Deli bu translate Spanish
2,828 parallel translation
İstersen bana deli de ama bu sana da tuhaf gelmiyor mu?
Dime que estoy loca. ¿ Esto no te resulta extraño?
Bu deli sikmiş için "kuzu" ne anlama geliyor bilmiyorum.
No sé lo que significa un "cordero" para este gilipollas loco.
Bu işi aldığımızdan beri, Cash deli dana gibi davranıyor.
Desde que tenemos este caso, Cash se ha comportado como un loco.
Ve bu beni deli gibi korkutuyor.
Y me aterroriza.
Kâğıt üzerinde harikalar kim oldukları ve nerede oldukları açısından bu yüzden şikâyet ettikleri zaman deli oluyorum çünkü dünyanın onların etrafında döndüğünü biliyorum.
En teoría, les está yendo genial, sólo porque son quienes son y están donde están, así que cuando se quejan, me vuelve loco, porque yo sé cómo es el mundo a su alrededor.
Bu adam deli ya da kızgın falan değildi.
Este tío no estaba ni loco ni enfadado.
Bu sıkıyor. Elbisen de deli gömleği kadar rahat.
Estos apestan. Y tu vestido es casi tan cómodo cómo una camisa de fuerza.
Neden bu deli hareketlerin?
¿ Qué fueron estos movimientos arriesgados?
Bu beni deli etmişti.
Esto volvía loco.
Annecim, beni bu deli ihtiyarla baş başa mı bırakıyorsun?
Mamá, me estás dejando con esta abuelita loca?
Sadece deli gibi görüneceksin ve bu ülkeyi yönetemeyecek durumda olduğun konusunda beni haklı çıkaracaksın.
Sólo parecerás un loco y probarás mi punto que no estás en condiciones de liderar este país.
Kadınlar bu çocuğa deli gibi atlıyorlar dedin.
Tú dices que las mujeres están apuntándose como locas por este chico.
Sırf deli bir kadını sevdi diye, bütün hayatını, karısının ve bebeğinin ölümünün üzüntüsüyle geçirecek. Eğer gerçekten onu tutuklamam gerektiğini düşünüyorsan bu olaya adamdan daha çok üzülüyor olduğunu düşünmeye başlayacağım.
Tiene que vivir con el hecho de que ha perdido a su mujer y a su bebé porque se relacionó con esa putita chiflada así que si piensas que debería arrestarlo, honestamente, Rachel me tienta decir que eso dice más sobre ti que sobre él.
Bu kadınlar deli!
¡ Estas mujeres están locas!
Bu herif beni deli ediyor amına koyayım!
Bueno, este tío me está volviendo jodidamente loco, ¿ vale?
Bu kadın bir deli.
Hombre, esa mujer está loca.
Ne kadar kaçık ve deli varsa bu tür şeylerde ortaya çıkıyor.
Todos los chiflados y lunáticos van a esta cosa.
Umarım gerçeksindir, Marlene çünkü gerçeksen bu deli olmadığım anlamına gelir. Bu çok iyi olur çünkü şu an pek çok kişi için aklımın başımda olması gerekiyor.
Espero que al menos seas real, Marlene, porque si eres real significa que al menos no estoy loco y eso es bueno, porque tengo un montón de gente por la que necesito estar cuerdo ahora.
Bu adam deli.
Él es muy loco.
- Bu kadın deli.
- Señora, escu...
Broyles bu iş için beni istemedi. Charlie de deli olduğumu düşünüyor.
Broyles no quería que lo hiciera en un primer lugar, y Charlie piensa que estoy loca.
Demek istediğim şey. ♪ Deli gibi davrandığım için özür dilerim ♪ Eğer bu hikayeyi bize önceden anlatsaydın,
Lo que trato de decir es Bueno, si solo nos hubieras contado esa historia mucho antes, no hubiéramos pensado que eras una zorra.
- Bu çok deli.
- Eso es una locura.
Reg, oğlun, Bu dava için deli oluyorum.
Reg, hijo mío, este caso me tiene loco.
Yani, kendimi bu saçmalığa soktuğum için burada deli olduğunu bildiğim tek kişi benim.
Así que la única persona que sé que está loca soy yo por dejar que me liarais en este disparate.
Orta yaşlı bir kadını elde etmeye uğraşıyorum ama direniyor ve deli ediyor ki bu çok ironik çünkü kendisi deli doktoru.
Estoy intentando acostarme con una mujer mayor, ha estado resistiéndose, y me está volviendo loco, lo cual es irónico porque es psiquiatra.
Affedersin. Bu burun kılı beni deli ediyordu!
Lo siento. ¡ Pero este vello de la nariz me estaba volviendo loca!
Bir sürü sırrı varmış, bu beni deli ediyor.
Tenía tantos secretos y me los ocultó.
Biliyorum zaten. Bu iş beni deli edecek.
No necesito hacerlo.
Tabi eğer Polonya'ca deli demek bu değilse, sayıImaz.
A menos que sea polaco para locos, supongo que eso no es una palabra.
Normalde bu kadar deli değilim.
Normalmente no estoy tan loca.
Sanki bin yıl yaşayacakmışım gibi hissediyorum çünkü seni bir kere bile düşünmek o kadar uzun sürecek. Bu yüzden sana deli oluyorum, Pamela.
Siento que voy a vivir mil años... porque es lo que va a durarme... un único pensamiento, que es lo loco que estoy por ti, Pamela.
Nasıl bu deli gömleği ile yürüyebiliyor anlamıyorum.
Digo, como es que anda por ahí en campera con mangas removibles, me supera.
Bu deli hayranla mı?
! ¡ ¿ Supefan 99? !
Bu beni deli ediyor.
Me volvió loca.
Bu gerçekten deli. Eger gitmek istiyorsan, çabuk git! Saat neredeyse 8 oldu.
Tendrías que haberme dicho que si vas a venir.
Bu dünyada ne kadar çok deli kadın var.
Me alegro de oír eso.
İnsanlardan buna inanmalarını istemen çok büyük bir olay ama bu dünyada çok fazla deli şey var.
Es mucho pedirle a alguien que la crea. Pero en este mundo hay muchas locuras.
Yo, işte bu deli saçması çünkü ben gerçekten lanetliyim.
Mira, ahora hablas como loca porque yo estoy absolutamente maldita.
Deli gibi bu işe burnunu sokuyor olmalıydın. Daha fazla tutamıyorum.
Deberías estar entrometiéndote como una loca ahora.
Tabii, bu tamamen Cynthia Hamilton'un aşık mı deli mi olduğuna bağlı.
Depende si Cynthia Hamilton estaba enamorada... o loca.
Bu adam bir deli, ve bu arada, bir keş.
Ese hombre es un lunático, y por cierto, un yonqui.
Bu adam deli.
Este tío está loco.
Bu çocuğa deli olmuştu.
Está completamente loca por este.
Bu adam depresyonda mı deli mi tehlikeli mi bilmiyorum.
Mira, no sé si este tipo es depresivo, transtornado o peligroso.
Bu dediklerinin hepsini yapardım ama bu cadaloz tam bir deli.
Bueno, podría hacer todo eso y tener, pero esa zorra está loca.
Bu beni deli ediyor.
- Eso me saca de quicio.
Bu şekilde, deli savunması elde etmek için zamanın olur.
De esa manera, aún puedes alegar insania.
Bu, deli oldugum anlamina mi geliyor?
¿ Eso significa que estoy loca?
Bu adam deli.
Ese tipo está loco.
Bu yer beni deli ediyor.
Ir a la oficina es una lucha.