Ve bende translate Spanish
4,489 parallel translation
Onlar Drake'de mücadele etmeyeceklerdi, ve bende onları var edecektim.
Ellos no interferirían en el Drake, y yo les dejaría seguir existiendo.
Bana bir iş verdin ve bende yapmam gereken işi yapıyorum.
Tienes un negocio que llevar y yo un trabajo que hacer.
Ve bende super-duper bir hukuk okulu bitirmedim. Yani...
Y yo no terminé excelentemente la Facultad de Derecho.
Ve bende ona teşekkür ediyorum.
Y este soy yo diciéndoles gracias.
Jimmy eve bir kaç günlüğüne geliyor ve bende evin hoş gözükmesini istiyorum.
Jimmy viene a casa por unos días y quiero que la casa se vea bien.
Orada beni sikersin ve bende parama ne olduğunu merak ederim muhallebi çocuğu.
Ahora vas a saber lo que cuesta meterse con nosotros.
Bundan böyle en minicik görebileceğiniz en sıvışık sıvışmayı yapması gerekecek ve bende yardımcısıyım.
Así que ahora tiene que escabullirse de aquí como la más pequeña serpiente serpenteante que hayas visto. Y yo soy su ayudante.
Sen kaldıramadın ve bende empati bağı var. Sempati iktidarsızlığı- - sempatidarsızlık!
Tú no podías levantarla, y soy empático, impotencia por empatía... ¡ Empotencia!
ve bende NBC nin tanıtım başkanı beni bir daha görmeyeceksin.
Y yo seré el Director de publicidad de la NBC. Jamás volverás a verme. Estaré en alguna playa en algún lugar.
Ve bende sistemin hassasiyetini arttırıp tüm titreşimleri hissetmesini sağlarım.
Entonces podría aumentar la potencia del sistema, y averiguar donde se siente cada vibración.
Ve bende patlayan koridordan uzak durmanın güvenli olacağını düşündüm.
Así que me imagino, que seguramente será mejor estar lejos de la sala de los explosivos, la verdad.
Ve bende.
Y también yo.
Emekli olmak için bir fırsattı, ve bende değerlendirdim.
Vi una oportunidad para retirarme prematuramente, y la aproveché.
- Jillian ve bende de aynen böyle oldu.
Eso es exactamente lo que nos está pasando - a Jillian y a mí.
Onu da, bana anlatabilirsin ve bende seni daha iyi tanıyabilirim.
Que podrías contarme, así podría llegar a conocerte mejor.
Bugün şanslısın, çünkü sen iyi bir polis olacaksın ve bende kötü polis olacağım.
Hoy tienes suerte porque ahora interpretarás al policía bueno, y yo al malo.
Ve bende ampul yandı.
Y entonces lo entendí.
Ve bende sana dönüşmekten korkmalı mıyım?
¿ Y se supone que debo asustarme de parecerme a ti?
Bir kıza zavallı resimlerini gösterip... çocukluğun hakkında yakınman, ve bende bütün kirli sırlarımı sana mı söyleceğim?
Enseñarle a una chica unas pocas pinturas mediocres, gimotear sobre tu infancia, ¿ y yo me desmayo y cuento mis sucios secretos?
Sağ kolu olan kişilerin peşine düştüm. Onlar Bradshaw kadar dikkatli değillerdi. Ve bende çoğunu yakalamayı başardım.
Fui a por sus tenientes... ellos no tenían ni de cerca tanto cuidado como Bradshaw... y me las apañé para sacarles a la mayoría.
Ufak bir şans olabilir, ama o da bir umut. ve bende her şeyimle o umuda tutunacağım çünkü başka bir yolu yok.
Podrá ser minúscula, pero es una esperanza, y me voy a aferrar a esa esperanza con todo lo que tengo porque no hay manera...
Kabul edelim ki Nörotipik'ler sende ve bende olan odaklanma yetisine sahip değil.
Bueno, seamos realistas. Los neurotípicos no tienen el mismo enfoque que nosotros.
- En iyi fiyatlar bende mi? - O ve pokerde kazandığınız.
- Eso, y que la ganó jugando al póker.
Bende sizin gibi,... doğru ve yanlışın çarpıtıldığı bir sisteme uymayı reddediyorum.
Como vosotros, yo también me niego a conformarme con esta deformada realidad.
Bende ve sahiplerinde.
Los propietarios y yo.
Evet bende nadir nöroendokrin bozukluğu var ve belirtilerden biri yüksek kortizol düzeyi ve yüksek epinefrin.
Sí, tengo un raro trastorno neuroendocrino, y uno de los síntomas es niveles altos de cortisol y con picos de epinefrina.
Şey, bilemiyorum, gelmedi, bende onu aradım, ve kendine zaman ayırdığını söyledi.
Bueno, no lo sé, no vino, así que llamé a su celular, y dijo que iva a tomarse un tiempo para él.
Bir şekilde, bende kendimi hala Harvey Weinstein'e bağlı hissediyorum, ve buna şükrediyorum.
En cierto modo, aún sigo atrapada bajo un Harvey Weinstein desmayado, - y es Acción de Gracias.
Her neyse, kızlar bugün de bende ve oyun oynamak için seni istiyorlar.
Como sea, tengo a las niñas otra vez, y quieren jugar contigo.
Millet, biliyorum şu an herkes Andy'ye çok kızgın ve inanın bana bende öyleyim.
Muchachos, se que mucha gente está molesta con Andy, y creedme, yo también.
Bunun anlamı da bu boka battıkça batacağız... Ve bu iş bitene kadar paran bende ona göre.
Eso significa que esta mierda sigue y sigue y supongo que... me quedaré tu dinero hasta que acabe.
Bende evcil hayvan dükkanına gittim, bu akvaryumu aldım, sonra ona baktım ve içerde ne kadar yalnız olduğuğu fark ettim, Buda tabii ki şey...
Así que, fui a la tienda de animales y compré este acuario, pero cuando empezamos a mirarlo, me di cuenta de lo desangelado que parecía lo que significa que, claro...
Hey, Chaplin, iki anahtar da bende. Küçük bir numara öğrendim ve memleketin Dundalk, Maryland'e bir füze fırlatmak üzereyim.
Chaplin, tengo ambas llaves... un pequeño truco que aprendí... y voy a disparar un misil a tu pueblo natal de Dundalk, Maryland.
Bende ip ve sandalye var. Daha ne olsun?
Tengo una cuerda y una silla de jardín. ¿ Para qué esperar?
Evet, çünkü George'la konuştum ve parasını verdiği her şey bende kalıyor.
Sí, porque hablé con George y voy a quedarme todo lo que él pagó.
Motosikleti ve birkaç eşyamı almış. Ama iç çamaşırım hâlâ bende. Yani bu avdan pek bir şey kaldıramamış.
Tomó la moto y algunas de mis pertenencias... pero todavía llevo puesta mi ropa interior... así que parece que le faltó ayuda en la búsqueda del tesoro.
Taco kamyonu açıyorum. Ve K.C'deki en iyi tortillalar bende olmalı.
Estoy empezando con un camión de tacos, y tengo que tener las mejores tortillas de K.C.
Sen git ve aile ile görüş ve sanırsam bende videoyu nasıl alacağımı biliyorum.
Tú ve a interrogar a la familia, y yo, creo que sé la forma de conseguir ese vídeo.
Ve Myka bunu bilmiyor. Detektif, çene kemiği bende.
Y Myka no lo sabe.
- Ve o siyah çanta bende.
Y lo tengo yo.
Çünkü bende bu özel, VIP düğün organizatörü kartı var. Ve bu beni hiçbir erkeğin asla başaramayacağı kadar azdırıyor.
Porque tengo este pase especial VIP de planificadora de bodas... y eso me pone sexualmente de una forma que ningún hombre podría nunca.
İşimi bende çalarak, ve bunu benden gizleyerek mi?
¿ Robándome mi trabajo y después ocultándomelo?
Uçağın kontrolü bende ve aniden korkunç bir terslik oluyor.
Estoy en los controles y de pronto algo sale terriblemente mal.
Hafta içi ve üç haftada bir cumartesi günleri bende...
A ti te tocó...
Ve istersem bende kalabileceğini geri vermek istersem de arayabileceğimi söyledi.
Dijo que podía quedármela o llamarlo si quería devolvérsela.
Şu andan itibaren, Beyaz Saray'da yetki bende. Şu anda başkan yardımcısının dönmesini bekliyoruz ve onunla temas halindeyiz.
Por lo pronto, estoy en control aquí en la Casa Blanca pendiente del regreso del Vicepresidente y en permanente contacto con él.
Bende ip ve sandalye var. Daha ne olsun?
Tengo una soga y una reposera.
Bak, bende yüzlerce insan öldürdüm, ve o şekilde bir hayata sahibim. Ama seni öldürdüğün insanlarla veya sana ne olacağı hakkında şeylerle bırakmayacağım.
Mira, yo he matado a cientos de personas, y tengo que vivir con eso, pero no voy a vivir con la gente que tu mates o con lo que hagas.
Tabi, mezuniyet, Bende öğretmenlik diploması aldım, ve şimdi tembel Bones Jones ile evliyim.
Me gradué, obtuve mi título de maestra y me casé con un perezoso.
Olay sadece hızla ilgili değil, ben tecrübeli bir ordu pilotuyum ve bu oldukça önemli. Yıllarca yaptığım alıştırmaların birikimi var bende...
No solo cuenta la velocidad, soy piloto de la Fuerza Aérea con mucha experiencia.
Tamam, sen de Bakersfield'da olabilirsin ama Bakersfield'da liderlik bende ve Harvey istatistikleri getirene kadar da bu işleri yapmayacağız.
Vale, bien, es posible que en Bakersfield, pero yo soy el líder en Bakersfield, y nosotros no vamos a hacer ninguna de esas cosas hasta llegar Harvey algunas estadísticas para arriba-hasta la fecha.
bender 52
bende seni seviyorum 38
bende 490
benden 238
benden bu kadar 130
bende de var 25
benden uzak dur 398
bende seni 17
bende yok 35
bende var 92
bende seni seviyorum 38
bende 490
benden 238
benden bu kadar 130
bende de var 25
benden uzak dur 398
bende seni 17
bende yok 35
bende var 92
benden ne istiyorsun 357
benden hoşlanıyor musun 28
benden olsun 24
benden sana 27
benden nefret ediyor 82
benden korkuyorsun 19
benden korkma 17
bende geliyorum 21
bende mi 29
benden hoşlanıyorsun 20
benden hoşlanıyor musun 28
benden olsun 24
benden sana 27
benden nefret ediyor 82
benden korkuyorsun 19
benden korkma 17
bende geliyorum 21
bende mi 29
benden hoşlanıyorsun 20