Şansımız yaver giderse translate English
189 parallel translation
Evet, ama şansımız yaver giderse diğer tarafta izleri buluruz.
Yes, but with good luck we'll pick them up on the other side.
Sen burada kal eğer şansımız yaver giderse treni doğru yerde durdururuz...
You stay here... If we have any luck we'll stop the train at the point...
Biraz da şansımız yaver giderse tamamdır.
With any luck, this should help us.
- Şansımız yaver giderse buna gerek kalmaz.
Well, if we're lucky, I don't think there'll be any occasion for that.
Şansımız yaver giderse sabah karşıya geçebiliriz.
With luck, we'll be able to cross in the morning.
Eğer şansımız yaver giderse bankaya ödemeyi bir ana önce yaparız.
If we're lucky... we'll sell the whole batch and pay off the bank.
Şansımız yaver giderse yarın sabah Krems'de oluruz.
With any luck we may be in Krems by morning.
Sonra bunu çekiyoruz ve şansımız yaver giderse, aşağı iniyoruz.
Then we pull this... and with any luck, we come down.
Valerie, şansımız yaver giderse çok yakında savaş bitecek ve bunu düşünmek zorunda kalacağız.
Well, Valerie, pretty soon, with any luck, the war'll be over, and we've got to be thinking about that.
Şansımız yaver giderse onu bir daha görmeyiz.
If our luck holds, we'll never see him again.
Şansımız yaver giderse, onu ikna edebiliriz.
With a little luck, we might persuade him.
Şansımız yaver giderse, eminim ki başarırız.
I'll bet we make it.
Ve şansımız yaver giderse, biz de eve gidebiliriz.
And with any luck, we can go home too.
Şansımız yaver giderse öbür gün de Delgado'nun yerine.
And with luck, Delgado's the day after.
Şansımız yaver giderse, yörünge zayıflamadan önce tamiri yapabilirim.
With luck, I would be able to effect repairs before our orbit decayed completely.
Çok bir şey ödeyemem, ama yiyecek bol ve şansımız yaver giderse bayım, ikimiz de zengin oluruz.
Now, I can't pay you much, but there's plenty to eat and if we strike it big, mister, we're both gonna be rich men.
Şansımız yaver giderse, kimse bize saldırmadan sizi ve altını trene bindiririz.
Any luck, then we can get you and the gold on it... before anybody else jumps us.
Şansımız yaver giderse, 6 hafta sonra İngiltere'de oluruz.
So with any luck, we should be back in England in about six weeks.
Genelde dırdıra başlardık direkt,... ama şansımız yaver giderse, daha yapıcı bir sonuca varabiliriz.
Usually we start out bitching, but maybe if we're lucky, we can get into something more constructive.
Şansımız yaver giderse zavallı Maggie'yi kurtarabiliriz.
If luck is on our side, maybe we can save the poor Maggie.
O zaman, şansımız yaver giderse bu akşam Mallory'nin evinde kimse olmayacak demektir.
So, with a bit of luck, there will be no one this evening at Mallory's.
Evet... Şansımız yaver giderse.
Yes... with luck.
Şansımız yaver giderse, hazineyi aramızda kırışırız!
We could turn out lucky and get the treasure map
Sabah erkenden yola çıkarsak ve şansımız yaver giderse akşam orada oluruz.
TOBY : If we start at first light and we're lucky, we should make it by nightfall.
Şansımız yaver giderse, bu akşam 10 : 00, 10 : 30 arası gibi Vegas'ta oluruz.
With any luck, we should be pulling in to Vegas about 10 : 00, 10 : 30 tonight.
Şansımız yaver giderse, bu uzun ve verimli ortaklığa devam edeceğiz.
With luck, we shall continue a long and fruitful relationship.
Herneyse, Şansımız yaver giderse bu ortak gazinonun akıbeti sürer..
Yeah. So is our chances of turning this joint into a legit casino... if we don't beat the cops to them tally sheets.
Şansımız yaver giderse, birimiz onların dikkatini dağıtabilir.
With luck, one of us will be a distraction.
Şansımız yaver giderse, saat 5'te elimizdeler.
With a little luck, we'll have them to ourselves by 5 : 00.
Şansımız yaver giderse, çok yakında her şey sona erecek ve ailelerimize kavuşabileceğiz.
With luck, it'll all be over soon, and we can go back home to our families.
Şansımız yaver giderse, dostluğumuzu tazelemek için ikimiz de burada olacağız, Kaptan.
With luck, we will both be around to renew our friendship, Captain.
Şansımız yaver giderse, sefil Tintin de onların peşinden gelecek ve böylece, bir taşla iki kuş vurmuş olacağız.
With any luck that miserable Tintin will be back with them and we'll get all our little birds with one stone!
Şansımız yaver giderse, Gotham yıllardır ilk kez mutlu bir Noel geçirecek.
With luck, Gotham will have its first merry Christmas in years.
Şansımız yaver giderse rehinenin durumunu görüntüleyeceğiz.
If we're lucky, we're hoping to get a visual conformation on the condition of the hostage.
Buna başladığımızda şansımız yaver giderse bir çığ gibi büyür ve biz istediklerimizi öğrenebiliriz.
Now, once this begins, with luck, it could snowball... and we could know everything.
Şansımız yaver giderse- -
- With any luck...
Şansımız yaver giderse, ağır silahlarını getirmeden hattı yararız.
With luck, you could break through before they bring their big guns to bear.
Şansımız yaver giderse savunma hatlarımızı takviye edebiliriz.
With luck, this will buy us time to bolster our lines of defense.
Şansımız yaver giderse, küçük sevimli bir resim bile çektirebilirim.
Maybe if we're lucky I might even be able to stage a nice little, uh, photo op.
Şansımız yaver giderse, sabaha, arabanın modelini öğreniriz.
If we hurry and we're lucky, we can get a make and model of the car by morning.
- Altı, yedi ay önce bir gün şansımız yaver giderse sanığı içeri girerken ya da dışarı çıkarken görebileceğimizi öğrendik.
One day, six-seven months ago... we learned that the defendant... if we got lucky, we'd see him coming in or out.
Şansımız yaver giderse vasiyetnameyi geçersiz kılacak. Ben de içinde yaşayabileceğim güzel bir ev alabileceğim.
With any luck, he will revke the new will and I'll afford to have a decent place to live in.
Şansımız yaver giderse onlar gemiyi bulup çalıştırmadan yerde yok edebiliriz. Bu olmazsa- -
With luck, we'll find the ship... destroy it on the ground before they can activate it.
Burası yeni açıldı. Şansımız yaver giderse hâlâ açık olan bir tane bulabiliriz.
But this place just went online, so with luck, there should be a couple open.
Hayır. Şansımız yaver giderse başarabilir.
No, with any luck she should make it.
- Şansımız biraz yaver giderse.
- With a little luck.
Şimdi şansımız biraz yaver giderse bu bölgenin kendine hayran bırakan vahşi yaşamına kısa bir göz atma imkanımız olacak.
Now, if we're really lucky, we may get some glimpses of some of the fascinating wildlife that's in this area.
Bunu akıllıca kullanırsak ve şansımız yaver giderse dünya kurtulabilir. Bilmiyorum.
I don't know.
Şansımız yaver giderse.
With a little luck.
Şansımız da yaver giderse, biz dönene kadar kimse onları bulamaz.
With any luck, nobody will find them until we get back from the mission, whatever it is.
Çok zor. Şansımız biraz yaver giderse...
I think that with a little bit of luck we could....