Diyor translate Spanish
24,915 parallel translation
Jaguar gibi yap onu, içimden bir his bu bebek mırlayacak diyor.
Que sea un jaguar porque tengo la sensacion de que este bebe va a rugirrrr.
Tam olarak kim diyor bunları?
¿ Quién dice eso exactamente?
Salt çoğunluk anlaşmayı onaylayıp evet diyor.
Una mayoría simple ratifica el acuerdo. ¿ Todos a favor?
Parmağımı oradaki hatunun götüne sokuyorum. Bana dönüp diyor ki "sen şu başkan adayı değil misin?"
meti mi dedo en el ano de una nena ella giro y dijo
Re / Code, Reid Hoffman olabilir diyor.
Re / Code dice que podría ser Reid Hoffman.
Bize sıradaki Clincke diyor.
Dice que somos la próxima Clinkle.
Şeytan diyor ki bu kadar sorun çıkardığı için gidip o kokarcaya haddini bildir.
Estoy considerando ir y darle su merecido a ese zorrillo por empezar esto.
Niye herkes BoJack'in öldürüyor diyor, öğrenmek istedik.
Queríamos saber por qué todos decían que BoJack mataba.
Her sabah biri kapımı çalıp "Al şu çöpü benim yerime at." diyor.
Cada mañana, alguien toca la puerta y dice : "Tira esta basura por mí".
Ne olursa olsun Alejandro o yağmur yapımcısı değil, diyor.
Lo que sea que Alejandro diga, no es el dios de la lluvia.
Queefburglar69 diyor ki
PedoVaginal69 dice :
- Bana öyle gelmiyor ama herkes öyle diyor.
Yo no lo veo, pero los demás sí.
Betanın harika olduğunu duyduğunu söylüyor. Bakabilir miyim diyor.
Dice : "Dicen que la beta es genial. ¿ Puedo verla?".
Ethan ve at, Julia'ya paten giydiriyor Julia ağlayarak çıkıyor ve at "İyi gitti." diyor.
Ethan y el caballo ayudan a Julia a ponerse los patines, sale de la habitación llorando y el caballo dice : "Eso salió bien".
Bazı insanlar size, yeni tek boynuzlu at diyor.
Algunos los llaman "el próximo unicornio".
Telefonumda ve iPad'imde olduğunu söylüyor. Ama hafızaya baktığımda sıfır kilobayt kullanıldı diyor.
Dice que están en mi teléfono, en el iPad, pero cuando vi la memoria, decía "cero K usados" ;
Sıfır kilobayt kullanıldı diyor.
Dice "cero K usados" ;
Shahir ne diyor?
¿ Qué dice Shahir?
Bart da bana Homer diyor..
Bart me llama Homer.
O yabancı ki The New York Times ona "büyüleyici bir durum" diyor.
Un completo extraño al quien el The New York Times llama "una presencia encantadora".
Bunda kedi tostunu yiyor diyor.
Este dice que el gato se está comiendo su tostada.
Evetçi kız, Güney Kutbu şakama hayır mı diyor?
¿ La chica positiva le está diciendo que no a mi humor del Polo Sur?
En azından kasaba halkından bazıları öyle diyor gibi görünüyor.
O eso parece que dicen algunos residentes locales.
Aldığı mesaj ona diyor ki, şimdi yerine yeni bir lider koyma vakti.
Le dicen que es momento de poner un nuevo líder en su lugar.
Kim böyle diyor biliyor musun?
¿ Sabes quién te llamó así? Superman.
Kazancının yarısını bana vereceksin diyor. Maskeyi taktığın sürece.
Dice que me pagarás la mitad de lo que ganes durante todo el tiempo en que la uses.
- O'na Millie diyor.
- La llama "Millie".
Halk buna boğan melek diyor.
La gente lo llama estrangular ángel.
- Winston'a öyle diyor.
- Así es como llama a Winston.
Şu yazıda ne diyor?
¿ Qué dice allí?
Schmidt diyor ki, "Time Warp'a hakaret ediyorlar hakaret!" ve kapattı.
Schmidt me ha dicho, "Están profanando el Time Warp. ¡ Profanándolo!" Y después ha colgado.
Sıvı sabuna "sıkı sabun" diyor.
Llama al gel de manos "miel de manos".
Bırak! DNA'ya "D ve A" diyor.
Llama al ADN "A y N".
Bir şey olmadığından değil, daha çok olmaya başlıyor yarı yola kadar sıkıntı yok, ondan sonra birden "Yok, ben gidip yatayım" diyor.
No es como si pasara algo, es más como que empieza a pasar, llega a mitad del camino y... "No, me voy de vuelta a la cama"
Bak not bir erkeğin hatası diyor.
Mirad, la nota dice esto es "su" culpa.
Kim Charles bir sahtekar ve tüm hikayeyi uydurdu diyor.
Dice que Kim Charles era una farsante, que se inventó toda la historia.
Adamım bu işe el atacak biri varsa bu işte kazanılacak çok para var diyor.
My contacto dice que hay mucho dinero por hacer. Para las que tengáis ganas de, como decirlo... Pringarse las manos.
- Talimatları okudum, uyandırmayın diyor.
Leí las instrucciones. Dicen que no.
Çoğu insan ona "yağmur" diyor...
La mayoría de la gente lo llama "lluvia".
Zaman, Titan diye bir yer yok diyor.
Zeit dice que Titan no existe.
"Aktive etmek için sallayın," diyor ama soğuduğu falan yok.
Dice : "Agitar para activar", pero no se enfría.
Neyse, köprüdeyken büyükbaba diyor ki "Sana bir soru soracağım..."
De todas maneras, están en el puente, y el abuelo dice,
Kim diyor?
¿ Quién lo dice?
Fransız Şatosu diyor.
La casa del Chateau Francés.
Diyor ki ; ya gelecek ay evlenip onunla Amerika'ya gidecekmişim.
Dijo o nos casamos el mes que viene... Y me traslado a EE.UU con él.
Medya sana Kaos Katili diyor.
La prensa te llama del Asesino del Caos.
Diğer yandan karaciğerim uğurlar olsun diyor.
Pero mi hígado dice : "Que te vaya bien".
Evet. Doktorlar bir kaç saate soruları yanıtlayabilir diyor.
Los médicos han dicho que podría estar listo para ser interrogado en unas horas.
Erlich doğru diyor olabilir.
En realidad, no. Erlich tiene razón.
Ne diyor?
¿ Qué dice?
- Kafandaki sesler mi diyor bunları?
¿ Eso es lo que te dicen las voces de tu cabeza?
diyorsun 241
diyorum 468
diyorsunuz 82
diyorum sana 34
diyorum ki 259
diyorlar 355
diyor ki 279
diyorsun ki 51
diyorlar ki 68
diyoruz 105
diyorum 468
diyorsunuz 82
diyorum sana 34
diyorum ki 259
diyorlar 355
diyor ki 279
diyorsun ki 51
diyorlar ki 68
diyoruz 105