English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ Ş ] / Şu kız

Şu kız translate Spanish

47,354 parallel translation
- Şu kız var ya?
- ¿ Esa chica?
Bunu duymak zor biliyorum ama, Büro'nun elinde Kirk yada kızınızın nerede olduğuna dair... harekete geçebilecek bir istihbarat yok.
Sé que es difícil de oír, pero el FBI no tiene ninguna información útil del paradero de Kirk o su hija.
Hayatını kurtarmak için biyolojik bir donöre ihtiyacı var. Kayıp kızı olduğuna inandığı bir kadından bir gen bağışı.
Necesita un descendiente biológico para salvar su vida... una donación genética de la mujer que cree que es su hija perdida hace tanto.
Onları yakıt ikmali yaparken tuzağa düşürme planınız tıkır tıkır işliyor.
Su plan para emboscarlos en el depósito de combustible... -... funcionó a la perfección.
Demek Dedektif Blackstone terapiye gittiği için karısını dövdü kızınızı dövdürttü, arkadaşınızı ve sizi rahatsız etti ve sizi dövdü.
Entonces, el detective Blackstone golpeó a su esposa por ir a terapia, golpeó a tu hija, te acosó a ti y a tu amiga y te golpeó.
Ensenada'da annesinde kalan bir kızı vardı.
Tenía una hija que vivía con su madre en Ensenada.
Şimdi Walter, aşık insanlar eşleri hakkındaki detayları bilirler yani çocukken Cadılar Bayramı'nda ne yapardınız?
Ahora, Walter, la gente enamorada sabe Detalles sobre su pareja, Entonces que hiciste para Halloween Cuando eras un niño
Şu hizmetçi kız.
La sirvienta.
Bir centilmenin kız arkadaşını asla sepetlememesi gerektiğini sana öğrettiğimi düşünmüştüm.
Creí que te había enseñado... que un caballero no planta a su cita.
Sıyrığınız çok kötü değil ama baş dönmeleriniz çok sık oluyor gibi duruyor.
Bueno, su raspón no es grave, pero parece que tiene muchos mareos.
Ve 9.000rpm'deki kırmızı çizgisi.
Y su línea roja en 9.000 rpm.
James, kullandığınız maddenin kısıtlamaları olsa bile, Araban bok gibi görünüyor.
James, incluso teniendo en cuenta las limitaciones del material que ha utilizado, su coche se ve basura.
Henry Ford'un 3 yıllık Ferrari'yi alt etme planı için ne kadar para harcadığını hesaplamak imkansız ama uzmanlar bugünün parasıyla en az 1.5 Milyar Lira olduğunu tahmin ediyor.
Es imposible calcular cuánto Henry Ford gastó en su campaña de tres años para romper a Ferrari, pero los expertos calculan que, como mínimo, en el dinero de hoy, fue £ 360 millones.
- Kevin ve çıktığı kız geldi.
- Son Kevin y su acompañante.
Kızının ismini Annabelle koymuştu.
El nombre de su hija es Annabelle
Onu koruyabileceğimi düşünmüştüm o da kızının doğumunu görebilecekti.
Se suponía que debía cubrirle para que pudiera ir a ver el nacimiento de su hija.
Sence şimdi kızı kaç yaşındadır?
¿ Qué edad piensas que tiene su hija ahora?
Güzel. Tekrar bir araya getirmeden önce de kızın kazaklarından birini verelim ki kokusuna alışsın.
Luego entonces los reencontramos, le damos a él uno de sus suéteres para que pueda acostumbrarse a su esencia de nuevo.
- Hâlâ kızısın ama.
- Sigues siendo su hija.
Evet, sonra ortalıkta gözü yaşlı dolanıp duracak ve kız arkadaşı da peşinde olduğumuzu anlayacak.
Sí, y entonces va a tener los sentimientos a flor de piel y su amiguita va a saber que vamos tras ella.
Burada Elizabeth'in endişe ettiği şey kendi veya kızının güvenliği değil bence.
No creo que la preocupación de Elizabeth sea por su seguridad o la de su hija.
Paige bu ev yapımı kızılcık soslarından yapar.
Paige hace su salsa casera de arándanos.
Tim Armstrong, ben... kızınızın sevgilisiyim. Tanıştığıma memnun oldum.
Tim Armstrong, estoy... saliendo con su hija.
Kızımla arayı kapatmak istiyorum ama madem kendisi benimle konuşmuyor belki hayatı ile ilgili senden bilgi alabilirim.
Me gustaría ponerme al día con mi hija, pero como ella ya no habla conmigo, quizás podrías introducirme en su vida.
Bu zımbırtıyı reaktörün üstündeki şu boruların altına sıkıştıracağım.
Voy a amarrar a este imbécil a esa barra. encima del reactor.
Geçen Noel'de başarılı olan özel plaj fırlatışınızı biliyorum ama bunu çok daha büyük bir rokete uyarladığımızda bazı kararsızlık sorunları bulduk.
Sé que su privado lanzamiento de playa Navidad pasada fue un éxito, pero cuando escaló hasta a un cohete mucho más grande, hemos encontrado algunas problemas de inestabilidad,
Seninkilerin geçen sene Elia'nın kızını kartelden kurtardıklarını biliyorum ama Walter bu adamın Ferrari'sini parçalayıp binasını yakıp kül etmemiş miydi?
Oye, se que les La hija de Guardado Elia de un cártel del año pasado, pero no lo hizo Walter También arruinar su Ferrari y quemar su edificio ¿ al suelo?
20 yıl sonra kız ; babasını ve rakibini öldürüp, kartelleri kendi liderliği altında toplayarak intikam aldı.
20 años después, se vengó asesinando a su padre y a su rival, uniendo los carteles bajo su liderazgo.
Görünüşe göre babası, kızını Latince öğrenmeye zorlayan dindar bir katolikti.
Aparentemente, su padre también era un devoto católico que insistió que su hija aprendiera latín.
Sen onun kızısın Elizabeth, tüm bunları hazmetmek zor.
Eres su hija, Elizabeth. Es mucho que procesar.
Masamdaki şu kırmızı suratlı adamı gördün mü?
¿ Ve al amigo de cara rojiza en mi reservado?
- Sen onun kızısın.
Eres su hija.
Beni ilgilendiren tek konu, senin güvenliğin Elizabeth. Şimdiye kadar garanti edilmiş güvenliğin. Çünkü Alexander Kirk senin kendi kızı olduğuna inandı.
El único tema que me interesa, Elizabeth, es tu seguridad, una seguridad que ha sido garantizada hasta ahora porque Alexander Kirk creía que eras su hija.
Çok hoş zaman geçirdiğim kız banyoda ama adını hatırlayamadığımı fark ediyorum.
La chica con la que pasé un rato muy agradable estaba en el baño y me di cuenta que no recordaba su nombre. ¿ Es Jessica?
Peki ya sizin kızınız olsaydı?
¿ Y si fuera su hija?
Kızı ele geçirilmemiş miydi?
¿ No fue su hija poseída o algo?
Kızınızı bulmak için elimizden geleni yapıyoruz Bayan Rance.
Estamos haciendo todo lo posible para encontrar a su hija, señora Rance.
Dürüst olmak gerekirse Bay Durrani, E.S.U'yu gönderdiğimizde. Otelinize, sizi kızınızla bulmayı bekliyorduk.
Para ser sincero, Sr. Durrani, cuando enviamos a la unidad de emergencias a su hotel, esperábamos encontrarlo con su hija.
Ben "onun" varsayıyorum, kızınız Zohala'yı kastediyorsunuz.
Asumo que con "de ella" se refiere a su hija, Zohala.
Bunlar kızının duası boncukları mı?
¿ Estas son las cuentas para orar de su hija?
Bennett Nealy kızıyla bir ilişki yaşıyordu.
Bennett Nealy tenía una aventura con su hija.
Oğlunun ne yapacağını sanıyorsun? Kızının bir Amerikalıyla yattığını mı?
¿ Qué piensa que haría su hijo si supiera que su hija estaba acostándose con un estadounidense?
Ya da eski kız arkadaşı.
O, su exnovia.
Sanırım Winter, kızın Bulgaristan'a gelip onunla Maria Otel'de buluşmasını istemiş.
Con amor, Maria ". Sí, es cierto. Creo que Winter quería que su novia fuera a Bulgaria y se encontraran en el Grand Hotel Maria.
Bu sefer sen değildin, kızındı.
Esta vez no fue usted, fue su hija.
Kızınız, kart oyununda arkadaşlarının yemeklerini kazanmış.
Su hija ganó todos los refrigerios de sus amigos en las cartas.
Ama şu iki dolarlık kırmızı pantolonlardan alırdım.
Pero te compraré ese pantalón rojo por dos dólares.
Kızın hayatı bu adamdan korkmakla geçmiş.
Ha estado aterrorizada toda su vida por este tipo.
Saygısızlık etmek istemem papaz yardımcısı ama kızınız bir günden beri kayıp olmasına rağmen üzgün görünmüyorsunuz.
Con todo el respeto, diácono, no parece muy afectado de que su hija haya estado desaparecida por todo un día.
Krallığımızın anahtarı artık senin Majesteleri.
La llave de nuestro reino, ahora es suya, Su Majestad.
O hâlde ne yazık ki ajanınız, Rus adaletinin karşısına çıkacak ve kendileri ne madde bulunduranlardan ne de casuslardan hazzederler.
Entonces me temo que su activo se enfrentará a los tribunales rusos que no ven con buenos ojos, ya sea las drogas... O a los espías.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]