English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ A ] / Ah canım

Ah canım translate French

527 parallel translation
Ah canım. Bu meseleyi çorbadayken çözüp salatadayken bir kez daha yaşamadık mı? Neden böyle mükemmel bir geceyi isimlerle bozalım ki?
Faut-il donc gâcher cette belle soirée avec une histoire de noms?
Seni zarftan çıkartıp orada hemen orada okudum ah canım arkadaşım. "
Je vous ai sorti de votre enveloppe et vous ai lu, oh mon cher ami! "
Ah canım.
Oh, ma chérie.
Ah canım.. Sanırım en baştan başlasam daha iyi olur.
Je vais vous expliquer...
Ah canım, sevgilim. Beni kurtardın. Şimdi seni düşünmemiz lazım.
Mon amour, tu m'as sauvée, pense à toi maintenant, il faut te cacher.
Ah canım Elias. Ve küçük Elia!
Et le petit Eli qui est presqu un homme.
Ah canım koca adam olmuşsun. Ve saçlarında gerçekten harika.
Les cheveux longs, c'est pour les filles.
Ah canım. Boğazına mı takıldı?
Avalé de travers?
Ah canım!
Papa!
Ah canım kasa! İçinde kimbilir neler var!
Qui sait les trésors qu'on va y trouver.
Ah canım benim! Gel buraya.
- Mon pauvre chéri.
Ah canım. Daha bir dakika önce bu camın önündeyken çok garip bir şey oldu.
C'est étrange, mais il y a un instant, je me trouvais devant cette fenêtre.
- Lütfen Miles. Sakin olun. Ah canım.
Ça suffit, Miles.
Ah canım, vay canım...
Ma chérie...
Ah canım.
Oh, mon Dieu!
Ah Nanny, canım, ağlama tatlım.
Nanny, ma chérie, ne pleure pas
Ah, canım benim.
Ma chérie.
Yok canım.
Ah, non.
- Ah, vay canına, dostum.Neden operaya seninle gelmiyorum?
Papa, pourquoi tu ne m'emmènes pas à l'opéra?
Ah, canım!
Oh, mon Dieu!
- Boş ver canım.
Ah!
Yok canım, inandın mı buna?
Ah! pense-tu... Ils n'ont pas hissé les drapeaux...
Yok canım.
Ah!
- Canımı sıkan Kazbah.
On a coupé le courant! Ah! j'en ai ma claque de la Casbah.
Ah, canım. Ah, canım. Ah, canım.
Seigneur, je suis désolé.
- Ah, hayır, teşekkür ederim, Frith ve Bay de Winter'ın da onlar yüzünden canının sıkılmasını istemem.
- Et ne les montrez pas à M. de Winter. - Je comprends.
Ah, yazdıklarıyla canınızı sıkmayacağım şimdi ama emin olun ki, aynı gece kendini boğmaya niyetli bir kadının mesajı değil bu.
Ça n'a rien d'un mot écrit par une femme qui a l'intention de se noyer.
Bunu yayınlayamazsın canım.
Ah, tu ne pourrais pas la publier, très cher.
Ah be canım, ye ye bitmez.
Et quelle nourriture!
Ah teşekkürler canım.
Merci, ma petite.
Ah, canım.
Mon chéri!
- Ah, Yarabbim. Canım?
Chérie...
Ah, canım Thomas.
Oh, mon chéri...
- Ah, size söylemeyi unuttum! - Evet canım, tamamen unuttun.
- J'avais oublié de vous prévenir!
Ah, canım...
Eh bien, dis donc!
Canım benim!
Comme tu es jolie, ma petite-fille, ah!
Canım benim, hayır, hayır, hayır.
Ah, mais pas du tout!
Ah, canım benim! .. Bunlar ne?
Comment il est habillé, qu'est-ce que c'est que ce caleçon?
- Ya seni biri vurursa? - O zaman onun... canını yakarım.
Ah... ah oui, mais il m'sert de bouclier!
Siz de bilirsiniz tüm güzel şeylerin bile bir sonu vardır. Ah, canım.
Tu me regardes comme si tu ne m'avais jamais vue.
Ah, canım.
Oh, non.
Ah, canım, çok sarhoş.
Oh, non, elle est ivre.
Ah, canım yanıyor.
Ouille! Cela fait mal.
Oh, canım gerçekten.
Ah vraiment...
Ah. Sen bilirsin canım.
A la prochaine, ma chérie.
Ah selam canım.
Bonjour, chérie.
Yok canım.
Oh non. ah!
- Olabilir. - Ah, canım.
C'est possible.
Hayır canım, bir aşk hikayesi.
Ah non. C'était une histoire d'amour, avec des sentiments.
Aç karnına arabaya binmek midemi bulandırıyor. - Kusmamı mı istiyorsun? - Ah, canım.
Je suis malade en voiture quand j'ai l'estomac vide.
Yapma canım. Önemli değil.
Ah, allez.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]