English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ M ] / Mutluyuz

Mutluyuz translate English

1,451 parallel translation
Çok mutluyuz.
We're very happy.
Evlat, evde olduğun için mutluyuz, güvenli ve sesli.
Son, we're just glad you're home, safe and sound.
Faturaları ödemekten mutluyuz, Otto.
Happy to pay the bills, Otto.
Bizler burada Stepford Kitap Kulübünde bulunmaktan çok mutluyuz.
Well... We are all so thrilled to be here at the Stepford Book Club, I can't tell you.
Bu iki hoş bayan için buradayız ve hepimiz onlar adına mutluyuz.
( music ) for you ( music )
Tamam, onlar kadar mutluyuz aslında. Ama Murphy'lerin sahip oldukları bizde de olursa onların yaşadığı mutluluğu da tadabiliriz.
We are as happy as the Murphys, but we could be happy in the way that... the Murphys are happy if we had what the Murphys have.
- Çok mutluyuz.
- Very happy.
Evden uzaktayız, ancak San Francisco sokaklarında başlayıp, Genovia'nın güzel topraklarında bitmek üzere olan bir hikayeyi takip etmekten mutluyuz.
A long way from home, but happily following a story that started in the streets of San Francisco, and is about to have a happy ending here in the small, beautiful land of Genovia.
Ve tabii ki bunun için mutluyuz.
And of course we're delighted.
Ama biz mutluyuz değil mi?
But we're happy... aren't we?
Seni burada aramızda, Amerika'da görmekten çok mutluyuz.
We're so pleased to have you here in America.
Mutluyuz.
We've been happy!
Ama şimdi bak, ne kadar da mutluyuz.
But just look how happy we are now.
Teşekkür ederim. Teşekkür ederim. Çok mutluyuz.
Danke schon, danke schon, we are very happy.
Ben mutluyuz sanıyordum...
I thought we were getting along.
Ibrahima, geri döndüğün için çok mutluyuz.
Ibrahima, we are happy to have you back.
İşte yine buradayız. Olabildiğince mutluyuz.
# Here we are again, as happy as can be
Ama annesi mektupta çocuğa diyor ki işte ablan iyi. ... zengin birisiyle evlilik yapacak, biz mutluyuz, bizi merak etme falan.
But in her letter she tells her son, " you see your sister's just fine... She's going to marry a rich man, so wewre happy... w stuff like that.
- Seninle olduğumuz için mutluyuz.
- We're glad to have you.
Gelebilmenize çok sevindik. - Burada olmaktan çok mutluyuz.
We're delighted to be here.
Geldiğiniz için teşekkür ederim. Haley işten çıkamadı, ama biz seni şirkette tuttuğumuz için mutluyuz.
Hailey is stuck at work, but we're happy to keep you company.
İkimiz de çok mutluyuz.
We're both happy.
Bir karar verip evlendik ve mutluyuz ve şayet bizi tebrik etmeyeceksen evine gitsen iyi olur. Çünkü seni burada istemiyorum.
We made our decision, we got married and we're happy and if you're not here to celebrate with us, then you should just go home because I don't want you here!
Sağlıklıyız ; mutluyuz yine de biri sorduğunda, "İdare eder." diyoruz.
We're healthy and we're happy and yet when anybody asks us, we say, "Not bad."
- Planımızla mutluyuz de yeter.
- Just tell him we're happy with our plan.
Bize senden çok bahsetti iyi bir delikanlıyla çıktığını görmekten çok mutluyuz.
She's... She's told us so much about you... and, well, we're just thrilled that's she's dating such a nice young man.
Tatlım, seni ağırlamaktan çok mutluyuz.
Oh, sweetheart, we're happy to have you.
Burada olmaktan çok mutluyuz.
We're thrilled to be here.
Çocuk mutlu, onlar mutlu, biz mutluyuz.
He's happy, they're happy, we're happy.
Ben çok mutluyuz sanırken bir de ne göreyim, sen... -... cok mutsuzmussun.
Look, here am I, thinking we are very happy only to discover that, on the contrary, we, or at any rate, you are very unhappy.
- Hayır, gayet mutluyuz, teşekkürler.
- No, we're quite happy, thank you.
Victor ve ben, burada olduğunuz için çok mutluyuz. Komik alsında, biz önce Kat evlenir diye düşünmüştük.
Victor and I are so happy that you're here to celebrate with us as we welcome Edward and the Fletcher-Wootens into our family.
Edward, yan komşuna aşık olduğun için çok mutluyuz.
Um... Edward, we are so glad that you fell in love with the girl next door.
- Evet, mutluyuz.
- Yes, we're happy.
Sizi tekrar yayında görmekten mutluyuz.
Well, we're glad to have you back on the air.
Evet, onun adına çok mutluyuz..
Yes, we're so happy for him.
Evet, ve ikisi için de çok mutluyuz.
Yeah, and we were faithful for two of them.
Konukseverliğimizi onlara göstermekten mutluyuz ; tıpkı sizin arzu ettiğiniz gibi.
We are happy to offer our hospitality.
Ama biz olumlu tarafından baktık ve şimdi onu etrafta koştururken görünce bu kararı verdiğimiz için mutluyuz.
When I see him run around in the garden or doing his homework we're happy that we chose to have him.
Burada olduğumuz için mutluyuz.
We're glad to be here.
Bay Rreecha gibi iyi iş takip eden bir avukatımız olduğu için mutluyuz.
Well it's a good job we have a great lawyer like Mr Preecha to help us.
İnanın ki Nak ve ben bugüne ulaştığımız için çok mutluyuz.
I know that Nak and I are so happy that this day has finally arrived.
Kazandığımız için mutluyuz Hanaichi-Monme
We're happy because we won, Hanaichi-Monme
Onlar mutluysa biz de mutluyuz.
Our happiness lies in theirs.
Dediklerin doğru değil, biz genelde mutluyuz.
- Untrue, we have good times together. Yeah?
Burada olduğunuz için mutluyuz.
# I hope you got fat
Şimdi mutluyuz.
Well, we're all happy now.
Özellikle de, ben hep onlar için mutlu olmuşken. Carrie, senin için mutluyuz.
Carrie, we are happy for you.
Biz- - İkimiz de mutluyuz.
- We're both happy.
Yiyeceğimizi paylaşmaktan mutluyuz.
We're happy to share our food.
- Biz zaten mutluyuz.
We already are.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]