English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ D ] / Daha mı iyi

Daha mı iyi translate Spanish

16,288 parallel translation
Peki öbür kızınız daha mı iyi?
¿ Y la otra hija es mejor?
Devam filmi, ilkinden daha mı iyi?
¿ La continuación mejor que la original?
Lütfen misafirimize söyler misiniz? Konuşma zamanı ayarlamak istiyorsa, asılmadığımız zaman Bu daha iyi olurdu?
Dile a nuestro invitado que si agendara esa charla... para un momento distinto a nuestro rato juntos, sería mucho mejor, ¿ sí?
Benim Japoncam daha iyi! Hem daha önce hizmetçilik de yaptım!
¡ Mi japonés es mejor, y he trabajado como criada!
Ölüm kalım meselesi ve kahrolası zaferin olması çok daha iyi.
Es la victoria o la muerte, y será mejor que sea la victoria.
Bu gece, bu muhteşem ülkenin liderleri olarak ruhlarımızı günahla yıkayıp, ovalayıp, temizleyip, tertemiz olacağız! Böylece yeniden özgürleşecek ve ülkemizi daha iyi bir yer haline getireceğiz.
Esta noche, nosotros, los líderes de esta gran nación, pecaremos, expiaremos, Iimpiaremos y esterilizaremos nuestras almas hasta que seamos libres de nuevo y este país será un lugar mejor.
- Daha iyi olamazdım.
- No podría estar mejor.
Seni arkamda bırakmaktan ise süper üzgünüm, ama sonuçta bu senin için çok daha iyi olacak, zira senin projelerini hayata geçirebilmek için çok daha güçlü bir mevkide olacağım.
Me siento muy triste por dejarte, pero que va a ser mucho mejor para ti en verdad porque voy a estar en una posición mucho más fuerte para ayudar a mover tus proyectos adelante.
İkinci perde yapacaklarımızın üstünden bir kere daha geçsek iyi olur.
Creo que deberíamos ensayar algunas cosas, para el segundo acto.
- "Sanırım daha iyi" dedim.
- pensé : "Supongo que está mejor".
Sonra da adamlarımız iyice dinlenip de ihtiyaç duydukları malzemeleri alınca üzerinde savaşıp düşmanımızı kati olarak mağlup etmek için daha iyi bir yer seçeriz.
Luego, cuando nuestros hombres estén bien descansados y tengan los suministros que necesitan, elegiremos el mejor terreno para luchar y derrotar a nuestro enemigo de una vez por todas.
Kendini dünyadan daha iyi korumak için inşa ettiğin karanlık duvarın ne kadar yoğun olduğunun farkında olmadığımı mı sanıyorsun?
¿ Crees que no soy consciente de la densidad del muro oscuro que has construido para protegerte del mundo?
Kirli işlere bulaşmışım gibi bakmasalar daha iyi olabilirdim.
Estaría mucho mejor si la gente dejara de mirarme como si fuera corrupta.
Burada Ekvador'da yapacağımızdan daha iyi iş çıkarıyoruz.
Estamos mucho mejor... Gracias. Aquí que en Ecuador.
Onun yerine benim ayaklarımı..... masanın altına koymak benim için daha iyi bir nimet olurdu.
Sería una bendición aún mejor... poner los pies de mamá bajo su mesa, en lugar de bajo la mía.
Kullanıcılarımıza daha iyi hizmet vermek için cesur, yeni bir adım.
Creemos que es un importante paso que beneficiará a toda la comunidad.
Bir yere gitmesek sanırım daha iyi olur.
Es mejor que nos quedemos.
Beni daha iyi hissettirmene ihtiyacım yok.
No necesito que intentes mejorar esto, que intentes hacerme sentir mejor.
Hayır çok iyi bir fikir ancak gerçekçi olması için biraz daha para lazım.
No, es una idea genial, pero necesitamos un poco de dinero para hacerla creíble.
Bu senin daha iyi hissetmeni sağlayacak, tamam mı? Pekala, tamam.
- Esto te hará sentir mejor, ¿ sí?
Eğer böyle düşünmesi onu daha iyi hissettiriyorsa, sanırım bu iyi bir şey.
Supongo que si la hace sentir mejor, está bien.
Daha iyi zamanlarım olmuştu.
Bueno, he estado mejor.
Umalım da bu seferki daha iyi olsun.
Esperemos que éste resulte mejor.
Kendimi şımarttığım her seferde daha iyi bir şeye yükseldiğimi hissediyordum.
Cada vez que me daba un gusto, sentía que ascendía a algo mejor.
Daha iyi oynaman gerekiyor Bianca canım, kesinlikle.
Puedes hacerlo mejor, querida Bianca. Debe hacerlo.
Druid'i kurtarmana yardım edeceğim ama ondan sonrasında benim ortadan kaybolmam herkes için daha iyi olur.
Voy a ayudarle a salvar al Druida, pero después de eso, es mejor para todo el mundo si sólo me desaparezco.
Vadi daha iyi görünürlük sunmaz mı?
¿ No será que el Valle ofrece una mejor visibilidad?
Daha iyi bir fikrin varsa kulaklarım açık. - Var.
Si tienes una idea mejor, soy todo oídos.
Basit bir "yok almayayım" daha iyi olurdu.
Un simple "no, gracias" estaría bien.
Wil, eğer Troll topraklarında tüm gece dolaşıp durmaktan daha iyi bir fikrin varsa kulağım sende.
Wil, si tienes una mejor idea, que nos evite vagar por territorio Troll toda la noche, soy toda oídos.
Burada kat ettiğimiz mükemmel yola insanlık için daha iyi bir gelecek uğruna kendi ellerimiz ve kalplerimizle kol kola yaptığımız çalışmalara.
Por el increíble progreso que hemos hecho aquí... ¡ Sí, sí! ... sembrado con nuestras propias manos y corazones, trabajando codo a codo en la búsqueda de un futuro mejor para los humanos.
Evet, bir dahaki sefer için daha iyi gözükmeni sağlayacağız tamam mı?
¿ Sí? bueno, vamos a... ponerte bien pintón para la próxima salida ¿ dale?
Daha az önce en iyi arkadaşımı uçurumdan aşağı yuvarladım be!
¡ Acabo de tirar a mi mejor amigo en un maldito precipicio!
Sana çok daha iyi bir eş alalım.
Vamos a conseguirte un mejor partido.
Kaybetmek, nasıl daha iyi oynayacağımı öğretir.
Perder me enseña a jugar mejor.
Kadınlarla aran daha iyi sanırım.
- Eres más de mujeres, considero.
Bu sefer daha iyi bir başlangıç yapalım.
Intentemos una mejor presentación esta vez.
Daha iyi bir fikrin var mı?
¿ Tienes alguna idea mejor?
Daha iyi bir cevap almalıyım senden.
Voy a necesitar más que eso.
Çünkü bana bir daha öyle bakabilirsen iyi olacağımı düşünüyorum.
Porque siento que si logro que me mires así de nuevo... Estaré bien.
Daha iyi bir insan olmak mı istiyorsun?
¿ Quieres ser una mejor persona?
Daha iyi olmamıştım.
Estoy como nunca.
Böyle daha iyi olmadı mı?
¿ No es mejor así?
- Tamam, daha iyi yapacağım.
- Trabajaré en ello.
Sanırım bu görevi bıraksam daha iyi olacak.
Creo que debo salirme de esta asignación.
Charles : Daha iyi olanın var mı?
¿ Tienes uno mejor?
Daha iyi bir baba olmalıydım.
Debería haber sido un papá mejor.
Sanırım onu uzaklaştırmak istiyorlar ve belki burası onun için daha iyi olur.
Creo que quieren llevárselo... y quizá esté mejor de vuelta aquí.
Burada kalırsam, bir ABD astronotundan daha iyi olamaz mıyım?
Si me quedo aquí, ¿ no soy mejor que un astronauta de EE. UU.?
Eskiden konuşabilridik ve ben... Seninle olan biteni daha iyi anlardım. Endişeleniyorum...
Solíamos hablar y yo tenía mejor idea de lo que pasaba contigo y me preocupa...
Bunlar bir grubun şarkılarıydı... Sanırım bu grup ergenlik dönemimde olsaydılar hayatım daha bi iyi olurdu.
Son un montón de canciones que en mi opinión habrían mejorado mi vida de haber existido en mi adolescencia.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]