Iki katı translate Spanish
6,025 parallel translation
İki katı mal demek, iki katı personel demek. İki katı açığa çıkma riski demek.
El doble de producto significa el doble de personal, el doble de exposición.
- Her şey iki katı.
- Es doble de todo.
Ama iki katı yükle değil.
Necesito todo lo que puedas enviarme.
Savaşta iki katını verdiğimi bilirim.
Hey, este hijo de puta tomó un potshot en usted?
Bir köpeğin iki katısın- -
Eres el doble de perro....
Eski Stockman'in iki katı kadar.
Dos veces el hombre que Stockman fue.
Bu anlaşmada kaybettiğin ne varsa sana iki katı ödeyeceğim
Cualquier cosa que pierdas en este asunto te reembolsaré el doble de su valor.
Keçinin istediğinin iki katı!
¡ Es el doble de lo que nos cobró la cabra!
Ama sır tutacaksam fiyat iki katına çıkar.
Sin embargo, hacer la vista gorda te costará el doble.
Lakin Netero için Kral'la arasındaki mesafeyi iki katına çıkartmak için fazlasıyla yeterliydi.
Pero fue lo suficientemente violenta para que Netero aumentara la distancia entre el Rey y él.
Onun ağzına bir tane vurursun o kalkıp sana iki katı fazlasını vurur.
Golpeas a ese tipo en los dientes, salta directo hacia atrás... y te empuja el doble de fuerte.
Eğer bu şekilde oynamak istiyorlarsa hardal gazı, o zaman biz de onlara iki katı fazlasıyla karşı saldırı yapacağız iki kat daha fazla.
Si así es como quieren jugar... con gas mostaza, pues iremos a por ellos y se la devolveremos, con el doble de fuerza.
Bu sefer, ya iki katını alacağım ya da hiçbir şey.
Esta vez será doble o nada.
Bu nedenle yalan tespit testlerini iki katına çıkardılar.
Por eso han doblado la cantidad de veces de las pruebas del detector.
Bir böbrek burada 120 bin dolara kadar ve Singapur'da iki katına satılabilir.
Aquí por un riñón se puede llegar a pagar 120.000 dólares y... en Singapur, el doble.
Kelleni ona götürmem için ücretimin iki katını önerdi.
Me ha ofrecido el doble de mi tarifa si le llevo su cabeza.
Sana % 5'i için 200 bin dolar verirken kalkmış bu adama iki katını veriyorsun.
Te pagaré 200 mil dólares por el cinco por ciento ¿ y le cedes a ese hombre el doble de eso a cambio de un sofá?
- Onun en az iki katını hak ediyorum!
¡ Merezco al menos el doble!
- Ofisinin verdiği paranın iki katı.
El doble de lo que su oficina pagó por él.
Bu sayı 4 kişilik bir ailenin milli ortalama gelirinin neredeyse iki katı.
Es casi el doble de la media para una familia de cuatro miembros.
Babanın ortağına söyle, fiyat iki katına çıktı.
Dile a la amiga de tu padre que el precio ha subido.
Telefonda fiyatı iki katına çıkardığını söyleyen adam vardı ya hani?
- ¿ Con qué? ¿ Ese tío que llamó que dijo que el precio se había doblado?
Evet, babanın ortağına artık iki katını ödemesi gerektiğini söylemişti.
Sí. Quería que le dijeras a la socia de tu padre que el precio se había duplicado, ¿ verdad?
Hem de iki katı.
Dos besos.
Genelde sabahları spor salonunda çalışıp duşa girerim ama sanırım bugün iki katı kalori yaktım.
Sabes, normalmente por la mañana hago ejercicio y me ducho en el gimnasio, pero creo que hoy quemé el doble de calorías.
Yarın yeniden gösteri yapıldığında bunun iki katı adam olacak.
Habrá el doble cuando lo hagan de nuevo mañana.
Ağaç Faresi'nin iki katı olan boyutu ile Uçan Tilkiler dünyadaki en büyük yarasalardır.
Los zorros voladores de cuello rojo, que las doblan en tamaño, son los murciélagos más grandes del mundo.
XP motorla çalışan iki katı büyüklükte bilgisayarları var. - Clara? - Sizi görmek çok güzel, Bay Benson.
Tienen una computadora que es el doble de grande que el que tenemos trabajando en el motor para el XP.
- Geçen sefer bunun iki katını vermiştin.
La última vez me diste el doble.
Tamam, ihtiyatlı olduğu söylenebilir. Ama bütçe tahminindeki rakamın iki katını kazanıyorsak, böyle bir bütçe gerçekçi olabilir mi?
Es prudente, ¿ pero es realista, cuando históricamente estamos ingresando dos veces lo que ponemos aquí?
Tuzlu yiyecekleri iki katına çıkar.
Doble el suero salino.
İki katı mal, bu çok fazla.
El doble de producto, esto es enorme.
- İki katı risk diyorum, Tommy.
El doble de puto riesgo, Tommy.
- İki katı mal mı?
- ¿ Doblar la mercancía?
Ülkede nüfus kontrol edilmediğinde nüfus sayısı iki üç katına çıkacak.
Una población sin restricción que se doblará tres veces este siglo.
Elinizdeki tüm adamlardan iki kat fazla çalışırım. Siyah olsun beyaz olsun.
Trabajaré el doble que cualquier hombre que tenga, blanco o negro.
İki katı mı Viktor? Evet iki katı.
¿ El doble, Viktor?
İki katını istiyorum.
Ahora el precio es el doble.
Gerçek, kendi yaşıtımdakilerden iki kat daha hızlı sayabiliyorum.
De hecho, puedo codificar más rápido que los que me doblan la edad.
İki, MI6'e katılmış gibi yapıp, gerçek suçluyu içeriden arayabileceğim.
Dos, planeo fingir lealtad al MI6, así puedo buscar al verdadero culpable desde dentro.
Ve birkaç hafta önce seni de ufak kumarıma karıştırdığım için iki kat üzgünüm.
Y siento también involucrarte en mi juego de hace unas semanas.
İki kat uzağa sürüklenmiş olabilir.
Puede haber sido arrastrada dos veces más lejos.
Neden siz iki bebek bir öğleden sonra hipodromun oradaki restorantta bize katılmıyorsunuz?
Muñecas, ¿ por qué no venís con nosotros alguna tarde al hipódromo?
Kat 17-2, batı tarafındaki merdivenler, iki müdür ve bir tane yaşam kredisi yöneticisi.
Piso 17-2, escaleras oeste, dos directores y un gerente de crédito.
Yemin ediyorum ki iki kat daha düşünceli ve bir o kadar da eğlenceli olacağım.
Lo juro. Seré... el doble de considerado, e igual de divertido.
Bu gece bize katılan iki kişi daha var.
Esta noche tenemos dos nuevos peregrinos entre nosotros.
Mykros'un köprünün ikinci katında ve köprünün her iki ucunda adamları olacaktır.
Mykros tendrá guardias apostados en el nivel superior y en ambos extremos del puente.
Cleveland'la birlikte Quahog'daki her üçayak yarışını kazandık. Mükemmel bir uyum yakalayan tek bacaklı iki adamın katıldığı zaman hariç.
Y yo te digo, Cleveland y yo hemos ganado todas las carreras de tres piernas en Quahog, excepto el tiempo en que esos dos tipos con una sola pierna formaban a la persona perfecta para correr.
Tadı, tutuşmuş sidiğe benzer ama ucuzdur. Hem iki kat daha hızlı sarhoş eder.
Sabe como pis ardiendo, pero es barato.
Boyutlarına göre... Sengi bir çitadan iki kat daha hızlıdır.
En proporción, una de estas musarañas, es el doble de veloz que un guepardo.
İki katı para isteyecek.
Nos cobrará el doble.
iki katı ya da hiç 16
katı 27
katie 297
katia 37
katil 463
katılıyorum 578
katiyen 107
katiller 205
katil o 25
katılmıyorum 104
katı 27
katie 297
katia 37
katil 463
katılıyorum 578
katiyen 107
katiller 205
katil o 25
katılmıyorum 104
katıl bize 24
katil mi 30
katılmak ister misin 24
katılıyor musun 47
katılıyor musunuz 27
katılabilir miyim 22
katılmıyor musun 21
katiller geliyor 20
katır 35
katiyen olmaz 26
katil mi 30
katılmak ister misin 24
katılıyor musun 47
katılıyor musunuz 27
katılabilir miyim 22
katılmıyor musun 21
katiller geliyor 20
katır 35
katiyen olmaz 26
iki kez 99
iki kere 86
iki kart 16
iki kız 24
iki kahve 37
iki kelime 23
iki kişilik 21
iki kişi 60
iki kişiler 16
iki kere 86
iki kart 16
iki kız 24
iki kahve 37
iki kelime 23
iki kişilik 21
iki kişi 60
iki kişiler 16