Bu onun hatası değil translate Spanish
175 parallel translation
Bu onun hatası değil.
No es su culpa, Padre.
Ama bu onun hatası değil.
Pero te aseguro que no es culpa suya.
Bu onun hatası değil, sanırım.
No es culpa de ella.
- Bu onun hatası değil.
- Y eso no es culpa suya.
- Bu onun hatası değil.
No es culpa suya.
Bu onun hatası değil. Senin hatan.
No es culpa de ella.
Elini suçlama. Bu onun hatası değil.
No critiques a la mano, no es su culpa.
- Bu onun hatası değil.
- No es su culpa.
Biliyorum, bu onun hatası değil ama her yerde paltosunu ve sigarasını bırakıyor.
No es culpa suya, pero va por ahí con el abrigo, los cigarros...
Kardeşim daha iyisini karşılayamıyor. Ama bu onun hatası değil. Çorbanızın bu kadar kötü servis edilmesinin sebebi benim...
Pero mi hermano no puede pagarse uno mejor.
Bu onun hatası değil!
¡ No es culpa suya!
Bu onun hatası değil.
No tiene nada que ver con él. No le eches la culpa.
Bu onun hatası değil.
No es su culpa.
Bu onun hatası değil. Bu bir kaza.
Ha sido una casualidad.
Benim sana taptığım kadar artık o seni... sevemiyorsa bu onun hatası değil.
Y no es culpa suya que él no pueda amarte a ti... ni es mía que yo te adore.
Bu onun hatası değil
Esto no es culpa suya.
Şu anda çalışıyor mu? Kendisi kötü bir dönemde. Ama bu onun hatası değil.
Él está pasando por un mal momento, pero no es su culpa.
Kesinlikle öyle ama bu onun hatası değil.
Si así fuera, yo no lo culparía. Creo que no nos hemos presentado.
Bu onun hatası değildi. Biliyorsun, değil mi?
Sabes que no fue su culpa.
Bu onun hatası değil. Kızını etkilemek için mutlu çocukluk yıllarından bahsetmiş olabilir.
Se inventó una infancia feliz para impresionar a una chica. ¿ Y qué?
Anne, bu onun hatası değil.
No, Mamá. No es su culpa.
bu onun hatası değil.
No es culpa suya.
Bu onun hatası değil.
La culpa no es de ella.
Bu onun hatası değil, Bayan.
No es culpa de él, señorita.
Sana söyledim, bu onun hatası değil.
Ya les dije que no fue culpa de Jen.
Hayır, bu onun hatası değil.
No, no es su culpa.
Bu onun hatası değil.
- No es su culpa.
Bunda utanılacak bir durum yok, bu onun hatası değil.
No tiene de qué avergonzarse.
Bu onun hatası değil, harika değil mi?
Esto la libera de la culpa, ¿ No es genial?
Bu onun hatası değil, ben de çocuk değil.
No es culpa suya, y yo no soy un niño.
Biliyorum baba, ama bu onun hatası değil.
Lo sé, papá, pero no es su culpa.
Eğer birisi nezleden ölürse, bu onun hatası değildir değil mi?
Si alguien muere de la gripa, no es su culpa.
Evet, evet, ben bir canavarım, biliyorum bu onun hatası değil.
Sí, sí, soy un monstruo, ya sé, no es su culpa.
- Bu onun hatası değil, Sputnik.
No es por su culpa, Sputnik
Bu onun hatası değil.
No es culpa suya.
Bu onun hatası değil.
Eso no es culpa suya.
Bu onun hatası değil.
¿ Qué podía decir?
Aslında, bu onun hatası değil, senin hatan.
No es culpa de ella, en realidad.
Evet, biliyorum. Bu, onun hatası değil. Ama artık o da farklı.
Sí, lo sé, no es culpa tuya pero él también es diferente no es el mismo hombre.
- Bu onun hatası değil.
- No es culpa suya.
Bu, onun hatası değil.
No es culpa suya.
Bu gerçekten onun hatası değil.
No es culpa de ella.
Ama tümüyle onun hatası değildi bu, biliyorsun, değil mi?
Pero ése no ha sido solamente defecto suyo, ¿ sabes eso, no?
Yaparım. Henüz değil, Kelly. Bu, babanın hatası olduğu için bence onun eşyalarından başlamalıyız.
Cuando sea mayor ¿ quieres que la valoren solo por su belleza física?
O da sulu gözü yüzünden ama bu, onun hatası değil.
A causa de ese ojo lloroso que tiene, pero eso no es su culpa.
- Onun hatası değil bu, böyle garip düşünceleri var.
No es su culpa, el tiene algunas ideas raras.
Michael bu onun hatası değil.
¡ Michael, no es su culpa!
Bu sonuç onun hatası değil.
El resultado... no fue culpa suya.
Bu asla onun hatası değil.
Nada es nunca culpa suya.
- Hayır, hayır, bu güzel değil, David, Judy'i kovdum, bu onun hatasıydı.
- No, no está bien, David. Despedí a Judy. Fue culpa de ella.
Bu onun hatası değil tabii.
No fue su culpa.