Çok mutlu oldum translate English
603 parallel translation
Dönmenden dolayı çok mutlu oldum Alonzo şimdi evlenebiliriz.
"I am happy you have returned Alonzo, now we can be married".
Bay La Bessiere, dünya vatandaşı. - Çok mutlu oldum. - Dünya vatandaşı.
- a citizen of the world - very happy
Senin adına çok mutlu oldum.
I'm so happy... for you.
Çok mutlu oldum.Tabii Harry'nin bu kadar heyecan verici olabileceğini hiç düşünmemiştim.
I'm so glad. Of course, I never thought Harry was very exciting.
Geçen gün benimle konuştuğunda gerçekten çok mutlu oldum.
So when you talked to me the other day, I was happy
İkiniz için de çok mutlu oldum.
I'm very happy for you both.
Bunu sana El Sordo'dan dönerken anlatmak istedim, fakat sen duymak istemedin. O zaman çok mutlu oldum.
I was going to tell you on the way back from El Sordo, but I was glad when you wouldn't let me.
İkiniz adına çok mutlu oldum.
Well, I'm very glad for you and for her.
Frankie ile çok mutlu oldum. Herkes benim bir melek olduğumu söyledi.
And grand times I had... with Frankie and the rest of them saying I was an angel of God.
- Elbette, çok mutlu oldum.
- Sure, I'm real glad.
Çok mutlu oldum.
I'm very glad.
çok mutlu oldum, eğer düşündüğüm gibi benim içinse daha çok mutlu olacağım.
I... I'd be very happy if I thought it were for me. Very happy indeed.
- Eve'e eve almana çok mutlu oldum.
- It's made me so happy your taking Eve in.
- Mutlu olduğuna çok mutlu oldum.
- I'm so happy you're happy.
Uzun süre boyunca sadece bununla çok mutlu oldum.
I loved you. That was good enough. It made me happy.
- Senin adına çok mutlu oldum hayatım.
Oh darling, I'm so happy for you.
İşe girdiğin için çok mutlu oldum.
I'm so happy you got this assignment.
Çok mutlu oldum.
I'm tremendously pleased.
Senin adına çok mutlu oldum.
I'm so happy for you.
Oğlum, seni gördüğüme çok mutlu oldum.
My son! I'm so glad to see you.
Çok mutlu oldum, Majesteleri.
I am so pleased, Your Majesty.
Beni yukarı çıkartmayı kabul ettiğin için çok mutlu oldum.
- I'm glad I asked you to take me up.
Seni gördüğüme çok mutlu oldum.
I'm so happy to see you.
Bunny, çok mutlu oldum!
Bunny, I'm so glad!
- Resim satmaya geldim. - Buna çok mutlu oldum.
I came here to sell paintings.
- Burayı sevmenize çok mutlu oldum.
- I'm sure glad you like this place.
Seni tekrar gördüğüm için çok mutlu oldum.
It was nice meeting you again.
Onun adına çok mutlu oldum.
I am very happy for her.
Çok mutlu oldum!
I'm so happy!
Eski çocukluk arkadaşımla karşılaştığım için çok mutlu oldum.
I'm so happy to meet a childhood friend!
Ne iyi, senin hesabına çok mutlu oldum.
Oh, Maurice, I'm, like, so happy for you.
Seni gördüğüme çok mutlu oldum.
I'm so happy, that I see you.
Çok mutlu oldum.
You spoil me.
Aslında, gerçekten ve doğruca konuşmam gerekirse bunu duyduğuma çok mutlu oldum.
Well, I'm really and truly very glad to hear that.
- Tanıştığıma çok mutlu oldum, Bay Bottomly.
- Very happy to meet you, Mr. Bottomly.
Çok mutlu oldum.
I'm delighted.
Gelmeye razı olduğun için çok mutlu oldum.
I'm so glad you agreed to come.
Çok mutlu oldum!
Lanky indeed!
Ve ben... David 2.5 hafta tutuklu kaldıktan sonra, 42 federal mahkumla birlikte açlık grevine başlamasını öğrenmekten açıkçası çok mutlu oldum. ve hepsi de iyi insanlar bunların.
And I'm, I was happy to find out that after David had been in jail for two and a half weeks he already had a very, very good hunger strike going on with forty-two federal prisoners none of whom were draft people.
Doğruysa eğer, çok mutlu oldum.
If that's true, I'm very happy.
Evet, ricamı yerine getirdiğin için çok mutlu oldum.
Yes, I'm glad you granted my request.
Çok mutlu oldum.
Oh, I'm so happy.
Ne çok mutlu oldum, ne de çok güzelim.
I've never been too happy. I'm not too beautiful.
Çok mutlu oldum.
GIRL 3 : This has made me so happy.
Bir başbakanın silahını sıkmaktan çok mutlu oldum.
I'm so happy to shake a Prime Minister's revolver.
Seni gördüğüme çok mutlu oldum.
I'm glad to see you.
Seninle tanıştığıma çok mutlu oldum, Omiyo...
I'm so happy to meet you, Omiyo...
Sesini duyduğuma çok mutlu oldum.
I'm so happy to hear you
Çok mutlu oldum.
I'm so happy
Ama bu akşam onu gördüğüme mutlu oldum. Çok iyi biri, değil mi?
But I was glad to see him again tonight.
Hayatım boyunca çok az mutlu oldum.
I've had little happiness in my life.
çok mutluyum 368
çok mutlu 51
çok mutluyduk 17
çok mutluydum 20
öldüm 57
oldum 49
öldüm ben 21
öldüm mü 28
çok memnun oldum 229
çok merak ettim 29
çok mutlu 51
çok mutluyduk 17
çok mutluydum 20
öldüm 57
oldum 49
öldüm ben 21
öldüm mü 28
çok memnun oldum 229
çok merak ettim 29
çok merak ediyorum 37
çok mu komik 18
çok makbule geçti 20
çok memnun olurum 68
çok memnunum 33
çok meşgulüm 91
çok mutsuzum 26
çok minnettarım 75
çok makbule geçer 21
çok meşgul 34
çok mu komik 18
çok makbule geçti 20
çok memnun olurum 68
çok memnunum 33
çok meşgulüm 91
çok mutsuzum 26
çok minnettarım 75
çok makbule geçer 21
çok meşgul 34