Sen de dene translate English
304 parallel translation
Sen de dene.
Try it.
Sen de dene Tarzan.
You try it, Tarzan.
Tekrar çalayım, sen de dene.
I'll breeze it again and you try it.
Mingo, sen de dene.
Mingo, try it.
"Sen de dene."
"Try it yourself."
Sen de dene.
Try that walk.
- Adrien, sen de dene. Çok kolay.
Adrien, try it, it's not difficult.
- Peki, sen de dene.
You try!
Sen de dene.
You try it.
Sen de dene.
Oh, you tty one.
- Sen de dene, büyükbaba!
- Try it, Grandpa!
Sen de dene.
Try it yourself.
- Sen de dene. - Gerek yok.
- Test you. - it is not necessary.
Sen de dene.
You try.
Birader Mui, sen de dene!
Brother Mui, try his swordsmanship
- Olmaz. Hadi tatlım, sen de dene.
Honey, try.
Hadi, sen de dene!
Come on, try it!
Atından in de sen dene.
Get down from your horse and see if you can.
Abisi Başpiskopos değil mi onun? Bir şey yapabileceğini sanmıyorum, ama sen yine de dene.
I don't think he can do anything, but you might try him.
Sen yine de dene.
You try anyway.
Hadi bir de sen dene, ne kadar iyiymişsin bir görelim.
You try. Let's see how good you are.
Bir de sen dene bakalım!
- Nonsense!
Sen de bizde şansını dene.
You take a chance with us.
Sen de bir dene, Nino.
You give it a try, Nino.
Pekala, Max, bir de sen dene.
All right, Max, see if you can get that fuse out.
Bir de sen dene!
Go ahead. Hurry.
- Şarkı ve dansla - Sen de bir dene
- # Sing and dance # - # Take a chance #
Sen kendi yöntemini dene, ben de benimkini.
You try your way and I'll try mine.
Şimdi de sen dene.
Now you try.
- Sen de dene.
Try one.
Al, bir de sen dene.
Here, you have a go.
Hadi, şimdi de sen dene.
Go on, now you try.
Gel de sen dene bakalım!
Well go on. You try then!
Bir de sen dene.
Go on.
Sen de dene.
[Pierpoint] President Eisenhower is expected to ask for... an emergency relief fund of $ 200 million to rebuild the war-torn Korean economy.
Tamam, şimdi de kafasını yakalamayı sen dene.
Okay, now you try the head.
Hadi dene, sen de.
Come on. Try it.
Şimdi de sen dene.
There. Now you try it.
Sen de katılabilirsin, sen de bunu bir dene.
You can also participate. Try it yourself sometime.
Tamam, şimdi de sen dene.
Okay, now you give it a try.
Bu uymadı, bir de sen dene.
This one didn't match, you try one.
Bir de sen dene bakalım.
You try this time.
Öyle mi, bir de sen dene mısır gevreğini.
well, try this, cornfIake.
Tamam, sen şurayı dene, ben de şuraya bakayım.
Okay, You Try Over There, And I'll Try Over Here.
Sen de dene.
- You try.
Sen de seks yerine toz almayı dene.
Try a spot of post-coital dusting yourself.
- Sen yine de bir kere dene serseri.
All right. All right!
Bir de sen dene!
- You try it sometime.
Sen de istiyorsan, sakin kalmayı dene.
Try also to stay calm.
Şimdi de sen dene.
Now you try it.
Şimdi de sen dene.
Now, you try.
sen de denemelisin 20
sen de gel 75
sen delisin 520
sen de beni 22
sen de 982
sen de öylesin 72
sen de beni seviyorsun 19
sen deli misin 200
sen de ister misin 105
sen de kimsin 767
sen de gel 75
sen delisin 520
sen de beni 22
sen de 982
sen de öylesin 72
sen de beni seviyorsun 19
sen deli misin 200
sen de ister misin 105
sen de kimsin 767
sen değilsin 122
sen de gelecek misin 16
sen de mi 176
sen değil misin 41
sen de geliyorsun 24
sen de biliyorsun 165
sen de gördün 34
sen dedin 24
sen değil 376
sen de geliyor musun 21
sen de gelecek misin 16
sen de mi 176
sen değil misin 41
sen de geliyorsun 24
sen de biliyorsun 165
sen de gördün 34
sen dedin 24
sen değil 376
sen de geliyor musun 21