Açıkça söyle translate French
104 parallel translation
Açıkça söyle!
Parle.
Francie, böyle şeylerden söz ederken lafı dolandırmayı kesmeni istiyorum. Doğru değil. Bir şey söyleyeceksen, açıkça söyle.
Parle franchement, que veux-tu dire?
Bir şey bilmek istiyorsan, açıkça söyle!
Si tu veux savoir quelque chose, demande-moi!
Duyalım. Açıkça söyle.
Allez-y franchement!
Neyin peşindesin, açıkça söyle.
Que recherchez-vous?
- Açıkça söyle.
- Parlez franchement.
Düşündüklerini açıkça söyle Masters.
Dites clairement ce que vous pensez, Masters.
Eğer bana bir boğa satmak istemiyorsan sadece bunu açıkça söyle.
Si vous ne voulez pas me vendre de taureau, dites-le clairement.
Açıkça söyle bana.
Dis-moi franchement.
Ne demek istiyorsan, açıkça söyle!
Dis-moi ce qui se passe!
Kocam sana ne yaptı bana açıkça söyle.
Répondez-moi franchement, mon mari vous a fait quelque chose.
Ancak eğer başarısız olursak eğer savaş vakti gelirse bana açıkça söyle, Donanma'nın görüş açısından... Belki. Amerikalılar'a karşı şansımız nedir?
Si nous échouons... si nous entrons en guerre... franchement, de l'avis de la marine... quelles sont nos chances contre les Américains?
Düşündüğün neyse açıkça söyle.
Dis-le, ce que tu as sur le coeur. Inutile, tu vas encore te fâcher.
Eğer bir şey söyleyeceksen, açıkça söyle.
Dis-le à haute voix, ou sinon tais-toi.
Adamım, ona söylemelisin, açıkça söyle!
Vous allez lui dire... Mettre les point sur les "i".
Bu işe girmek istemiyorsan açıkça söyle. Hepiniz yakalanacaksınız!
Vous ne savez même pas si c'est le bon train!
Açıkça söyle, ben kaldırırım.
Tu me trouves pas génial?
Benimle çalışacaksan açıkça söyle.
Si vous voulez poursuivre avec moi, dites-le.
Gitmemi istiyorsan, bunu açıkça söyle.
Tu ne veux pas que je parte!
Açıkça söyle.
Sois franc.
Bir şeyler saklıyorsun. Açıkça söyle.
Vous dissimulez.
Açıkça söyle. Eğer bu kadar basitse neden bir kaç adama ihtiyacın var?
Si c'est si facile, pourquoi tu as besoin d'une équipe?
Açıkça söyle.
Bon, soyez franche avec moi.
Açıkça söyle.
Parlez sans détour.
Açıkça söyle.
Les faits.
- ve başka neye benzemediklerini açıkça söyle misin lütfen? Burunlarını oynatıp farkına varmadan bizi yok edemeyeceklerini nasıl bilebiliriz? Bu güçler.
Je n'aime pas spécialement ces pouvoirs qu'ils ont.
Bir şey biliyorsan, lütfen açıkça söyle.
Si vous savez quelque chose, déconnez pas.
Açıkça söyle ve sonuçları gör...
Expliquer en détail, pour obtenir des résultats...
Çok ileri gidiyorsam, açıkça söyle, belki o yerlerden birine, bir lokantaya falan gidebiliriz.
Dites-moi si je suis trop direct, mais on pourrait sortir quelque part, genre au restaurant.
Açıkça söyle!
Ne m'épargne pas.
Bak, eğer çoktan kararını verdiysen, açıkça söyle.
Si tu as déjà pris une décision, alors dis-le.
Açıkça söyle.
Dites-le-moi.
Kaygılarını açıkça söyle.
Pourriez-vous être plus précis quant à vos inquiétudes?
Onu sevmiyorsan açıkça söyle.
Si tu ne l'aimes pas, dis-le.
Domuz gibi olduğumu düşünüyorsan açıkça söyle. Hayır.
Si tu penses que je suis une truie, grommelle-le.
Yolu budur açıkça söyle
"c'est la manière d'être..." "et dis-le ouvertement..."
Sıkıldıysan, artık fazla geliyorsa bunu açıkça söyle.
C'est ce que j'ai dit? Ok.
Hoşuna gitmeyen bir şey varsa, bunu açıkça söyle lanet olası!
T'aurais pu me le dire!
Baksana Jekyll, bana açıkça söyle : Bu adam için ne yapabilirsin?
Dites-moi, que pourriez-vous pour lui?
Açıkça söyle.
Parle clairement.
Ve bana açıkça ne düşündüğünü söyle.
Et dis-moi franchement ce que tu en penses.
Şunu açıkça söyle bakayım.
Sans doute.
Bana bir şey söyle, açıkça. Kanepenin üstünde ne yapıyordun?
Dis-moi, sérieusement... que faisais-tu sur le divan avec cette tante?
Açıkça söyle ne diyeceksen.
Allô?
Evet açıkça söyle.
C'est la vie.
Açıkça söyle Slick.
Dis-nous la vérité.
Romeo, seviyorsan beni, söyle açıkça.
O noble Roméo, s'il est vrai que tu m'aimes, proclame-le sincèrement.
Ve siz emirlerinizi açıkça belirttiğinizden eminsiniz değil mi şöyle ki ;
Etes-vous sûr de lui avoir donné des instructions très claires?
Burada olmamın sebeplerinden biri, ifadelerinin açıkça şöyle olduğunu hissetmemdi ciğere çekilir, beyin ve merkezi sinir sistemini etkiler.
Je suis ici en partie parce que je suis d'avis que leur présentation d'être absorbée plus vite dans les poumons et d'affecter le cerveau et le système nerveux.
Lanetli kitaplar, bize açıkça şöyle söyler :
Les livres divinatoires disent...
Açıkça fikrini söyle bari.
Ca serait bien que tu dises ce que tu penses.
açıkça söylemek gerekirse 16
söyle 2270
şöyle 191
söyledim 318
söyledi 132
söyledin 99
söylemiştim 315
söylemiştin 61
söyle bana 1105
söyleme 186
söyle 2270
şöyle 191
söyledim 318
söyledi 132
söyledin 99
söylemiştim 315
söylemiştin 61
söyle bana 1105
söyleme 186
söylemeyeceğim 91
söylemem 123
söyleyeceğim 241
söylemedim 113
söylesene 1323
söylemek istediğim 130
söylemedin 49
söylerim 244
söyleyeyim 186
söylemiyorum 60
söylemem 123
söyleyeceğim 241
söylemedim 113
söylesene 1323
söylemek istediğim 130
söylemedin 49
söylerim 244
söyleyeyim 186
söylemiyorum 60
söylemeyecek misin 32
söyle ona 443
söylediler 23
söylemem gerek 33
söyle bakalım 455
söyleyin bana 123
söylediğim gibi 241
söyledin mi 33
söylemedi 153
söyleyemem 305
söyle ona 443
söylediler 23
söylemem gerek 33
söyle bakalım 455
söyleyin bana 123
söylediğim gibi 241
söyledin mi 33
söylemedi 153
söyleyemem 305