English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ H ] / Hoşuma gitti

Hoşuma gitti translate Spanish

5,579 parallel translation
Sevdim bunu, hoşuma gitti işini biliyorsun genç.
Eso me gusta. Quieres ganar dinero.
Marie ve benim çok hoşuma gitti.
¡ A Marie y a mí nos encanta!
Hoşuma gitti bak.
Me gusta.
Tadın aynı bok gibi. Ama hoşuma gitti! Hap aldın mı?
Sabes a mierda pero me encanta.
Beni yargılama lütfen ama çok hoşuma gitti.
Por favor, no me juzgues, pero realmente disfruté eso.
Gördüğüm hoşuma gitti.
Me gusta lo que veo.
Evet. Bu azim hoşuma gitti.
Sí, me gusta ese entusiasmo.
Seks sonrası rol yapma diye bir şey duymamıştım ama hoşuma gitti.
No sabía que existía la actuación post-sexo, pero me gusta.
Frank ile başa çıkma şekliniz hoşuma gitti.
Me gusta tu forma de tratar a Frank.
Alçak gönüllülüğün hoşuma gitti, çok güzel.
Me encanta esa humildad, es buena.
- Hoşuma gitti.
Eso me gusta.
- Hoşuma gitti.
Me gusta.
Benim hoşuma gitti.
Me gustó.
Süper sayılmaz ama hoşuma gitti.
Es excesivo, pero me gusta.
Benimde hoşuma gitti.
A mí también me gusta.
Hoşuma gitti.
Me gusta.
- Aslında planı hoşuma gitti.
- En realidad, me gusta su plan.
Zırhın hoşuma gitti.
Me gustas en la armadura.
Ama hoşuma gitti.
Pero me gusta.
Kapı hoşuma gitti.
Me gusta mucho la puerta.
Hoşuma gitti!
Me gusta.
- Hoşuma gitti.
Oh, me encanta.
- Gerçekten hoşuma gitti aslında.
- Me gustó mucho, de hecho.
Bu hoşuma gitti.
Me gusta.
"Cam gibi olan sik" doğaçlaman hoşuma gitti.
Me gusta la improvisación, eso del "pito de vidrio".
Beni tanımaya başlaman hoşuma gitti.
Me gusta que me conozcas.
Benim çok hoşuma gitti.
Realmente lo disfruté.
Hoşuma gitti bu oyun.
¿ Qué más? Me gusta este juego.
Düğünde giyeceğin elbiseyi kendin dikmen çok hoşuma gitti.
Me encanta que te hagas tu propio vestido para la boda.
Çok hoşuma gitti.
Me gusta cómo suena eso.
Bir şeylerin parçası olmak hoşuma gitti.
Como que me gustaba ser parte de algo.
Annenle yaşamak çok mu hoşuma gitti sanıyorsun?
¿ Crees que me gustaba vivir con tu madre?
Bu hoşuma gitti.
El equilibrio del poder.
Onun bana aşık olması hoşuma gitti ve yaşadığımız onca aptalca şeyden sonra kendimi iyi hissettirdi ve adam içime girmek için bir milyon kağıt vermeye razıysa ve o bir milyon dolar yıllar boyu bizi idare edecekse bebeğim, bu kadar büyütülecek ne var ki?
Me gustaba que me quisiera y me hacía sentir bien después de toda la mierda por la que hemos pasado, y si el tío quiere clavármela por un millón de pavos, y ese millón nos mantiene a flote durante los próximos años, cariño, ¿ cuál es el puto problema?
Bunu farketmen hoşuma gitti.
Me encanta que se dio cuenta de que.
Hoşuma gitti.
ME GUSTA ESO.
Hoşuma gitti.
Me gustó.
Hoşuma gitti.
Me gusta como suena.
Kazanmak çok hoşuma gitti.
Me gusta mucho ganar.
Bu plan hoşuma gitti.
Uh, me gusta ese plan.
Arjantin'de politik kriz. Siam'da köleliğin kaldırılması. Bu çok hoşuma gitti.
Crisis política en Argentina, la abolición de la esclavitud en Tailandia...
Buna ne dersin? Oh, hoşuma gitti.
Me gusta.
Yo hayır. hoşuma gitti.
me ha gustado.
Hoşuma gitti.
Me encanta.
Benim hoşuma gitti.
Me agrada.
Hoşuma gitti.
Estoy satisfecha.
Hoşuma da gitti. Geçen sene ve ondan önceki sene de olduğu gibi.
Y la disfruté, al igual que el año pasado y el año anterior a ese.
Hoşuma gitti.
Eso me gusta.
Çok hoşuma gitti.
Me gusta lo que has hecho con él.
Bu hoşuma gitti.
- Eso me gusta.
Hoşuma gitti.
Me gusta mucho.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]