettiğimiz halde Kuzey Kore'nin onu yeniden kullandığı gerçeğine odaklanmalıyız.
We need to focus on the fact that North Korea's using her again even though her identity has been exposed to us.
Kuzey Kore rafinerisinde gizli biyolojik silahlar üretiyor.
North Korean refinery secretly producing biological weapons.
Ona göre, Kuzey Kore'de yaşadıkları dün gibiydi ama...
To him, North Korea was moments ago.
Gün içinde, Kuzey Kore'deki küçücük komünist rejiminden gelen saldırı karşısında
Within days,
Hem Kuzey hem de Güney Kore, mahkumlara kötü muamele ettiler.
Both North and South Koreans maltreated their prisoners.
"Birleşmiş Kore" sloganı altında sabahın erken saatlerinde, 2002 Dünya Kupası için Kuzey ve Güney'den iki takım karşı karşıya geldi.
Under the slogan of "Reunification of two Koreas," A team of North and South for the World Cup 2002 was launched earlier today.
kore 169
kuzey 131
kuzey amerika 39
kuzey atlantik 17
kuzey afrika 45
kuzey kutbu 56
kuzeyden 18
kuzeydoğu 29
kuzey carolina 21
kuzeye 75
kuzey 131
kuzey amerika 39
kuzey atlantik 17
kuzey afrika 45
kuzey kutbu 56
kuzeyden 18
kuzeydoğu 29
kuzey carolina 21
kuzeye 75