Buradan çıkış yok translate French
154 parallel translation
- Buradan çıkış yok!
Il n'y a pas d'autre issue.
Buradan çıkış yok gibi gözüküyor.
Ça a l'air d'une impasse.
Sana buradan çıkış yok.
Tu ne t'en tireras pas.
- Buradan çıkış yok.
- Aucune sortie.
Buradan çıkış yok.
Il n'y a pas d'issue.
Buradan çıkış yok.
Posez ce couteau!
Şey, buradan çıkış yok. Geri dönelim.
Il n'y a aucun chemin pour sortir ici.
Buradan çıkış yok.
Pas moyen de sortir.
Ben ya da o ölene kadar buradan çıkış yok sanırım bana.
Je ne partirai d'ici qu'après sa mort.
Buradan çıkış yok. Kurtarma timleri gelene dek uyumak istiyor.
Et l'équipe de secours, sans le vouloir, la réveillera.
Tanrım! Buradan çıkış yok.
Il n'existe pas de sortie!
Buradan çıkış yok gibi.
C'est un cul-de-sac.
Buradan çıkış yok. Sakın bir hata yapmayın.
C'est bouché, ne fous pas la merde.
Buradan çıkış yok.
Il est coincé.
Buradan çıkış yok.
Pas par là. C'est dangereux.
Buradan çıkış yok.
Tu ne peux plus t'en sortir.
- Buradan çıkış yok.
Il n'y a pas de sortie.
Buradan çıkış yok!
On se casse!
Buradan çıkış yok.
Il n'y a pas d'issue par là.
Ama buradan çıkış yok. Her kapıda asker bekliyor.
Mais toutes les portes sont gardées.
Buradan çıkış yok.
- C'est impossible.
- Buradan çıkış yok.
- Il n'y a pas d'échappatoire.
- Buradan çıkış yok
On peut pas passer cette porte.
Buradan çıkış yok.
Tu n'as aucune chance.
Buradan çıkış yok, Scully.
Il n'y a pas d'issue.
Buradan çıkış yok!
II n'y a pas d'issue!
Buradan çıkış yok!
Tu peux pas t'en sortir.
Buradan çıkış yok!
Il n'y a pas d'issue!
Buradan çıkış yok!
On ne peut pas sortir par là!
Pekala, size temin ederim ki buradan çıkış yok.
Laissez-moi vous dire une bonne chose, il n'y a pas de sortie.
- Buradan çıkış yok. - İşte.
- Il n'y a pas d'issue.
Buradan çıkış yok.
Il n'y pas d'issue.
Buradan çıkış yok.
Il n'y aura plÏ... s de rassemblement.
Buradan çıkış yok, genç hanım.
Il n'y a aucun moyen de sortir d'ici, Mademoiselle.
Buradan başka çıkış yok.
Il n'y a qu'un chemin.
- Buradan çıkış yok.
- Ne bougez pas.
- Buradan başka çıkış yok.
- Alors? - Il n'y a pas d'issues, par ici.
Buradan çıkış yok.
Il n'y a aucune sortie.
Buradan başka bir çıkış yolu yok.
Tu vas devoir descendre tôt ou tard. Il y a pas d'autre issue.
Sonuç olarak buradan tek çıkış o kapı başka çıkış yok.
En résumé, la seule sortie passe par cette porte.
Buradan çıkış yok.
Tu ne peux plus t'enfuir.
buradan çıkışın yok.
Il est parti par là.
Buradan çıkış için bir yol yok mu? Bir kaçış yolu var mı?
Y a-t-il un moyen de s'échapper d'ici?
Buradan hiçbir çıkış yok!
Y a pas de sortie. Allons par là.
Buradan hiçbir çıkış yolu yok Richard!
Il n'y a aucune issue!
- Buradan çıkış yolu yok. - Belki de yanlış yöne döndük.
- Il n'y a pas d'issue.
Buradan çıkışınız yok!
Vous n'avez aucun moyen de sortir!
Buradan başka çıkış yok.
C'est par là ou rien du tout.
İyi de, buradan başka hiçbir çıkış yok.
Il y a une sortie, où a-t-il pu aller?
Buradan başka çıkış yok Joe.
C'est le seul moyen de sortir.
buradan çıkışın yok.
J'ai rien compris.
çıkış yok 35
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yok bişey 18
yoksa ne olur 26
yok oldu 57
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yok bişey 18
yoksa ne olur 26
yok oldu 57
yoktu 131
yok bir şey 967
yoksa ne 75
yok musun 43
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yok bir şey 967
yoksa ne 75
yok musun 43
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73