English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ Y ] / Yukarı gel

Yukarı gel translate English

796 parallel translation
Buraya, yukarı gel.
Come up here.
- Aşağı gel. - Sen yukarı gel.
- Come on up.
Lütfen yukarı gel.
Please come up.
Yukarı gel ve Bay Darnay'in aşağıya inmesine yardım et.
Come up and help carry Mr. Darnay down.
Liman fenerini yaktı ve dedi ki... " Hadi yukarı gel ihtiyar Manuel...
So he light the harbor buoy and he say : " Come on up, old Manuel...
- Sonra yukarı gel, olur mu?
- Then come up, will you?
Hadi yukarı gel, asansörde 10. düğmeye bas.
Come on up. You know, push the 1 0th button in the elevator.
Yukarı gel.
Walk up a flight.
Eloise lütfen yukarı gel.
Eloise, please come upstairs.
Yukarı gel.
Well come right up!
Hemen yukarı gel Anne!
Come upstairs at once, Mummy!
- Yedek anahtarı alıp yukarı gel.
- Come on up with the passkey.
Sadece doğru olmadıklarını söyle, sana inanacağım. Yukarı gel Basil.
Tell me they're untrue, and i'll believe you.
Yukarı gel!
Come on up!
Hemen hazırlan ve yukarı gel. Bunu daha fazla tartışmayacağım.
Wipe your face and come back upstairs, and let's not argue anymore.
Gözyaşlarını sil ve yukarı gel. Bir daha söylemeyeceğim.
Dry your tears, and when you come back up we won't mention this again.
Yukarı gel.
Come upstairs.
Yukarı gel.
Come on upstairs.
Yukarı gel.
Come on up.
Yukarı gel.
Come up.
Yukarı gel de konuşalım.
Come up and talk.
Yukarı gel Frank.
Come up, Frank.
- Yukarı gel.
- Come up.
Bana bak, yukarı gel.
Listen to me, come up
Sen yukarı gel, Yüzbaşı!
You come up here, Captain!
Evet, yukarı gel.
Yes, do come on up.
Kafeteryada birşeyler atıştır, sonra yukarı gel.
Get some dinner first at the cafeteria, and then come on up.
O zaman yukarı gel ve biraz uyumayı dene.
- Well, let's go upstairs and get some sleep then.
Şimdi, haydi yukarı gel ve şu takım elbiseyi dene.
Now, you come along upstairs and try on that suit of clothes.
Yukarı gel.
Come on up here.
Evet, yukarı gel.
Yes, come on up.
Yukarı gel, lütfen.
Come up, please.
Tatlım! Yukarı gel.
Darling, come up!
Yukarı gel.
Come up!
- Yukarı gel.
- Come on up here.
Beş dakikalığına yukarı gel.
Come on back upstairs for five minutes.
Yukarı gel, sevgilim.
Come on up, Liebchen.
yukarı gel.
Just come up.
- Sana yukarı gel dedim.
- I said, come up.
Yukarıya gel.
Come on aboard.
Yukarıya gel Lavinia.
Come upstairs, Lavinia.
O çıkar çıkmaz yukarı yanıma gel.
Come up as soon as she leaves me.
Yukarı gel.
Of course.
Bekle, böyle gitme. Biraz yukarıya gel.
Wait, don't go like this, come up for a moment
Gel Maria, yukarıya çıkıp biraz dinlenelim.
Come on, Maria, let's us go sit upstairs for a while
Yukarıya gel Paul.
Come on up, Paul.
- Gel yukarıya.
- Come up.
Ellerini yukarıda dışarıya gel.
Come out with your hands up.
Gel, yukarı çıkıp onları dinleyelim.
Come, we'll go up and eat something.
Dal Piaz gel yukarı.
- Your turn, Dal Piaz.
Yukarı gel, Fritz.
Come up, Fritz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]