English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ B ] / Beni iyi dinleyin

Beni iyi dinleyin translate Spanish

301 parallel translation
Mahoney olacaktı, şimdi beni iyi dinleyin...
El nombre es Mahoney, y déjeme decirle algo...
Şimdi beni iyi dinleyin dangalaklar.
Escúchenme, alcornoques.
- Beni iyi dinleyin.
- No me venga con tantas palabras.
Beni iyi dinleyin hanımefendi... hey.
¡ Eh! Escuche, señorita... ¡ Oh, sí!
Siz ikiniz, beni iyi dinleyin.
Escuchen bien los dos.
Millet, beni iyi dinleyin millet!
Escuchadme bien, todos.
Beni iyi dinleyin, hanımefendi.
Escúcheme, señora.
Bayan Wilberforce, beni iyi dinleyin.
Sra. Wilberforce, escuche :
Hepiniz beni iyi dinleyin beyler.
Escuchadme, vigías.
Askerler beni iyi dinleyin.
Soldados. Escuchadme bien.
Evet, o olmalı. Beni iyi dinleyin.
Bien, pero este será el mejor.
Şimdi beni iyi dinleyin.
Escuchad con atención.
Beni iyi dinleyin, hemen savaşmaya başlamayacaksak hayatımızın hiçbir anlamı yok.
No tenemos motivos para seguir viviendo si no empezamos a luchar ahora mismo.
Şimdi beni iyi dinleyin.
Entonces, escúcheme atentamente.
Beni iyi dinleyin.
Escúchenme, damas y caballeros.
İkiniz de beni iyi dinleyin.
A ambos, les daré una patada en el culo...
Şimdi beni iyi dinleyin.
- Pensemos juntos.
Beni iyi dinleyin. Bu defa bizi atlatamayacak.
¡ Y ésta vez, no se escapará!
Şimdi beni iyi dinleyin.
Caballeros, espero que hagamos un buen trabajo juntos.
Şimdi, beni iyi dinleyin.
Escuchadme bien.
Beni iyi dinleyin, Komiser.
Dejaré mi cámara con usted.
Duymadıysanız beni iyi dinleyin.
Escúcheme bien, eso evitará malos entendidos.
Şimdi beni iyi dinleyin :
Escuchadme todos :
Beni iyi dinleyin.
Escuchad, amigos.
Şimdi beni iyi dinleyin. Lafımı kesmeden yerinizde kalın.
¿ Te sentarás sin interrumpirme?
Chicago, beni iyi dinleyin.
Supervisor de Chicago, escuche con atención.
Şimdi beni iyi dinleyin.
Presten atención.
Beni iyi dinleyin.
Escúchame bien.
Beni iyi dinleyin kısa keseceğim.
Escuchadme bien porque seré breve.
Şimdi beni iyi dinleyin.
! Ahora vais a escucharme!
Şimdi beni iyi dinleyin.
Ahora escuchen todas.
Beni iyi dinleyin. Bu belgeyi, Efendi Matsumaru'ya götürmek için canlarını veren insanlara karşı, bir yükümlülüğüm var.
Y así os digo yo, enmascarados del clan Kuroda... que poseo el documento... por el que jóvenes hombres del clan han dado sus vidas.
Size, hayır dedim! Beni iyi dinleyin.
¡ No, le digo no!
Chicago, beni iyi dinleyin.
Supervisor de Chicago, escuchen con atención.
Şimdi beni iyi dinleyin!
¡ Y ahora escuchadme bien!
Dağıtmaya devam edin ve beni iyi dinleyin. Yardımınıza ihtiyacımız var.
Sigue repartiendo y escucha bien necesitamos tu ayuda y ya.
Şimdi beni iyi dinleyin. Julius Limbani uçakta ve yaşıyor.
Escuchen, Julius Limbani está a bordo...
Şimdi beni iyi dinleyin.
Escúchenme.
Özellikle baylar, beni iyi dinleyin. Atina'nın hazineleri, Yunan halkının malıdır.
Excepto, y escuchen muy atentamente, caballeros, que los tesoros de Atenea pertenecen al pueblo griego.
Beni dinleyin... Bu işlere karışmasanız daha iyi olur.
Escúcheme...
Hepiniz iyi dinleyin beni.
Presten atención.
Ama iyi dinleyin beni.
Pero escuchad.
Şimdi iyi dinleyin beni.
- Bien. Ahora, escuchen cuidadosamente.
Şimdi beni iyi dinleyin!
Pero...
Bu iyi çünkü şakalara bayılırız. Beni dinleyin.
Oh, mejor porque nos gustan las bromas.
Hepiniz beni dinleyin size iyi bir haberim var.
Atención, tengo una buena noticia.
Beni iyi dinleyin.
Si ese hombre regresa, averigüe su nombre y dígamelo.
- İyi, beni dinleyin.
Bien, doctor, ahora escuche.
Beni iyi dinleyin.
No se meta en esto, doctora.
İyi, o zaman beni dinleyin :
Bueno, entonces me escuchará :
Şimdi beni iyi dinleyin :
He luchado por este libro, así que escúcheme bien.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]