English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ T ] / Tamamen saçmalık

Tamamen saçmalık translate English

536 parallel translation
Bana sorarsan, tamamen saçmalık.
If you ask me, it don't amount to a row of beans.
- Tamamen saçmalık evlat.
- Juvenile nonsense.
Tamamen saçmalık!
Absolute poppycock!
Freud'un dedikleri tamamen saçmalık.
I don't believe in dreams. That Freud stuff's a lot of hooey.
Tamamen saçmalık.
But that's utterly ridiculous.
Bu tamamen saçmalık.
This is absolutely ridiculous.
" Ama benim gibi birisi için hayatını harcaman tamamen saçmalık.
" But that you'd waste your life on someone so humble as me is simply incomprehensible.
Bu tamamen saçmalık.
This is pure hogwash.
Tamamen saçmalık.
Stuff and nonsense.
- "Tamamen saçmalık." diyor, "Tamamen saçmalık."
- "Stuff and nonsense," she said. "Stuff and nonsense."
Tamamen saçmalık.
Oh, stuff and nonsense.
Bayan Grose'sa dedi ki, " Tamamen saçmalık!
But Mrs. Grose said, " Stuff and nonsense!
Tamamen saçmalık! "
Stuff and nonsense! "
Bu tamamen saçmalık!
This is sheer nonsense!
Bu tamamen saçmalık!
It's ridiculous!
Tamamen saçmalık.
Absolute nonsense.
Tamamen saçmalık!
Complete madness!
Tamamen saçmalık!
Pure nonsense!
Tamamen saçmalık.
That doesn't mean anything.
Tamamen saçmalık.
Pure nonsense.
- Tamamen saçmalık!
- Complete rubbish!
Bu tamamen saçmalık.
Oh, that's absolute nonsense.
Bu tamamen saçmalık!
That's absolute nonsense!
- Tamamen saçmalık.
- Absolute nonsense.
Saçmalık, tamamen saçmalık.
Rubbish, pure rubbish.
Bu tamamen saçmalık!
That is total bullshit!
Bu tamamen saçmalık.
This is completely bananas.
Bu tamamen saçmalık!
That's a lot of bullshit!
Size anlattığı herşey tamamen saçmalık.
That what he told you is a lot of bad shit.
Gerisi tamamen saçmalık, Sadece uzmanlar seni seviyor, ben değil, tamam mı?
All the rest is malarkey shit, just for experts like you, not me. Okay?
Bu tamamen saçmalık.
This is pure nonsense.
Ama tamamen saçmalık.
But it's a poisonous farce.
- Bu tamamen saçmalık.
- That's a lot of crap.
Tamamen saçmalık.
That's a load of nonsense.
Tamamen saçmalık!
Complete bullshit!
Bu tamamen saçmalık.
That's absolutely ridiculous.
- Tamamen saçmalık.
- Come on, it's bullshit.
Saçmalık. Tamamen saçmalık bu.
It's nonsense, it's all nonsense.
Burçlar tamamen saçmalık.
I control my life, not the stars.
Tamamen saçmalık.
That's crazy.
Tamamen saçmalık.
It's crazy.
Onu tuzağa düşürme bahsi tamamen saçmalık.
Ah, it's all nonsense, all this talk of trapping her.
Zaten tamamen saçmalık.
It's all bullshit, anyway.
Tamamen saçmalık.
Sounds more like bullshit.
Bu tamamen saçmalık.
This is such bullshit.
Tamamen saçmalık.
JUST GARBAGE!
Abe, Çekoslovakyalı, seyyar balık satıcısı! - Tamamen saçmalıyorsunuz!
Abie, the fish peddler from Czechoslovakia.
Tamamen saçmalık.
What utter balderdash.
Tamamen saçmalık!
Nonsense!
"Ve şimdi bu önemli ve bilgilendirici girişten sonra..." ... ve biz Mısırlılar'ın gururla birşeyler inşa ettiğimiz ve Tanrıların soyundan... geldiğimiz söylentisine gelince... Bu bir aşağılama, bir ayıp... saçmalık, gülünç, tamamen aptalca ve başka bir şey değil... demek, rezilce bir şey, Sezar!
And now after this interesting and instructive prologue and as for the saying that we Egyptians, who are the descended from the great Gods, have built things proudly...
Tamamen saçmalık ötesi.
It seems utterly absurd.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]