Sağol canım translate English
168 parallel translation
- Hayır, sağol canım.
- Oh, no, thank you, dear.
Sağol canım.
Thank you, dear.
Sağol canım.
Thanks, dear.
- Sağol canım.
- Thank you, dear.
- Sağol canım, önce sen.
- No, darling! You first.
Sağol canım.
Thank you, my dear.
Ah, sağol canım.
Oh, thank you darlin'.
Ahh sağol canım!
Aww, thank you my dear...
Olur, sağol canım.
Yes, thank you.
Sağol canım.
Thanks, mate.
- Sağol canım.
- Thanks, honey.
- Sağol canım, seni sevdim.
- Thank s, babe, I love you.
Sağol canım.
THANKS, SWEETHEART.
Bu kitaba haftalardır gözüm takılıp duruyordu ama pahalıydı ve ucuzlamasını bekliyordum, sağol canım.
GEE, I'VE BEEN EYEING THAT BOOK IN THE BOOKSTORE FOR WEEKS. I WAS GOING TO WAIT UNTIL IT CAME OUT IN PAPERBACK.
- Sağol canım.
- Thank you, my dear.
Sağol canım, sen iyi bir eşsin.
Thanks, dear. You're a good wife.
Sağol canım.
Thanks, my dear.
Evet, sağol canım.
Yes, thank you, dear.
- Sağol canım.
Thank you.
- Sağol canım.
- Oh, cheers.
Uygundur, sağol canım gerçekten enfes.
You will be fine "You are right, he is gorgeous"
Sağol canım ama sana asılmıyordum.
Thanks, toots, but I wasn't hitting on you.
Ay, sağol canım. -
AW, THANK YOU, SWEETIE.
Sağol canım.
Thank you, darling.
- Sağol, canım benim.
- Thank you, dear.
Seninle tanıştığımıza sevindim. Ayni şeyi söyleyemem ama yine de sağol.
Can't say the same, thank you kindly.
Sağol, canım.
Thank you, dear.
- Sağol, canım.
- Thank you, my dear.
- Sağol, canım.
- Thanks, sweetie.
- Sağol, şunu da tutar mısın?
- Thanks, can you get that?
Sağol. Ben taşırım.
No, thank you, I can manage.
- Yalnızca biraz su lütfen canım, sağol.
Ah, just ah just some water please Ann, thank you!
Kahve için sağol, ama fazla kalamayacağım.
I can't stay for a cup of coffee anyway.
Sorun değil. Kendi ilacımı kendim alırım Theo, sağol.
I CAN GET MY PILLOW FOR MYSELF, THEO.
Sağol ama sanırım daha iyisini becerebilirim.
Thanks, but I think I can do a little better.
- Bir isteğiniz var mı? - Hayır, sağol.
- Can I bring you a fresh one?
- Sağol, canım.
- Thanks, doll.
Sağol canım.
Thank you, dear!
- Sağol, canım evlâdım.
- Thank you, sonny boy.
Devam et. - Sağol, canım evlâdım.
- Thank you, sonny boy.
Oh, sağol, canım evlâdım.
- Oh, thank you, sonny boy.
Sağol, canım.
Thanks, dear.
Sağol canım!
Thanks!
Canım sağol, açlıktan ölüyordum.
"Oh thank you, I was so hungry"
- Sağol, canım.
- Thank you, sweetheart.
Sağol, canım.
Thanks, honey.
Performansımdan önce canımı sıkma! El afişi için sağol.
Don't upset me before a performance!
Sağol, ama başımın çaresine bakabilirim, Germ.
Thanks, but I can take care of myself, Germ.
Sağol, canım.
Thanks, love.
son pekala, babacık eve geldi. Olayı büyütün bakalım baba, baba sağol, sağol canım.
THE END.
yiyim canım, sağol.
I am fine, dear.
canım 2922
canim 19
canım benim 155
canımın içi 23
canım kızım 16
canım arkadaşım 16
canım istemiyor 59
canım acıyor 40
canım yanıyor 88
canımı sıkma 19
canim 19
canım benim 155
canımın içi 23
canım kızım 16
canım arkadaşım 16
canım istemiyor 59
canım acıyor 40
canım yanıyor 88
canımı sıkma 19
canım yandı 26
canımı sıkıyorsun 28
canımı yakıyorsun 103
canımı sıkıyor 18
canımı yaktın 18
canımı acıtıyorsun 103
canımı yakma 23
sağol 3875
sagol 40
sağolun 1398
canımı sıkıyorsun 28
canımı yakıyorsun 103
canımı sıkıyor 18
canımı yaktın 18
canımı acıtıyorsun 103
canımı yakma 23
sağol 3875
sagol 40
sağolun 1398
sağolasın 52
sağol tatlım 18
sağol baba 51
sağolun efendim 108
sağol anne 26
sağol dostum 66
sağolun çocuklar 19
sağol tatlım 18
sağol baba 51
sağolun efendim 108
sağol anne 26
sağol dostum 66
sağolun çocuklar 19