English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ D ] / Dort

Dort translate Spanish

51,530 parallel translation
Kahrolası dört göz!
¡ Maldito'cuatro ojos'!
Geçen üç haftadır, dört topluluğa bedava yemek dağıtıyoruz.
Desde las últimas tres semanas, hemos estado distribuyendo comidas gratis a cuatro colonias.
Dört göz burada.
El'cuatro ojos'está aquí.
- Dört gözü öldürün!
- ¡ Maten al'cuatro ojos'!
Bir daha bana dört göz deme!
¡ Nunca me llames'cuatro ojos'!
Dört.
Cuatro.
Dört defa düşük yaptım.
Tuve cuatro abortos.
- Dört.
- Cuatro meses.
- Neredeyse dört, ikiside.
- Casi cuatro las dos.
Dört yıl önce.
Ya hace cuatro años.
On, dokuz, sekiz, yedi, altı, beş, dört, üç...
10, 9, 8... 7, 6, 5, 4, 3...
İstendiği gibi dört çeker, zırhlı.
Tracción en todas las ruedas, según lo solicitado, con blindaje duro.
Dört dakikadır yoktum.
Sólo me he ido por cuatro minutos.
Hayatının son yılında James Moriarty dört siyasi suikaste 70 çeşitli soyguna ve Kuzey Kore'de bir kimyasal silah fabrikası da dahil olan terörist saldırılara dahil olmuş ve sonrasında hala kayıp olan Borgia Ailesi'nin Siyah İncisi'ni bulmakla ilgilenmişti.
En el último año de su vida, James Moriarty estuvo envuelto en cuatro muertes políticas, más de setenta robos variados y ataques terroristas, Incluida una fábrica de armas químicas en Corea del Norte, y más tarde mostro algún interés en rastrear la Perla Negra de los Borgias, la cual sigue perdida, por cierto, en caso de que sientas que quieres hacer algo práctico.
Son dört yıldır çok gizli bir görevde, karınız olarak sadece dairenizin karşısındaki Amerika büyükelçiliğine yaklaşmaya çalışıyor.
Ha estado operando de encubierta durante los últimos cuatro años como tu esposa, sólo por una razón, para acercarse a la Embajada Americana, cruzando la calle en donde vives.
Dört kişiydik, dört ajan.
Éramos cuatro de nosotros, agentes.
Yani, dört yılın boyunca işimizin en iyisiydik.
Quiero decir, estuvimos al tope de nuestro juego por años.
Tek sahip olduğum dört yıllık iyi davranış.
Todo lo que conseguí fue 4 años de buen comportamiento.
Dört gün Max.
Cuatro días Max.
Bir gün işe diye gitti... ben dört yaşımdaydım, Scotty de altı.
Un día ella fue al trabajo, cuando tenía alrededor de cuatro años... y Scotty seis años.
Dört yaşındaki bir çocuk için güzel bir durum.
Eso tuvo que ser bastante duro para una niña de cuatro años.
Neden dört gözle ona bakman gerekiyor dediğimi?
Ves de lo que estoy hablando, ¿ sobre las manos ocupadas?
Dünyanın dört bir yanından insanlar geliyor.
Aquí viene gente de todo el mundo.
Gözünüzü dört açın, kimsenin etrafta olmadığından emin olun.
- Asegúrate que nadie se acerque.
Bir, iki, üç, dört...
Uno, dos, tres, cuatro...
Bir, iki, üç, dört, beş.
Uno, dos, tres, cuatro, cinco.
Böyle olunca iyi hissediyorum çünkü her şey dört dörtlükken bir şeyi yakalıyorsun.
Se siente bien porque estás captando algo... donde, todo es genial.
Bilmem. Üç, dört tane.
No lo sé, tres, cuatro.
Dört kilometre batıda. En yüksek zirve. NA 3-0-0.
Estoy a 4 km al oeste, en la cumbre más alta Noviembre Alfa 3, 0, 0.
Tetikte olun ve gözünüzü dört açın.
Presten atención. Manténganse alertas.
Gözlerinizi dört açın.
Manténganse alertas.
Şimdi her yaz şehrin dört köşesinde oynadığımız küçük bir turnuva düzenleniyor.
Ahora, todos los veranos hay un torneo... que jugamos los 4 distritos de la ciudad.
Dört erkek ve bir kadın buldun.
Encontraste cuatro hombres y una mujer.
- Dört yıldır.
- Cuatro años.
- Dört yıl.
- Cuatro años.
Dört yıl!
¡ Cuatro años!
Eğer dozu dört ya da beş katı arttırırsan toksik şok bir saate beni götürür.
Si aumentaras la dosis cuatro o cinco veces, el choque tóxico debería acabar conmigo en una hora, aproximadamente.
Normal rutinini düşünürsek, sanırım dört dakikası daha var.
Con sus labores habituales. Le quedarán dos minutos.
Dört...
Cuatro...
Dört ayak.
¡ En cuatro patas!
Dünyanın dört bir yanına Sonsuzluk Yavrularını gönderdiğimde... o kadar sevimli olacaklar ki...
Cuando lance mis Cachorros Eternos en cada rincón del mundo... serán tan adorables...
Evrenin dört bir yanında.
Por todo el universo.
Bayan Elliot hayatınızın dört yılını Mars'ta yaşam için feda etmek nasıl bir duygu?
¿ cómo se siente sacrificar? ¿ Los próximos cuatro años de su vida en Marte?
Son on, dokuz, sekiz... yedi, altı, beş, dört... üç, iki, bir, sıfır.
T menos diez, nueve, ocho... siete, seis, cinco, cuatro... tres, dos, uno, cero.
Bu dört ambulanstan biri. Haydi.
Es una de cuatro ambulancias. ¡ Vamos!
Dört yaşındayken Tulsa Oklahoma çocuk hizmetlerine bırakılmış.
La dejaron en el Servicio Infantil de Bienestar Social... de Tulsa Oklahoma, cuando tenía 4 años de edad.
Bu yüzden seninle konuşmak için matematik dersini dört gözle beklerdim.
Así que lo que yo buscaba en Cálculo era... el poder hablar contigo. ¡ Así que vete!
Son dört saattir bana bakıyorsun ve bu kesinlikle beni korkutmaya başladı.
Porque definitivamente me has estado viendo... durante las últimas cuatro horas, y está empezando a asustarme.
Dört yaşından beri.
Desde sus cuatro años.
" Kendi ailesi ve dört genci daha öldürmekle suçlanan bir ergen.
" Acusan a un adolescente de asesinar a su familia y a cuatro jóvenes.
Bill geçtiğimiz üç veya dört günde yaptıklarını anlatabilir misin?
Bill... ¿ Puedes decirme en dónde estuviste los últimos tres o cuatro días?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]