Eve gittim translate French
499 parallel translation
Eve gittim. Monte yalnızdı.
Je l'ai rejoint.
- Dün geldim ve babamların eve gittim...
- Hier, je suis passé chez mon père et...
Bir şey olmadı, ben de beklemekten yorulup, eve gittim.
Il ne se passait rien. J'en avais assez, je suis rentré.
Eve gittim. Seni bulamadım.
Je suis allé chez toi, tu étais partie.
Seninle konuştuktan sonra eve gittim. Yeni gelişmeler var.
J'ai été à la maison depuis que je vous ai parlé et il s'est passé des choses.
Onu yakalamak için ve yakalarsam ne yapacağımı bilmeden eve gittim.
Je rentrai en courant pour l'attraper, ne sachant pas à quoi m'attendre.
Onu öldürdükten sonra eve gittim ve içim ağzıma gelmişti.
Mais j'ai vomi tripes et boyaux, après.
- Sana bakmaya eve gittim.
- Pourquoi? Qu'y a-t-il?
Bunu duyunca eve gittim bu uzunlukta, şu kalınlıkta bir sopa aldım. ve çalıştığı yere gittim. Arabadan dışarı çıkmadım, onu utandırmak istemedim.
Sans rien dire, je me suis coupé un bâton long comme ça et large comme ça... et je suis allé là où il travaille.
Sonra eve gittim.
Après, je suis rentré chez moi.
İyi akşamlar... Üzgünüm geç kaldım. Mayomu almak için eve gittim.
Je vous prie de m'excuser, j'ai été chercher mon maillot.
Masaya doğru gidince bu adamlara ben de eve gittim.
Quand elle est allée à la table de ces hommes, je suis rentré.
- Eve gittim.
Chez ma sœur.
Kıyafet almak için bu sabah eve gittim.
Je suis rentrée me changer et prendre quelques affaires ce matin.
En iyisi olduğu söylenen eve gittim.
- J'en ai vu un, qui avait parmi Ies soldats une grande réputation.
Ben de... eve gittim.
Alors... je suis rentré à la maison.
Bu öğleden sonra eve gittim ve sizin şu kitabınızı okumağa başladım, Zihin İpi ve Onun Nasıl Çekileceği.
J'ai commencé à lire "Comment tirer la ficelle de l'esprit".
Biraz hayal kırıklığına uğradığını düşündüm kendimi tatmin etmektense hızlıca eve gittim.
"Je me suis dit qu'elle semblait un peu déçue. " Je suis vite rentré à la maison, plutôt content de moi.
Dün gece eve gittim.
Je l'ai planté hier.
O gün eve gittim, çünkü oğlum hastaydı.
J'ai dû partir car mon fils était malade.
Neyse, eve gittim...
Donc, je rentre à la maison.
# Annemle birlikte eve gittim.
Et je suis rentrée à la maison avec elle.
- Üstümü değiştirmek için eve gittim.
- A la maison, me changer.
Ona nasıl vuruldum da eve gittim bilmiyorum.
Je ne sais pas comment j'ai atterri là.
Sizden ayrıldıktan sonra, eve gittim ama anahtarımın olmadığını fark ettim ve zile bastım ama kapıyı açan olmadı.
En partant d'ici, je rentre, je n'ai pas la clé, je sonne, et Reinhold n'ouvre pas.
Birden, babamın o konuşma metnini bekliyor olduğunu hatırladım... ve yazıyı bitirmek için bir koşu eve gittim, ama bir an evvel bitirebilmek için o heyecan ve telaşın sonucunda... cümlelerde bir sürü hata yapmıştım.
J'ai réalisé soudain que mon père attendait son discours. J'ai couru à la maison pour finir de le taper mais... dans ma précipitation et ma hâte de finir... j'ai fait plein d'erreurs dans les phrases.
Sonra koşarak eve gittim ve biraz borç buldum.
Je suis vite rentrée en chercher.
Bugün eve gittim.
J'y suis allé.
Dükkânın etrafından dolaşarak eve gittim.
J'ai fait un tour dans le magasin et je suis rentré.
Onu beklemek için eve gittim.
Je suis rentré l'attendre.
Son günüm,... işimi bitirdim,... dolabımı boşalttım ve eve gittim.
Mon dernier jour là-bas, j'ai fini mon travail, vidé mon casier et je suis rentré à la maison.
Eve gittim ve dedim ki "Önemli olan şey, Joe hiçbir zaman bir anda karar verip Roma'ya uçmuyoruz".
Je suis rentrée etj'ai dit à Joe : "On ne partjamais à Rome sur un coup de tête."
İşi bırakmıştım, ancak bırakmadan az önce, bir gece bir eve gittim.
J'ai arrêté de bosser pour lui, mais peu avant, j'étais près d'une maison, une nuit.
Eve gittim. Annemin benim için yaptığı özel keklerden yedim.
Démobilisé, j'ai revu mes parents... j'ai mangé les gâteaux de fête.
Eve gittim, telefona baktım ve "çal" dedim.
J'ai fixé le téléphone et dit : "Sonne."
Buraya geldiğimden beri eve sadece bir kere gittim.
Tu sais, je ne suis allé qu'une seule fois chez eux.
Bu tarz şeyleri işte. Ben de bir akşam eve büyük bir kutu çikolata alıp gittim.
Un soir, je suis rentré avec une grande boite de bonbons.
Eve taksi tutarak gittim.
je suis rentré en taxi.
Siz gittikten sonra, bira içmeye gittim. Eve geldiğimde, direk içeri girdim.
Après votre départ, j'ai bu une bière, et en rentrant, je l'ai trouvée.
Narvik'ten eve gideceğime, İngiltere'ye gittim. Neden? Hala ben bile merak ediyorum...
Et puis de Narvik, je suis parti en Angleterre, je me demande encore pourquoi.
Çünkü eve gelmeden önce, operaya gittim.
Je suis rentré de l'opéra en voiture.
O yüzden eve geri gittim.
Alors, je suis rentré chez moi.
Sonra eve gittim.
Je suis rentré.
O gece eve sarhoş gittim.
"Ne voulez-vous pas venir en aide aux malades prisonniers?"
Eve güç bela gittim. Sersemlemiş, rezil edilmiş ve aşağılanmıştım.
Je suis bien rentré en titubant... hébété, sale, et humilié.
Hayır, genel eve bir kez gittim ve orada beni hıçkırık tuttu.
- Non, j'y suis allé une fois dans ma vie. J'ai eu le hoquet, et puis terminé.
O gece sinemaya gittim ve gece 12'den önce eve geldim.
Je suis allée voir un film ce soir là et je suis rentrée peu avant minuit.
Hindistan'a ilkbahar gittim Wally ve eve hatalı hissederek döndüm.
Oh oui... J'y suis allé au printemps suivant, et j'en suis revenu très déprimé...
Dün gece eve geç gittim ve çocuklarım, yemeklerini yaparken yangın çıkarmışlar. - Bunu açıkla.
Hier soir, je suis rentrée en retard et mes gosses avaient mis le feu.
Eve bile gittim.
Je suis même allé chez moi.
Ben de onunki gibi bir Browning aldım ve o dükkana gittim ve o zenciyi vurdum ve eve dönerken o kahrolası polisinizi vurdum.
Alors j'ai pris un Browning comme le sien, je suis rentré dans cette épicerie, et j'ai descendu ce nègre, et j'ai aussi buté ton putain de flic sur le chemin du retour.
gittim 82
eve gidiyorum 210
eve gel 70
eve geldim 52
eve gitti 30
eve gitmek istiyorum 292
eve git 260
eve gidelim 249
eve gidiyoruz 153
eve geldik 42
eve gidiyorum 210
eve gel 70
eve geldim 52
eve gitti 30
eve gitmek istiyorum 292
eve git 260
eve gidelim 249
eve gidiyoruz 153
eve geldik 42