Hasta görünüyorsun translate Spanish
125 parallel translation
- Hasta görünüyorsun.
- Pareces enferma.
Sen de hasta görünüyorsun.
Parece enfermo también.
Doğru, hasta görünüyorsun. Ateşin var mı?
Es verdad, pareces enferma. ¿ Tienes fiebre?
Çok hasta görünüyorsun Bay Birnam.
Está Ud. Muy enfermo, Sr. Birnam.
Çok hasta görünüyorsun, ve korkunç derecede zayıfsın.
Luce tan enferma, y está terriblemente delgada.
Hasta görünüyorsun.
Parece enfermo.
Hasta görünüyorsun. Hasta görünmüyor mu?
Pareces enfermo. ¿ A que parece enfermo?
Yine ölesiye hasta görünüyorsun.
Pareces enfermo, como siempre.
Hasta görünüyorsun.
Pareces enfermo.
Hasta görünüyorsun.
Pareces cansada.
Biraz buz getireyim. Biliyor musun, gerçekten hasta görünüyorsun.
No tienes buena cara.
İyi işte, diğerlerinden bile daha hasta görünüyorsun.
Eso es bueno, porque parece más enfermo que los otros. - iPor piedad!
Hasta görünüyorsun Frank.
Haces mala cara.
Hasta görünüyorsun.
Qué caras tan serias.
Hasta görünüyorsun.
Te ves enferma.
- Doktor Jekyll. - Ama, çok hasta görünüyorsun- -
- Dr. Jeckyll, parece enfermo, debería...
Tatlım, biraz hasta görünüyorsun.
Tío, estás verdoso.
Toparlan biraz, hasta görünüyorsun.
¿ Podrías intentar parecer más debilucho?
Biraz hasta görünüyorsun.
Pareces intranquilo.
Hasta görünüyorsun.
¿ Sucede algo? Pareces enferma.
O hasta görünmüyor, sen hasta görünüyorsun.
Él no luce enfermo. Tú eres el enfermo.
Hasta görünüyorsun.
Se ve enfermo.
Hasta görünüyorsun.
Te ves asustado.
Hasta görünüyorsun.
Pareces enferma.
Hasta görünüyorsun Jude.
- Pareces enfermo, Jude.
- Hasta görünüyorsun.
Te ves enfermo.
Solgun ve hasta görünüyorsun.
Te ves algo pálido.
Hasta görünüyorsun.
Estás pálido.
Çok hasta görünüyorsun.
Os veo aspecto de enferma.
- Bilirsin, aslında biraz hasta görünüyorsun.
- Estás un poco pálida.
Buffy, hasta görünüyorsun.
Buffy, pareces enferma.
- Hasta görünüyorsun. Buna üzüldüm.
- Lamento verte tan enferma.
Hasta görünüyorsun.
Se lo ve afiebrado.
Hasta gibi görünüyorsun.
¿ Te miraste? Una verdadera cara de microbio.
Hasta gibi görünüyorsun.
Parece estar enfermo.
Biraz farklı görünüyorsun.
Hasta tú te ves diferente.
Sen hatta benim yaşımda görünüyorsun.
Hasta pareces tener mi edad.
Sorun 400 ya da 420 olman değil ki hâlâ 35 görünüyorsun bu da beni hasta ediyor.
El problema es que aunque tengas 400 ó 420, siempre lucirás de 35. Eso me enferma.
Yemek için yeterince güzel görünüyorsun.
Hasta entran ganas de comerte.
Hasta ve bitkin görünüyorsun.
Tienes muy mal aspecto.
Selam, bence harika görünüyorsun.
Eres verdaderamente sensacional. Hasta pronto.
Daha da güzel görünüyorsun.
Luces hasta más hermosa.
Hasta gibi görünüyorsun.
Tienes cara de estar malo.
Korkunç görünüyorsun, hasta mısın?
- ¿ Estás enfermo?
Farklı görünüyorsun, hatta bazen gülümsüyorsun bile.
Estás diferente. Hasta sonríes a veces.
- Berbat görünüyorsun. Hasta mısın?
- ¿ Estás enferma?
Ayağın ağzında sıkışmışken iyi görünüyorsun.
Sigue. Te ves muy bien metiendo la pata hasta el fondo.
Hatta farklı görünüyorsun.
Hasta te ves diferente.
O küçük hasta önlüğü içinde çok seksi görünüyorsun.
Estás muy sexy con ese traje de noche.
Çok mutlu görünüyorsun.
Quiero decir - - hasta pareces... feliz.
Hasta biri için şaşırtıcı derecede sağlıklı ve giyinik görünüyorsun.
Para estar enferma, te veo sorprendentemente fuerte y muy bien vestida.
görünüyorsun 16
hasta 212
hastayım 158
hastane 65
hastaneye 39
hasta mısın 277
hastaydı 31
hastanede 84
hastalık 59
hastaydım 46
hasta 212
hastayım 158
hastane 65
hastaneye 39
hasta mısın 277
hastaydı 31
hastanede 84
hastalık 59
hastaydım 46
hastasın 78
hastalar 23
hasta o 16
hastalandı 24
hasta mı 113
hasta değilsin 19
hastane mi 26
hastalıkta ve sağlıkta 40
hastasın sen 46
hasta olacaksın 20
hastalar 23
hasta o 16
hastalandı 24
hasta mı 113
hasta değilsin 19
hastane mi 26
hastalıkta ve sağlıkta 40
hastasın sen 46
hasta olacaksın 20