English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ N ] / Ne yapıyorum ben

Ne yapıyorum ben translate French

1,139 parallel translation
Ne yapıyorum ben?
Bon, maintenant où est Don Juan?
Ne yapıyorum ben?
Qu'est-ce que je fais?
Ne yapıyorum ben?
Qu'est-ce que je suis en train de faire?
Ne yapıyorum ben?
Si, je l'ouvre.
Ne yapıyorum ben yahu?
J'avais oublié.
Ne yapıyorum ben?
Qu'est-ce que je fais, merde?
Ne yapıyorum ben? Ne yapıyorum ben?
Qu'est-ce que je fais?
Arkadaşıma ne yapıyorum ben Dot?
Qu'est-ce que je fais à mon ami?
Ne yapıyorum ben?
- Ce que je fais?
Ne yapıyorum ben?
Je suis con!
Burada ne yapıyorum ben?
Ça a servi à quoi tout ça?
Ne yapıyorum ben?
Qu'est ce que je fais?
Ne yapıyorum ben?
Mais qu'est-ce que je fais?
Ne yapıyorum ben? Bundan asla kurtulamayacağım.
Ça ne marchera jamais.
Ne yapıyorum ben, Dave?
- Que vous ai-je dit, Dave?
Ne yapıyorum ben?
Je fais quoi?
- Evet, peki ben ne yapıyorum?
Alors je dois faire quoi?
ben ne yapıyorum?
Qu'est-ce que je fais?
- Ben ne yapıyorum, sanıyorsun?
- Et je fais quoi, là?
Ama sonra birden "Ne yapıyorum ben delirdim mi?" dedim.
Puis, je me suis dit : " Je suis folle!
Ben ne yapıyorum?
Qu'est-ce qui m'arrive?
Ne yapıyorum ben?
Mais qu'est-ce que je fais!
Ben bir gece kulübünde şakalar yapıyorum.
Moi, je ne suis que comédien.
Ben burada, Ressik'de ne yapıyorum?
Et qu'est-ce que je fais à Ressik?
Buna ihtiyacım yok. Ben ne yapıyorum?
Mais qu ´ est-ce que je fiche ici?
Sana ne için ödeme yapıyorum ben?
Pourquoi je vous paye?
Ben şu an ne yapıyorum peki?
Et je fais quoi, là?
Hiç kimse yapmıyacaksa ben yapıyorum.
Si personne ne se dévoue, je le fais.
- Tabi ki biliyorum. Ben ne yapıyorum?
Oui, bien sûr.
Sonya hâlâ çalışıyor ama ya ben ne yapıyorum?
Sonia s'active. Et moi, que fais-je?
- Ayak işlerini ben yapıyorum. - Ne ayak işi? - Ayak işi var.
Vos colleguesè èoivent apprécèer.èè è
Sana ne olmuş? Sadece şaka yapıyorum.
Notre pédiatre, Ben Pfeffer.
Bekle bir saniye. Ben ne yapıyorum?
Que je suis bête!
Biliyor musun ben ne yapıyorum? Hemen seni savunuyorum.
Moi, je prends ta défense :
Ne yapıyorum ki ben?
Mais qu'est-ce que je fous?
Ben ne yapıyorum?
Je fais quoi, là?
Ben bu adamla ne yapıyorum?
- C'est pas prouvé.
- Koşsana lanet olası! - Ben ne yapıyorum? Haydi!
Saute!
Sonunda bana merhaba dedi, ya ben ne yapıyorum?
Pour une fois qu'elle me parle, je fais quoi?
- Ben ne yapıyorum?
Je déraisonne!
Doug, ne yapıyorum burada ben?
Pourquoi m'avoir appelée à moi, Doug?
- Ben ne yapıyorum? - Hayır, özür dilerim.
- Je perds la tête!
Peki ne yapıyorum burada?
Ben, je fais quoi?
"Tanrım! Ben ne yapıyorum?"
Qu'est-ce que je fous?
Ben ne yapıyorum?
Qu'est-ce que je fais?
- Ben ne yapıyorum?
- Pourquoi je ne le vois pas?
O halde neden ben bunu yapıyorum ki?
Je ne veux pas m'y replonger! Alors pourquoi tu m'excites comme ça?
Ben onu sadece hapisteyken yapıyorum.
Je ne fais ça qu'en prison.
Bense ne yapıyorum? Ben uyuşuk, pısırık, aşağılık herif, bulutlarda sürtüyor dalga geçiyorum, ne yapacağımı bilmeden, ağzımı açmadan, açamadan. Bir şeyler de diyemiyorum.
Et moi, canaille embourbée dans ma veulerie, je me traîne, comme indifférent à ma propre cause, et je ne peux rien dire.
Ben ne mi yapıyorum?
Ce que je fais?
Söyle bana... Ben şu anda ne yapıyorum?
Dites-moi ce que je fais maintenant?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]