Öyle oldu translate English
3,801 parallel translation
- Öyle oldu evet.
That it has.
- Aynen öyle oldu.
That it did.
Öyle oldu.
I did.
Bu da öyle oldu zaten.
That's how I got this.
- Öyle olduğunu düşünüyoruz. Sana ne oldu?
We think so.
Ama öyle oldu.
Well, it did.
Nitekim öyle oldu... - Onun adresine ihtiyacımız var.
As a matter of fact...
Aynen öyle oldu.
I mean exactly that.
- Öyle oldu! Şimdi ne yapıyoruz?
So what do we do now?
- Evet, öyle oldu birden...
I somehow managed to...
Her zaman öyle oldu. Arkadaş. Birinizin evimizin önüne park etme alışkanlığı kazanan biri.
A friend, who's suddenly in the habit of parking in front of our house.
Öyle oldu.
She was like this.
Çünkü aslında öyle oldu.
Because it actually happened.
Biraz öyle oldu, değil mi? Yarın 8'de seni alırım.
It kind of did, didn't it? Mm. I'll pick you up tomorrow at 8 : 00.
Öyle oldu, değil mi?
It did, didn't it?
- Evet, öyle oldu.
Yes, it has.
Evet, öyle. Şöyle oldu. Otopsi raporunu almak için buraya geldim ve sonuç olarak, buradayız işte.
i came down here to get the autopsy report and in conclusion, here we are.
- Evet, neden öyle oldu?
Yeah, what's going on with that?
Öyle olduğunu biliyorum. Bunun iyi bir fikir mi ya da aradığın kişinin o mu olduğunu bilmiyorum. Ama ne oldu biliyor musun?
I know it did, and I don't know if it's a good idea or if she's really the one, but you know what?
- Daha çok öyle oldu, değil mi?
That's more like it, right?
O gibi olduğunu, onun aklını, ve sadece öyle oldu... Çok garip.
He was, like, out of his mind, and it was just so... so weird.
Öyle oldu ; çünkü hep seninle değildim.
It happened because I could never be with you.
Oraya öyle gittim. Onu vurduğunda da aynen böyle oldu.
That's how I got there, and it's exactly what happened when you shot him.
- Ne oldu öyle?
What the sam hill?
Aynen öyle, doğru liste değildi ve beklediğim gibi oldu.
But they would be the wrong suspects. Exactly. And it worked.
Geçen akşam ne oldu öyle?
What happened the other night?
Öyle mi oldu şimdi?
Oh, yeah?
Ne oldu öyle?
What just happened?
Ne oldu öyle?
What happened?
İçeride ne oldu öyle?
What the hell happened in there, huh?
Dean, orada ne oldu öyle?
Dean, what - - what just happened in there?
Bu oldukça basit bir söyleyiş oldu ama sanırsam öyle dememiz mümkün.
Rather a crude way of putting it, but I suppose it's apt.
Demin ne oldu öyle?
Uh, what just happened?
Ama yerel bir gazeteye haber oldu, Bayan Cordelia da beni öyle buldu.
But it made the local newspaper, and that's how Miss Cordelia found me.
- Öyle mi oldu? - Hayır.
Is that what happened?
Böylece aniden bu okulda her şey yoluna girmiş oldu öyle mi?
Oh, so now suddenly everything is alright at this school.
Dün gece ne oldu öyle?
- What the hell happened last night?
Öyle mi oldu?
That's what happened?
Ne oldu öyle?
What the hell happened?
Her şey öyle ani oldu ki.
Everything has happened so quickly. Heavens.
Dün gece ne oldu öyle?
What the hell happened last night?
Hey, ne oldu öyle?
Hey. Hey, what just happened?
Hayır, anladım. İşte o adam filmde olmasaydı Naziler yine sandığı bulur adaya götürür ve orada ölürlerdi. Ki öyle de oldu.
No, I do, and if he weren't in the movie, the Nazis would have still found the ark, taken it to the island, opened it up and all died... just like they did.
Öyle yalanlar ki onları yutman şu hapları yutmandan kolay oldu.
Lies... you swallowed more easily than those pills.
Patron, ne oldu öyle?
Boss, what the hell just happened?
Ne oldu az önce öyle?
What just happened?
- Sana New York'ta ne oldu bilmiyorum ama gerçekten öte tarafa mı gittin yoksa yedinci seviyeye ulaşınca bize mi öyle söylüyorlar fark etmez. Her ne olduysa merkezden gelen bir emre itaatsizlik etme hakkını vermez sana.
- I don't know what happened to you in New York, if you really flatlined or if that's just what they tell us when we reach level seven, but whatever did happen doesn't give you license
Oldu. İnsanlar genelde öyle düşünür.
_ _
Öyle mi oldu dersin?
Mmm, is that what it was?
Öyle oldu.
You're right.
Öyle sanıyordum, çünkü demokrasinin içinde yaşıyorum, gün bitene kadar kayıt olacağımı sanıyordum ama bil bakalım ne oldu?
Now, I was assuming, because we live in a democracy, that I could register day of, and guess what?
öyle olduğunu biliyorum 56
öyle olduğunu biliyorsun 31
öyle olduğunu sanmıyorum 25
öyle olduğuna eminim 23
oldu 1287
öldü 1127
oldu mu 547
öldü mü 447
öldüm 57
oldum 49
öyle olduğunu biliyorsun 31
öyle olduğunu sanmıyorum 25
öyle olduğuna eminim 23
oldu 1287
öldü 1127
oldu mu 547
öldü mü 447
öldüm 57
oldum 49
oldukça 284
öldün 58
öldürdü 16
öldür 344
öldürdün 19
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
oldu bil 39
öldün 58
öldürdü 16
öldür 344
öldürdün 19
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
oldu bil 39
öldüğünde 37
öldürür 25
öldürmek 62
öldürülmüş 50
öldük 27
oldu o zaman 19
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldürür 25
öldürmek 62
öldürülmüş 50
öldük 27
oldu o zaman 19
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143