Asla başaramayacağız translate Spanish
81 parallel translation
Asla başaramayacağız!
¡ No se puede!
- Asla başaramayacağız!
- No, coge las que puedas.
- Asla başaramayacağız.
No lo podremos hacer.
Asla başaramayacağız.
Nunca funcionará.
Hemen çıkalım buradan, yoksa asla başaramayacağız.
Vamos a salir de aqui, o estaremos aqui para siempre.
Hayır, asla başaramayacağız Daisy.
No, no podemos ir alli, Daisy.
Asla başaramayacağız.
Nunca lo lograremos.
Asla başaramayacağız!
No lo lograremos.
- Asla başaramayacağız.
- No lo lograremos.
Bunu asla başaramayacağız.
Nunca lo lograremos.
- Asla başaramayacağız.
- Nunca lo conseguiremos.
Asla başaramayacağız, burada öleceğiz.
Nunca lo lograremos. Creo que moriremos aquí.
Bunu asla başaramayacağız!
- ¡ Nunca lo lograremos!
- Asla başaramayacağız.
- No llegaremos.
Bu hızla asla başaramayacağız.
Nunca lo conseguiremos a este paso.
Asla başaramayacağız.
No lo conseguiremos.
Asla başaramayacağız!
¡ Nunca lo conseguiremos!
Asla başaramayacağız.
- No lo conseguiremos.
- Asla başaramayacağız.
- No lo conseguiremos.
Asla başaramayacağız.
Jamás lo lograremos.
Asla başaramayacağız.
No nos salvaremos.
Bunu asla başaramayacağız.
No lo conseguiremos. ¡ No tienes fe en tus compañeros!
- Asla başaramayacağız.
- De ningún modo. - No lo conseguiremos.
Tanrım... Asla başaramayacağız.
Oh Dios... nunca lo conseguiremos.
Reaktör patlayana kadar 3 dakikamız var, asla başaramayacağız.
"En tres minutos explotará el reactor. ¡ No lo lograremos!"
Asla başaramayacağız, John.
Nunca más vamos a hacerlo, John.
- Asla başaramayacağız.
- Nunca va a funcionar esto. - Estará bien.
- Asla başaramayacağız.
- Nunca lo lograremos.
Asla başaramayacağız.
No lo lograremos.
Devre yollarının yarısındayım daha. Asla başaramayacağız.
Todavía me queda probar la mitad de los circuitos, y el tiempo se acaba.
Eğer Darren babasının ölümünü yeniden canlandırıyorsa... Asla başaramayacağız.
El auto de Roy se despeñó luego del amanecer si Darren está recreando la muerte de su padre...
Asla başaramayacağız katil!
No vamos a lograrlo, guapo.
Oraya gitmek istiyorum, ama asla başaramayacağız.
Quiero ir allá, pero no creo que lo logremos.
Zamanımız yok, Asla başaramayacağız.
No tenemos tiempo. No vamos a hacerlo nunca.
Asla başaramayacağız.
Nunca llegaremos.
Kabul et, Hiro. Asla başaramayacağız.
Enfréntalo Hiro, es una causa perdida.
Asla başaramayacağız!
¡ Nunca lo lograremos!
İşe yaramıyor, asla başaramayacağız.
No sirve de nada, nunca nos vamos a hacen.
Bu şekilde asla başaramayacağız.
Nunca lo lograremos de esta manera.
Asla başaramayacağımızı düşündüğüm anlar oldu.
Hubo veces que pensé que no lo conseguiríamos.
Tabii ki. Asla başaramayacağımızı sanmıştım.
Sí, pensé que no lo lograríamos.
Bunu asla başaramayacağımızı sana söyledim.
Ya te dije que no lo lograríamos.
Asla aşağıya inmeyi başaramayacağız.
No vamos a aterrizar, nunca lo conseguiremos.
Başaramayacağız! Bu arabayla asla!
¡ No lo conseguiremos en este coche!
Asla başaramayacağımızı düşünüyordum.
- Esto me parece un sueño.
Bu kemik kafalı zımbırtıyı çalıştırmayı asla başaramayacağım!
¡ Jamás conseguiré que este tonto armatoste funcione!
Asla başaramayacağımızı sanmıştım.
Creí que no lo haríamos bien.
Ve "Asla başaramayacağız" dedim.
"No lo lograremos".
... soktuğun şeyden burnumuzu çıkartmayı asla başaramayacağız!
Porque no podremos "desmeter" la metida de pata que tú iniciaste.
- Sizin asla başaramayacağınız şey.
Nunca lo harás.
# Ama bunu asla başaramayacağını bil, kızım #
♪ Para siempre ♪