English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ A ] / Arkadaşız

Arkadaşız translate Spanish

39,090 parallel translation
Biz sadece arkadaşız, anne.
Solo somos amigos, mamá.
Muhtemelen arkadaşız.
- Probablemente solo somos amigos. - ¿ Probablemente?
Hayır, biz sadece arkadaşız.
No, solo somos amigos.
Alex, biz arkadaşız.
Alex, somos amigos.
Biz arkadaşız. Seks yapan arkadaşlar.
Somos amigos que quizá se acuesten juntos.
Evet sanırım arkadaşız.
Oh, creo que somos amigas.
Biz arkadaşız.
Ya somos todos amigos.
Susan Williams'a kız arkadaşım demeyi bırak.
Y deja de decir que Susan Williams es mi novia.
Tabi eğer "biraz rahatsız olmaktan" kastın Eski erkek arkadaşına işkence edip öldümek ise.
Claro, si por "enloquecer un poco" quiere decir torturarlo y matarlo.
Kız arkadaşımı oda arkadaşım ile yatakta buldum, Sonra annem ile kalmaya başladım, Ve annem kazara benim içinde 250 bin dolar
Encontré a mi novia con mi compañero de piso, luego me quedé con mi madre, y ella accidentalmente tiró mi mochila con los $ 250 mil.
Ayrıca evinde arkadaşının karısını siktikten sonra Z kelimesini söyleyemeyeceksen başka nerede söyleyeceksin?
Y, por cierto, ¿ dónde más se supone que se diga la palabra negro si no es en casa después de cogerse a la esposa de su amigo?
Hayır kız arkadaşımda var ve babası beni öldürmek istiyor, adam polis!
No, pero mi novia lo tiene, y su padre quiere matarme, y el tipo es un policia!
Bu, en iyi arkadaşım, Charles, bu da kız arkadaşım, Amy.
Bueno, este es mi mejor amigo, Charles, y esta es mi novia, Amy.
Daha önce hiç yatakta kız arkadaşımın dünyasını yerinden oynatmadım.
Yo nunca he estremecido el mundo de mi novia en la cama.
Kız arkadaşım bile vardı.
Incluso había una chica..
Uyuyorsun, uyanıyorsun, aynı şey... Sonra hiçbir ikaz olmadan sonraki gün birisi kız kardeşini gözünün önünde vuruyor, ve dört arkadaşını. Üçüncü ders, Mr. Reimers'ın biyoloji dersinde sırf ciltlerinin rengi yüzünden.
Te vas a dormir, despiertas, lo mismo, y de pronto, sin aviso previo, al día siguiente, alguien mata a tu hermana frente a ti y a cuatro de tus amigos, en el tercer período en la clase de biología del Sr. Reimer,
Biliyorsundur, Hawk kız arkadaşını ve ailesini bizimle kalsınlar diye getirdi.
Hawk ha traído a su novia y a su familia a quedarse con nosotros.
- Neden kız arkadaşına sormuyorsun?
¿ Por qué no le preguntas a tu novia?
Çünkü bizim hayatlarımızı kurtardı, ve bizim arkadaşımız olduğu için!
¡ Porque nos salvó... y es un amigo!
Tam da olması gereken yerde olan bir arkadaş Ve de tam doğru zamanda, bu tip bir iş için zırhlandırılmış Kore barbekü taco kamyonu ile?
¿ Y llegó en el momento y lugar correctos con un camión de tacos blindado?
Kız arkadaşımı milletin gözü önünde başka bir erkeğin ellemesini görmek zorunda değilim.
No debería tener que ver a mi novia toqueteada en público por otro hombre.
Ya da birkaç kız arkadaşımı davet ederim.
¿ O invito algunas amigas?
Birisi karımı kaçırdı, sizse kıçta parmaktan, iş arkadaşınızın testislerinden mi bahsediyorsunuz?
Alguien secuestró a mi esposa Y habla de dedos en el culo? ¿ Las bolas de sus colega?
Joe ile eski iş arkadaşıyız.
Joe y yo somos viejos colegas.
Arkadaşınızı öldürdüğümüz için çok kötü hissediyoruz.
Bueno, nos sentimos muy mal por haber asesinado a vuestro amigo.
Artı, Brandon kız arkadaşıyla yaşıyor.
Además, Brandon está viviendo con su novia.
Artık kız arkadaşı olmadığını ona söylemelisin.
Deberías decirle que ya no eres su novia y ya.
Benim kız arkadaşım var.
Yo... tengo novia.
Öncekinde doktor olarak oradaydın, kız arkadaşı olarak değil.
La última vez, estabas ahí como su médico, no como su novia.
Ben onun kız arkadaşı değilim.
No soy su...
Hayır, onun arkadaşıyız.
No, somos sus amigas.
Sen o kızı ve kızının arkadaşını görüyorsun.
Cuando la miras ves a la amiga de tu hija.
Kız arkadaşından bahset.
Háblame de tu novia.
Son kız arkadaşına soralım mı?
¿ Deberíamos preguntárselo a tu última novia?
Okula yalnız gel yoksa arkadaşın bunu öğrenir.
Ven al instituto sola o tu amiga recibirá esto.
Seni mükemmel kız arkadaş olarak seçti.
Te escogió como a la novia perfecta.
Özür dilerim, diğer kız arkadaşınla meşgul olabileceğini düşündüm.
Culpa mía, pensé que estarías ocupado con tu nueva novia.
Bir arkadaşınız geldi.
Una amiga tuya está ahí dentro.
Yani Donna annem ve sen arkadaş olmalısınız.
Entonces, Donna, tu y mi mamá deben ser amigas.
Arkadaşın ve onun kızı için tüm belgelere sahipti.
Tenía toda la documentación para tu amigo y su hija.
- Ortak arkadaşımız varmış.
- ¿ Qué? - Tenemos una amiga en común.
- Bu kız arkadaşımı geri getirecek?
- ¿ Esto me regresará a mi novia?
İçeri gip kız arkadaşı aldatıyor mu diye sordu.
Él entra y pregunta si su novia lo está engañando.
Kız arkadaşına onu aldattığını söylediğim bir adam bana vurdu.
Un sujeto me golpeó porque le dije a su novia que él la engañaba.
Amanda Tims kız arkadaşı.
Amanda Tims es su novia.
Düğün iptal olmuş olsa bile bu arkadaş olamayacağımız anlamına gelmez.
¿ Sabes? , aunque la boda esté cancelada, eso no significa que no podamos ser amigas.
Zeke'i tomografi için doktor arkadaşına götürmek zorundayız.
Tenemos que llevar a Zeke con tu amiga la doctora para un TAC.
Hey, bak kız arkadaşın televizyonda.
Anda, mira, tu novia está en la tele.
Buradayız çünkü ben bir arkadaşım..... ve bu belirtileri gördüm.
Solo estamos aquí porque somos amigas - y vi esos síntomas...
Onunla yeniden nasıl arkadaş olacağımızı çözmeliyim ama kapısını çalmak için bile kendimi ikna edemiyorum.
Tengo que averiguar cómo ser amiga suya de nueva pero ni siquiera soy capaz de llamar a su puerta.
Kız arkadaşın onu öldürdü.
Tu novia hizo que la mataran. ¿ De qué estáis hablando?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]