Neyi translate Spanish
32,028 parallel translation
- Neyi bebeğim? Planını.
- ¿ Qué, querido?
- Tam olarak neyi bildireceksin?
¿ Informarle qué, exactamente?
- Neyi konuşmadı mı?
¿ Hablado de qué?
Neyi?
¿ Decirte qué?
Neyi düşünüp duruyorum, biliyor musun?
¿ Sabes en lo que sigo pensando?
Neyi?
¿ Y qué quiero hacer?
Hastanın neyi var?
¿ Qué tenemos?
Neyi berbat ettin?
Escuchar, lo que más has metido la pata?
şimdi biz tam olarak neyi nasıl yapmıyacağımızı biliyoruz.
Ahora sabemos exactamente lo que no sabíamos.
Sonuçların, dosyaların neyi istersen.
¿ Tus resultados, tus datos, lo que quieras?
- Neyi?
¿ Qué?
- Neyi?
- ¿ El qué?
Neyi bekliyorsunuz serseriler?
¿ Qué esperan, vándalos?
- Neyi yapsaydın?
¿ Hiciste qué?
- Neyi? Emily'den ayrıldığımdan beri onunla konuşmuyordum.
No he hablado con Emily desde que rompimos.
Neyi varmış Pelikan Koyağı'nın?
- ¿ Qué pasa con Cala Pelícano?
- Harvey, yapma... - Neyi tam olarak utanç vericiydi?
Harvey, no... cuál era exactamente tan vergonzoso?
İçeceğin nasıl vanilyalı olduğu neyi değiştirir yahu?
¿ Qué diferencia hay en cómo es el batido de vainilla?
- Neyi var onun?
¿ Qué le pasa?
- Babamın neyi var?
- ¡ ¿ Qué le pasa?
Çok iyi bir asistana benziyor. Neyi gözden kaçırıyorum?
A mí me parece que está al día, así que ¿ qué no estoy viendo?
Ben neyi dilersem anında sahip olurum, yoksa herkes bedelini öder.
Tendré las cosas como las quiero, o pagarán todos.
Neyi duydum mu?
¿ Oír qué?
- Neyi yok ede...
¿ Qué va a destruir...?
Yeni gelen çalışanlarıma da neyi yapıp yapmayacaklarını söylemek gibi bir alışkanlığım yok.
Y no tengo el hábito de decirle a mis nuevos empleados qué pueden hacer o no.
Ne açacakmış? - Eğlence neyi?
- ¿ Construir qué cosa de la risa?
- Neyi?
- ¿ Qué?
Neyi?
¿ Sobre qué?
Neyi?
¿ Hacer qué?
Neyi kanıtlayabileceğinize bakarım ben neye inandığınıza değil.
Me da igual lo que crea. Me importa lo que pueda demostrar, así que demuéstrelo.
Ben neyi dilersem anında sahip olurum, yoksa herkes bedelini öder.
Tendré las cosas como las quiero o pagarán todos.
- Neyi yapmayı?
¿ Hacer qué?
"Risk" derken neyi kastediyorsun?
¿ A qué te refieres con "riesgo"?
Neyi... neyi durduruyosun?
Se acabó, ¿ qué se acabó?
Pekala, iş planına dair başka neyi beğenmedin?
Vale, entonces, ¿ qué más no te ha gustado del plan de negocios?
- Bir dakika, neyi?
- ¿ Qué? - Espera, ¿ un segundo qué?
Shakespeare insan doğasında, bugün de doğru olan neyi gördü?
¿ Qué observó Shakespeare en la naturaleza humana que continúa siendo cierto hoy en día?
Neyi yapmak?
¿ Hacer qué?
Neyi yanlış yorumlamış olabilir?
¿ Que pudo haber malinterpretado?
John Bosworth iş bitirici elemanımız derken. tam olarak neyi kastettin?
Entonces, cuando dices que John Bosworth es tu hombre de avanzada, ¿ A que te refieres exactamente?
Church'ün peşinden onun neyi amaçladığını bilmeden gidemeyiz.
No podemos ir tras Church sin saber cuál es objetivo.
- Neyi? - Acil durum butonu.
- Su botón de pánico.
Neyi?
¿ Largo tiempo? ¿ Para qué?
Peki orada neyi göremedim?
¿ Sabes lo que no vi?
Neyi hatırlatması gerekiyor bunun?
¿ Que se supone que tiene que demostrar?
Neyi bekliyorsunuz?
Bien. ¿ Qué están esperando?
Öyleyse ben neyi iyi yönetiyorum Velma?
Entonces ¿ qué dirijo bien?
- Neyi?
¿ Hacer qué?
- Neyi?
- ¿ Celebrar el qué?
- Neyi?
- ¿ Hacer qué?
- Neyi?
¿ Saber qué?
neyi var 56
neyin var 1293
neyin var senin 722
neyin peşindesin 89
neyin 172
neyiniz var sizin 95
neyiniz var 135
neyimi 16
neyi kastediyorsun 25
neyi biliyorsun 28
neyin var 1293
neyin var senin 722
neyin peşindesin 89
neyin 172
neyiniz var sizin 95
neyiniz var 135
neyimi 16
neyi kastediyorsun 25
neyi biliyorsun 28