Buna hiç gerek yok translate French
356 parallel translation
Ben Bayan Jessica'nın hemşiresiyim Alma. Buna hiç gerek yok.
Alma, tu n'es pas obligée de faire ça pour moi.
Çocukken yaptığım şey için bana minnettarsan... ve teşekkür etmek için geldiysen buna hiç gerek yok.
Si vous êtes venu me remercier pour ce que j'ai fait... Ce n'était pas la peine!
Buna hiç gerek yok, Müfettiş. Ben bizzat otele getiririm.
Non, monsieur, ce ne sera pas nécessaire, je vous l'amène à l'hôtel.
- Buna hiç gerek yok.
- Je m'en vais.
Buna hiç gerek yok. Yani anlarsın, ee...
Ce n'est pas la peine.
Buna hiç gerek yok, asker
Pas besoin de ces précautions, soldat.
Buna hiç gerek yok güreşmek çok zevkli geliyor
Non. J'aime bien me mesurer à elle.
Bence buna hiç gerek yok.
C'est inutile.
- Buna hiç gerek yok, değil mi?
- Ce n'est pas nécessaire.
Buna hiç gerek yok.
Tu n'as pas besoin de ça.
- Buna hiç gerek yok.
- Inutile.
Buna hiç gerek yok.
Ce n'est pas ce que vous croyez.
Buna hiç gerek yok.
Pas question.
Buna hiç gerek yok.
- Monsieur, je vous assure...
Lütfen, buna hiç gerek yok.
Ce n'est rien.
Bence bana nazik davranıyorsun, Chris. Buna hiç gerek yok.
A mon avis, tu ferais n'importe quoi... pour m'encourager.
Buna hiç gerek yok.
Ne m'enviez pas.
Buna hiç gerek yok. Gerçekten gerek yok.
Il ne faut pas, voyons.
Buna hiç gerek yok.
Inutile de faire ça.
Aptallık yapıyorsun, buna hiç gerek yok..
Vous êtes jeune.
Buna hiç gerek yok, dediğim gibi parayı sizin için güvenceye alacağımı söylemiştim.
Vous pouvez partir. Dès que j'aurai retrouvé cet argent, je vous le ferai parvenir.
Buna hiç gerek yok! Sen de denemelisin Quincey?
Quelle courtoisie.
Hey, Buna hiç gerek yok.
Je pense pas que ça vous regarde.
Billy Joe, buna hiç gerek yok.
C'est inutile.
Buna hiç gerek yok onu korumak usta Masaoka'nın sorumluluğunda
Inutile de vous donner cette peine. Au Japon, maître Masaoka est responsable d'elle.
- Ah hayır, buna hiç gerek yok.
Ce n'est pas la peine.
Buna hiç gerek yok. - Karımın söylemek istediği...
- Ma femme veut dire...
- Buna hiç gerek yok. Saat 8 : 00'de uyandırılmak istedi. Kapısına rahatsız etmeyin işareti koydu.
Il s'est mis au réveil à 8 heures avec "Ne pas déranger", et demain, il troquera l'argent.
- Buna hiç gerek yok. Eğer...
Ce n'est pas la peine.
- Yo, yo, buna hiç gerek yok.
Non, c'est inutile.
Buna hiç gerek yok...
C'est pas une raison...
- Eğer önemli değilse... neden vazgeçmiyorsun? - O halde buna hiç gerek yok.
- Tu réagis donc ainsi sans raison.
Buna hiç gerek yok.
Il est bien où il est.
- Buna hiç gerek yok.
- C'est normal.
Buna hiç gerek yok.
Ce n'est pas nécessaire.
Buna hiç gerek yok.
Eh, eh, on se calme.
Buna hiç gerek yok.
Elles sont inutiles.
Buna hiç gerek yok Perkins, az önce bir çift pusula gönderip birinde tuvalet çantası, diğerinde de avukatıma haber verilmesini istedim.
Juste deux courtes notes, une pour avoir une trousse de toilette, l'autre à mon avocat. Un avocat?
Buna hiç gerek yok.
Vous ne devriez pas.
Buna hiç gerek yok.
Rangez ce truc.
- Buna hiç gerek yok.
Ce n'est pas... A genoux, fils de pute.
Buna hiç gerek yok.
A quoi Ça rime?
- Diane, buna hiç gerek yok gerçekten.
- Diane, ce n'est pas nécessaire.
- Tamam, son zamanlarda ofiste işlerin biraz çığırından çıktığını biliyorum. Ama buna hiç gerek yok.
Ecoute, je sais que c'est la folie au bureau, mais c'est inutile d'en arriver là.
Buna gerçekten hiç gerek yok mösyö.
Faisons les choses correctement.
- Buna hiç gerek yok.
Non, ce ne sera pas nécessaire.
Bunu bana bırak. Senin buna karışmana hiç gerek yok.
Pas besoin que tu sois mêlée à tout ça.
Buna hiç gerek yok.
C'est inutile.
Buna gerçekten hiç gerek yok Lister.
Tu n'en as absolument pas besoin, Lister.
O herif bayağı iyi. Buna hiç şüphe yok. Fazla iyi, ölmesi gerek.
Il est fort, pas de doute il est si fort qu'il doit mourir bientôt.
- Buna hiç gerek yok...
- C'est pas tes oignons.
buna hiç gerek yoktu 17
buna hiç şüphem yok 17
buna hiç şüphe yok 40
buna hiç şaşırmadım 16
hiç gerek yok 97
hiç gerek yoktu 44
gerek yok 917
gerek yoktu 39
buna bayıldım 84
buna sevindim 125
buna hiç şüphem yok 17
buna hiç şüphe yok 40
buna hiç şaşırmadım 16
hiç gerek yok 97
hiç gerek yoktu 44
gerek yok 917
gerek yoktu 39
buna bayıldım 84
buna sevindim 125
buna inanamıyorum 1067
buna bak 71
buna ihtiyacım var 46
buna gerek yok 406
buna ne dersin 495
buna dayanamam 103
buna değer 39
buna ihtiyacım yok 72
buna ne demeli 38
buna göre 57
buna bak 71
buna ihtiyacım var 46
buna gerek yok 406
buna ne dersin 495
buna dayanamam 103
buna değer 39
buna ihtiyacım yok 72
buna ne demeli 38
buna göre 57