Çocukların translate Spanish
44,442 parallel translation
Ben Bayan Rodriguez, çocuklarınızın rehber öğretmeniyim.
Soy la Sra. Rodriguez, la profesora principal de sus niños.
Çocuklarını kilere mi kapattın?
¿ Pusiste a tus hijos en la despensa?
Siz okul çocuklarını bilirim...
Conozco a los colegiales...
Çocukların uyanmasına ne kadar var?
¿ Cuánto tiempo tenemos hasta que los niños se despierten?
Bu çocukların potansiyellerine kavuşmalarını istiyorsan, onlara örnek göstermelisin.
Si quieres que esos niños alcancen su potencial, necesitas ser su ejemplo.
Çocukların olsun, kurabiye satsınlar.
Ten hijos, vende galletas.
Çocukların içeriye girme izni yok.
La niña no tiene autorización para entrar.
İşgalciler! Şeytan çocuklarınızı almak için geceleri gelecek!
¡ El Diablo vendrá a llevarse a sus hijos por la noche!
Çocuklarınız için endişe edin, zira mahvoluşları yakın!
Teman por sus hijos, porque ellos perecerán.
Kayıp çocukların ölüyor.
Tus niños perdidos se están desangrando.
Yapma, çocukların tabiriyle Superman'in kankasısın.
Por favor. Como dirían por allí, tú y Superman son los mejores amigos.
Hiçbir anne baba çocuklarını aynı seviyede sevmez. Belki Lex'i daha çok seviyordum ama seni de seviyorum Lena.
Ningún padre realmente ama a sus hijos por igual y... aunque quizá amaba más a Lex, sí te amo, Lena.
Bazı anneler boyunlarına çocuklarının resmini asar.
Algunas madres llevan guardapelos con fotos de sus hijos.
Akraban ya da çocukların hala köle mi?
¿ Alguno de sus familiares o padres sigue siendo esclavo?
Polonya'daki adamlar, kız çocuklarını satma vakti gelene kadar onlarla aynı odada bile durmazlar.
¿ Sabéis? , las primeras palabras que me dijo mi padre fueron : "Próximo artículo a subastar".
Biliyorsunuz, bu çocukların büyümesine yardım etmek Kilisenin sorumluluğudur.
Y usted sabe que es responsabilidad de la Iglesia ayudar a esos chicos a crecer.
Çocukların yanına.
Con niños.
Bu çocukların onu tanımasına şaşkınım.
Me sorprende que estos chicos sepan quién es.
Ve çocuklarının seninle konuşmayı istememelerine şaşırmamalı.
Y te preguntas por qué tus hijos no hablan contigo.
Çocuklarının kalabalık bir caddenin yanında oyun oynamasına nasıl izin veriyorlar?
Simplemente no entiendo cómo la gente puede dejar que sus hijos jueguen en una calle transitada.
Çocuklarını tehlikeye atıyorlar.
Es poner a los niños en peligro.
Çocuklarının sokakta oynamasına izin veren annelerle ilgili söylediğin şey.
Eso que dijiste de las madres que dejan jugar a los chicos en la calle...
Çocukların sokaklarda oynamasına izin verdikleri sürece bu olaylar tekrarlanacak.
Si dejas que jueguen los chicos en una calle transitada ocurrirá una y otra vez.
Her zaman çocuklarının senden daha iyisini yapmasını istersin.
Bien... siempre quieres que tus hijos lo hagan mejor que tú.
Aslında, İmparatorluk'ta kadının rolü ev işlerini yapmak ve çocuklarını yetiştirmek, ve onlar dünyayı tamamen başka bir yere benzetiyorlar.
De hecho, el papel de la mujer en el Reich es ocuparse de su hogar y criar a sus hijos, y ellos hacen que el mundo parezca un lugar totalmente diferente.
Çünkü bu senin için Laura ve çocukların intikamını almak açısından önemli.
Porque es más importante para ti vengarte por lo de Laura y los niños.
Hani bazı çocukların küçükken hayali arkadaşları olur ya?
¿ Sabe cómo a veces los niños tienen a un amigo imaginario?
Çocukları kilerde bıraktın.
Bueno, ya habías dejado a los niños en la despensa.
Çocukları sıraya sokacak bir planın var mı?
¿ Tienes un plan para disciplinar a los niños?
Ayrıca, çocuklarımın bağımlılıklarını anlamak ve sonra onu almak için vaktim yok. Bana hemen bir çözüm lazım.
Además, no tengo tiempo de hacer a mis hijos adictos a algo para luego quitárselo, necesito una solución ahora.
Çocukları tekrar kilere mi kapattın?
¿ Volviste a meter a los niños en la despensa?
Arıza onun yanlış parola olması ve ve sizin biraz sonra yaratıcınızla tanışacak olan ororspu çocukları olmaız.
Bueno, el problemilla es que la contraseña es incorrecta, ¡ y tú eres un maldito hijo de perra que está a punto de conocer a su creador!
- Şuraya bırakın çocuklar!
- Ponedle ahí, chicos.
Bana yardım etmeye buradansınız çocuklar Ya da komedi şovu yapmak için mi?
¿ Ustedes están aquí para ayudarme o para hacer un show de comedia?
Bakın, beni yanlış anlamayın çocuklar, Bence oldukça komik, ve seksle ilgili esprilerin beni popüler yaptığını biliyorum, ama sadece bir kereliğine Tanrı'yla ilgili bir espri yapmamız, bizi öldürür mü acaba?
Sí, me ha oído bien, cancele mi seguro. Llevo 40 años aquí y jamás he roto una lámpara.
Çocuklar ilk laptoplarını nasıl kullanacaklarını öğrenirken,... ben onların nasıl çalıştıklarını anlamakla meşguldüm.
Mientras la mayoría de los niños aprendían a usar su primera portátil, yo desmontaba el mío para ver cómo funcionaba.
Çocuklar, uydu Ralph'ın evinin civarında silah atışı tespit etti.
Chicos, un satélite captó un tiroteo cera de la casa de Ralph.
Hey çocuklar bakın kimi buldum.
Eh, chicos, mirad a quién he encontrado.
Yani bazı uzaylı çocuklar paralarını.. .. astım ve gözlüklerimin yükseltmesi için harcadı.
¿ Así que algún chaval alienígena se gastó su dinero en la mejora de gafas y asma conmigo?
Bakın, çocuklar bu sadece bir güdüm sistemi.
Mirad, chicos, es solo un sistema de guía.
Oh, oh, oh, oh, çocuklar, beni amuda kaldırın!
¡ Levantadme boca abajo!
Pilar ile işler nasıl? Hâlâ eğleniyor musunuz, çılgın çocuklar sizi?
¿ Qué tal te va con Pilar?
Yerel çocukları alıyorum, bu lig maçlarının sponsorluğunu yapıyorum.
Ya saben, contratar chicos locales, patrocinar juegos de liga.
Çocuklar nerede olduklarını biliyorum!
Chicos, sé dónde están.
İsa'nın çocukları için hissettikleri gibi değil.
No como Jesús se siente sobre su hijo.
Hem bir başkomiser hem de kendi çocuklarımın babası olarak diyorum ki, Casey bulunup sağ salim ailesine teslim edilene kadar bizlere rahat yüzü yok.
Como Comisario de la Policía y como padre con mis propios hijos, puedo garantizar que nadie aquí va a descansar hasta que Casey, sea llevada a salvo a casa, con su familia.
Arkadaşım kadın ve çocukları çıkarmak için plan yapıyor ama biraz zamana ihtiyacımız var.
Mi amigo está trabajando en un plan para sacar a las mujeres y niños, pero tenemos que darle tiempo.
İçine girebilirsek kadın ve çocukları gizlice çıkarabiliriz.
Si podemos entrar, podemos sacar a las mujeres y niños.
Kadın ve çocukları dışarı çıkarmaya çalışıyorum.
Intento sacar a las mujeres y niños.
Ama kadın ve çocukları nasıl kurtaracağımı çok iyi biliyorum.
Pero estoy muy seguro de que podría ayudar a salvar a las mujeres y niños.
Kadın ve çocuklar kaçmayı başardılar ve Alamo kelimesi Teksas'ın Santa Anna'yı yenmesinde ilham kaynağı oldu.
Pero las mujeres y niños escaparon y la historia de El Álamo inspiró a Texas a rebelarse y derrotar a Santa Anna.
çocuklarını 17
çocukların var mı 28
çocuklar 5285
çocuk 1118
çocukları 61
çocuklarım 135
çocuklarımız 21
çocuklara 23
çocukları severim 21
çocukken 158
çocukların var mı 28
çocuklar 5285
çocuk 1118
çocukları 61
çocuklarım 135
çocuklarımız 21
çocuklara 23
çocukları severim 21
çocukken 158