English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ D ] / Dört beş

Dört beş translate Spanish

3,966 parallel translation
- Ne zaman ayrıldılar? - Dört beş dakika önce. Bana kameraları ve alarmı kapattırdılar, etrafı temizleyip çıktılar.
hace cuatro o cinco minutos han desabilitado la vigilancia y la alarma se llevaron todo y partieron
Bir, iki üç, dört beş. - Bir...
Uno, dos tres, cuatro cinco.
dört beş faktör düşecek.
Entre una cuarta y una quinta parte.
Dört beş yıl önce Frankfurt Kitap Fuarı'nda çok heyecanlı bir şekilde tanıtmıştı.
Me gusta mucho Julia Schütz. Fue presentada como una sensación... en la Feria del Libro en Frankfurt, hace cuatro o cinco años.
Bir, iki, üç, dört beş, altı, yedi, sekiz.
Uno, dos, tres, cuatro, cinco, seis, siete, ocho.
Bir, iki, üç, dört beş, altı, yedi, seks.. ... dokuz.
Uno, dos, tres, cuatro, cinco, "seixo", siete, ocho, nueve.
Beş... Dört... Üç...
Cinco... cuatro... tres... dos... uno.
Beş,... dört,... üç, ... iki,... bir.
Cinco, cuatro, tres, dos, uno.
Şanslı sayıların, dört, sekiz, on beş- -
Tus números de la suerte son cuatro, ocho, 15 y...
Şu an üç milyon beş yüz bin dört yüz beş kişinin Elit hakkında internette yazdıkları yorumları inceliyoruz.
Aunque actualmente procesamos 3500405 visitas a Internet sobre la Élite.
- Dört beş dakika önce.
Cuatro o cinco minutos.
Beş, dört, üç, iki, bir.
Cinco, cuatro, tres, dos, uno.
- Saniyede dört ya da beş kare.
- Cuatro fotogramas por segundo, o cinco.
Tetikçi beş kere ateş etmiş, onu dört kere vurmuş.
Le dispararon cinco veces, le dieron cuatro.
Bakın - bir, iki, üç, dört, beş, halbuki yengeçlerin normalde sadece dört çift.
Mira - uno, dos, tres, cuatro, cinco, mientras que los cangrejos normales sólo tienen cuatro.
Dört, beş?
¿ Cuatro, cinco?
Beş saniye sonra yayındayız. Dört, üç...
Empezamos en cinco, cuatro, tres...
Son beş, dört...
Cinco, cuatro...
İki, üç, dört, beş ve hatta altı gezegenli. Tümü de aynı yıldızın etrafında yörüngede dönüyorlar.
dos, tres, cuatro, cinco e incluso seis planetas, todos ellos orbitando la misma estrella.
Bu anlaşma beş saniye içinde masadan kalkacak. Beş, dört. 3. 2.
Este acuerdo se auto destruirá en cinco, cuatro, tres, dos...
Dört, beş saat içinde bırakmalısın.
Dentro de cuatro o cinco horas.
Bay Tanaka, şirketiniz bu olayı önce seviye dört sonrada seviye beş bildirdi.
Señor Tanaka, su compañía lo tenía clasificado como nivel cuatro luego lo ajustó a nivel cinco.
CIA, dört, beş yaşındaki çocukları öldürdüklerini söylüyor Liv.
Los informes de la CIA hablan de niños pequeños, de cuatro o cinco años.
10, dokuz, sekiz,... yedi, altı beş, dört, üç İki, bir...
Diez, nueve, ocho, siete, seis,... cinco, cuatro, tres, dos, uno...
Orada, bir, iki, üç, dört, bes, alti, yedi tane var.
Uno, dos, tres, cuatro, cinco, seis, siete en esa fila de allí.
Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on, on bir, on iki, on üç. ♪ You're breaking my heart ♪ Seni seviyorum, Nerissa.
Uno, dos, tres, cuatro, cinco, seis, siete, ocho, nueve, diez, once, doce, trece.
On, dokuz, sekiz, yedi, altı beş, dört, üç...
Salimos en diez, nueve, ocho, siete, seis, - cinco, cuatro, tres... - Miren, lo siento.
Bir, iki, üç, dört, beş.
1, 2, 3, 4, 5.
İki, üç, dört- - Beş tane çıkış saydım.
Dos, tres, cuatro... He contado cinco salidas.
Beş çıkış var, dört çift de göz.
Tienes cinco salidas, cuatro pares de ojos.
- Bir gecede 1,200 dolar haftada beş gün... bir ayda dört hafta.
1.200 dólares la noche cinco días a la semana... cuatro semanas en un mes.
On, dokuz, sekiz, yedi, altı, beş dört, üç, iki, bir.
Diez, nueve, ocho, siete, seis, cinco, cuatro, tres, dos, uno.
Bir saniye, iki saniye, üç, dört, beş altı, yedi otuz dokuz, kırk, kırk bir kırk üç altmış dokuz, yetmiş, yetmiş bir, yetmiş iki yetmiş üç, yetmiş dört, yetmiş beş.
1 segundo, 2 segundos... 3, 4, 5... 6, 7... 39, 40, 41... 43... 69, 70, 71, 72... 73, 74, 75...
Çarpışmaya beş saniye, dört üç, iki...
Impacto en cinco, cuatro... tres, dos...
Dört, beş, altı, yedi.
Cuatro, cinco, seis, siete.
Beş... Dört. Üç.
En cinco... cuatro... tres... dos...
10 saniye... Beş... Dört...
10 segundos... cinco... cuatro... dos... uno.
Dört, iki, bir, beş...
Cuatro, dos, uno, cinco...
Dört mü? Neredeyse beş yıl.
Casi cinco años.
Dört, beş saat civarı sürer. Siz de aynı zamanda odada olacaksınız.
Dura cuatro, cinco horas, y estará en la sala todo el tiempo.
Dört, beş saat dediniz?
¿ De cuatro a cinco horas?
Dört karı, beş boşanma, altı şef, üç ortak ve umduğumdan uzun yaşayan iki muhabbet kuşundan sonra bir başka uzun ve mutsuz ilişkiye daha zorlanmak istemiyorum.
Después de cuatro esposas, cinco divorcios, seis jefes tres compañeros y dos periquitos que viven más de lo que esperaba que lo hicieran no quiero ser forzado a tener otra relación infeliz de largo plazo.
Üç. Dört. Beş.
Uno, dos, rodilla tres, rodilla 4, espalda cinco, abrazo seis, al frente siete, ocho.
Ben dört, beş sene sonrasını düşünüyorum.
Estoy pensando cuatro o cinco años hacia adelante.
SEKİZ SAAT SONRA - Üç-bin, dört-bin, beş-bin, altı-bin, yedi-bin, sekiz-bin, dokuz-bin, on-bin.
Tres mississipis, cuatro mississipis, cinco mississipis, seis mississipis, siete mississipis, ocho mississipis, nueve mississipis, diez mississipis.
Ameliyat ekibi beş sünger vermişler, ama yalnızca dört tane geri almışlar.
El equipo quirúrgico registró cinco esponjas, Pero sólo verificó cuatro.
Dört milyon, dokuz yüz doksan dokuz, beş milyon...
Cuatro millones, 900, 99, cinco millones...
Yetenekli bir cadının doğuştan gelen dört, hatta beş yeteneğinin kız filizlenmeye başlarken kendini göstermesi alışılmadık bir durum değildir.
No es inusual para una bruja con talento el manifestar cuatro, o incluso cinco dones innatos una vez que empieza a florecer.
Dört, beş, altı, yedi.
Reúnete conmigo "akí".
Dört, bes veren?
Cuatro. Vamos a por cinco.
Beş, dört, üç, iki, bir! Hop, yirmi dört saat doldu.
¡ Cinco, cuatro, tres, dos, uno!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]