Delirmiş bu translate Spanish
300 parallel translation
Delirmiş bu.
¡ Qué tonto!
Delirmiş bu!
Él está loco.!
- Delirmiş bu adam!
- Estáis loco!
Delirmiş bu!
- Está loca.
Delirmiş bu.
Está loco.
Delirmiş bu!
¡ Como una cabra!
Delirmiş bu!
¡ Está loco!
Delirmiş bu.
Se volvió completamente loco.
Delirmiş bu kadın!
¡ Espera, no lo hagas!
Victor, delirmiş bu kız! Bir... Şeyle gidemez...
Víctor, ¿ vas a permitir que se vaya con un... un...
- Delirmiş bu.
- Está loco.
Delirmiş bu, burnunu karıştırır gülümser, ağlar, herşeye karışır.
Urgando su nariz Empuja su lengüeta en todo.
- Delirmiş bu adamlar.
- ¡ están locos!
Delirmiş bu.
Está chalado.
Delirmiş bu!
¡ Está loca!
Bu adam delirmiş.
Ese hombre está loco.
Bana bu işleri üç sente yaptırabileceğinizi sanıyorsanız - delirmiş olmalısınız.
Amigo, si cree que nos van a pagar eso por tantas horas trabajando es que está usted como una cabra.
Delirmiş olmalıyım. Ya da bütün bu insanlar kaçık.
O estoy loco o esta gente ha perdido el juicio.
McLyntock! Delirmiş mi bu?
- ¿ Está loco?
Bu havada çocuklarını kampa gönderen anne baba delirmiş olmalı. Henüz havalar ısınmadı bile.
Los padres están locos si dejan ir de acampada a sus hijos... cuando aún no hace calor.
Bu adam delirmiş.
Éste está loco.
Binbaşı, bu talim programını kim yazdıysa delirmiş.
¡ El que planeó el adiestramiento está loco!
Ne o Hank, bu delirmiş galiba?
¿ Se ha vuelto loco, Hank?
Komiserim, bu kız delirmiş!
- ¿ Está loca? Está loca.
Yüzbaşı, bu adam delirmiş!
¡ Este hombre está loco!
Bu çocuk delirmiş!
¡ Este chico está loco!
Bu küçük aptal delirmiş, değil mi?
Qué pequeño cochino, ¿ verdad?
-... hala konuşabilirim - Bu adam delirmiş.
- Este hombre está loco.
Bu adam delirmiş.
Se ha vuelto loco.
Bunlar delirmiş. İstediğin bu mu, elbisenin parçalamaları?
Están locos. ¿ Esto es lo que quieres, que te arranquen la ropa?
Yardım et! Bu herif delirmiş! Çıkar beni.
¡ Socorro, quiero salir, quiere matarme, tiene piojos, me está insultando!
Bu şekilde bir gösteri için delirmiş olmalısın.
Debe de estar loco para intentar algo así.
Bu delirmiş.
Tiene huevos, ¿ eh?
Tamam, delirmiş diyelim, ne yapabilirim bu konuda?
De acuerdo, así que está loco. ¿ Qué puedo hacer?
O adam delirmiş, onun bu deliliğinden en çok çekenler de... çocuklar.
Que el mundo está loco, y que la gente más perjudicada por esta locura son...
Sanki o delirmiş gibi konuşuyorsun. O dahi biri değil ama işin gerçeği, Turner beyazları öldürüyor ve bu sadece bir hikaye değil.
No es que sea muy lista pero Turner está matando blancos.
- Bu arı delirmiş!
¡ Es una abeja enloquecida!
Bu herifler delirmiş!
¡ Esos tipos están locos!
- Lanet olsun, delirmiş bu herif!
¡ Maldita sea... Ayúdame! ¡ Está loco!
Delirmiş herhalde bu.
¡ Está loca, histérica!
Kendi kendime, "Bu kızın hayatımdan çıkmasına izin verirsem delirmiş olmalıyım." dedim.
Me dije a mí mismo : "Estaría loco si dejase escapar a esta chica".
Aslında bir hafta önce, bu işi yapacağımı biri söyleseydi, delirmiş olduğunu düşünürdüm.
Si me dijeran hace una semana que iba a ser camarera, les diría que estaban locos.
Bu bana Brooklyn Botanik Bahçelerinin bir bölümünü anımsatıyor. Hani içinde şu her şeyi yiyen delirmiş bitkilerin olduğu.
Esto me recuerda la sección del Jardín Botánico de Brooklyn... donde tienen esas plantas raras que comen cosas.
- Bu adam delirmiş olmalı.
- ¡ Estás loco! ¡ Eres un imbécil...!
Bu kız delirmiş olmalı.
Hay que estar loco.
Bu kız delirmiş.
¡ Está loca!
- Bu kadın delirmiş.
- Está loca.
- Bu sürtük delirmiş.
- Dios, la perra está chiflada.
Dostum, bu şişlikler acıdığı sürece hiçbir yere yürümem. Delirmiş olmalısın.
No voy a caminar a ningún lado con estos juanetes.
Delirmiş bu.
Traigan alguno de su familia para que se lo lleve. Está loco.
Tanrım, bu gece burada olmak için delirmiş olmalıyım.
Dios mío, vivir contigo debe de ser una locura.