English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ Y ] / Yukarı gelin

Yukarı gelin translate English

211 parallel translation
Yukarı gelin.
Come on up.
Yukarı gelin bay Brandt.
Come on up, Mr. Brandt.
- Yukarı gelin de yeni gece elbiseme bakın.
- Come up. See my new evening dress.
Yukarı gelin. - Parti için tam vaktinde geldiniz.
- You're just in time for the clambake.
Hey, yukarı gelin.
Hey, come on up.
Böyle yukarı gelin.
Up here.
Yukarı gelin bay Archer?
Will you come up, Mr. Archer?
Yukarı gelin.
Come on up
Yukarı gelin!
Come on, up!
Yukarı gelin ama merdivenlerde sessiz olun!
Come on up, but be quiet on the stairs!
Yukarı gelin ve Oregon Kid'i alt edin.
Step right up and outshoot the famous Oregon Kid.
Yukarı gelin.
Step up. Try your luck.
Hayır, lütfen yukarı gelin, kendiniz arayabilirsiniz.
No, please come upstairs, you can make the call yourself then.
Yukarı gelin Bayan Fellowes.
Come on up, Miss Fellowes.
Yukarı gelin lütfen.
Come up, please.
Yukarı gelin memur bey!
Up there, officer!
Hemen yukarı gelin, müfettiş.
Inspector, up here, quickly.
Yukarı gelin.
Get up here.
Çoçuklar, hemen yukarı gelin, sizi bekliyorum.
Nino! Come up, it's ready in a minute.
Yukarı gelin. Asansöre binmeyin.
Meet me in thestairwell.
Yukarı gelin.
Come on upstairs.
Zhi Bey, lütfen yukarı gelin!
Master Zhi, please go up the stairs
Bir dakika için yukarı gelin.
Just come up here for a minute.
Yukarı gelin.
- Hello? Come up.
Bay Fryer, siz yukarı gelin.
Mr Fryer, you come up here.
Tamam, yukarı gelin.
[Eliot On Radio] Sure, just come up here.
Yukarı gelin beyler.
Gentlemen do come up.
Yukarı gelin.
Come aboard.
Yukarı gelin.
Come upstairs.
Biraz yukarı gelin.
Come up for a while.
Yukarı gelin, barbeküye bir miktar karides atalım.
Come up, we'll put some shrimps on the barbie for you.
- Yukarı gelin.
- Up here...
Yukarı gelin o zaman
Come up then
Yukarı gelin.
Come up.
Akşam yemeği için yukarı gelin.
Git up here for supper.
Lütfen yukarı gelin.
Please come up.
Yukarı gelin, yıkanıp, temizlenin.
Come upstairs, you can freshen up.
Haydi gelin! Herkes kadehini yukarı kaldırsın.
Hey, Georges, Paul, Albert, Gaston!
- Biraz yukarıya gelin.
- Come upstairs a moment.
Yukarı gelin!
Up here!
Yukarı gelin.
Come in.
Fritz, Ernst, yukarı gelin.
Fritz, Ernst, come up.
Evet, gelin yukarı.
Yeah, come on up.
Sirenler... Buraya gelin. Bir saattir yukarıdasınız.
You've been there for an hour, pay!
Gelin yukarıya.
Come on. Come on up.
Hey hepiniz, yukarıya gelin!
Hey everybody, come over here!
Tamam, gelin yukarı.
Alright, come up here.
Eğer deneyi izlemek istiyorsanız, gelin yukarı.
If you wanna watch this experiment, you go up to the booth.
Yukarı gelin.
Ah, okay.
Yukarı gelin.
- Of course.
Gelin, sizi yukarı götüreyim.
Come on, I'll take you up there.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]