English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ O ] / Onu sevmiştim

Onu sevmiştim translate French

301 parallel translation
Onu sevmiştim.
Je l'aimais.
Savaş hakkındaki oyununuz ne oldu Bayan Sycamore? - En çok onu sevmiştim.
Je préférais votre pièce sur la guerre, vous devriez la reprendre.
- O bir centilmenin teki. Görür görmez onu sevmiştim.
Je l'ai trouvé sympa, ce type!
Ama onu sevmiştim... delicesine.
Mais je l'aimais... à la folie.
Oğlunuzu gördüğüm an onu sevmiştim.
À présent que je vous connais, il me plaît encore plus.
Onu sevmiştim.
Moi, je l'aimais bien.
Çünkü onu sevmiştim. Bana duyduğu aşktan daha büyük bir aşkla.
Je l'aimais d'un amour passionné!
İyi değildi, kötü de değildi ama... onu sevmiştim.
Il n'était ni bon, ni mauvais, mais je l'aimais.
Onu sevmiştim Jackie.
Je l'aimais.
Ama onu sevmiştim.
Mais je l'aimais, elle.
Başından beri sendeki onu sevmiştim.
Robert, c'est vous que j'ai aimé à travers lui depuis le début!
Garip bir adamdı, ama onu sevmiştim.
C'était un bonhomme étrange, mais il m'a plutôt plu.
Onu sevmiştim. Ama hiç iyi biri değilmiş.
Je l'aimais, mais elle n'a pas été gentille avec moi.
Çok olduğunu söyleyemem ama onu sevmiştim.
J'ai pas fait grand-chose avec lui, mais je l'ai aimé.
Onu sevmiştim. biliyorsun.
Je l'aimais, tu le sais.
Evet, onu sevmiştim.
- Oui, je l'aimais bien.
Okumuş bir kadın değildi, pek güzel de sayılmazdı ama onu sevmiştim.
Elle n'était pas très instruite, ni même belle... mais je l'aimais.
Böyle olsun istememiştim ama onu sevmiştim ve o beni başka bir kadın için terk etti!
Je ne voulais pas faire ça, mais je l'aimais et... il m'a quittée pour une autre femme!
Onu sevmiştim ve şimdi özlüyorum.
Je l'aimais et maintenant il me manque.
Onu sevmiştim.
Mais je l'aimais bien, moi.
Ama onu sevmiştim.
Mais je l'aimais.
Onu sevmiştim seni de sevmiştim.
Je l'aimais. Et je t'aimais. Ta gueule!
- Babamla neden evlendin? - Çünkü onu sevmiştim.
Pourquoi tu t'es mariée avec papa?
Onu sevmiştim.
Je l'aimais bien.
Ben onu sevmiştim.
Je l'aimais, c'est vrai.
Ama onu sevmiştim. ... solgun, kirletilmiş, başkasının çocuğuyla karnı şişmiş bu Lolita'yı.
Mais je l'aimais cette Lolita, pâle et polluée... et engrossée par un autre homme.
Onu sevmiştim, Louis.
Je l'aimais, Louis.
Onu çok sevmiştim.
Elle était si belle.
- Hadi. - Onu sevmiştim. - Hadi, gidelim.
je l'aimais je l'ai tuée, je veux mourir.
Bir zamanlar birini sevmiştim ve onu kaybettim.
J'ai aimé quelqu'un, autrefois, et celui que j'aimais, je l'ai perdu.
Onu hemen sevmiştim.
Il m'a tout de suite plu.
Ben de onu sevmiştim.
Et je l'aimais.
Onu çok sevmiştim.
Je l'ai tant aimé.
Mike'a söyle, sadece bir işti. Onu her zaman sevmiştim.
Dis à Mike que c'était les affaires.
Onu çok sevmiştim.
Je l'aimais beaucoup.
Peter'in onu bir fahişe ile aldatması fikrini sevmiştim.
L'idée que Peter la trompe avec une prostituée me plaisait.
Londra'da Greenchers'da gördüğümde onu çok sevmiştim.
Il vous a plu, chez les Grainger, à Londres.
Onu nasıl sevmiştim!
Je l'aimais!
Onu da sevmiştim, bebeğim.
J'ai aimé tout ça.
Onu bu yüzden sevmiştim zaten.
C'est ce que j'aime chez elle
Biliyorsun, onu gerçekten çok sevmiştim.
Je l'aimais vraiment.
Onu o kadar çok sevmiştim ki, onun için intihara kalkıştım.
Je l'aimais tellement que j'ai failli mourir pour elle.
Onu canımdan çok sevmiştim!
Je l'aimais plus que ma vie.
Çok hoş bir midilliydi ve ben onu çok sevmiştim.
C'était un beau poney. Je l'aimais beaucoup.
Onu gerçekten sevmiştim.
Je l'aimais vraiment.
Her zaman sevmiştim onu.
EJ l'ai toujours aimé celui-là.
Onu çok sevmiştim.
Je l'ai beaucoup aimée.
Evet, onu gerçekten sevmiştim.
Douglas. Je l'aimais profondément.
Onu sevmiştim.
Je l'adorais!
Bu herif... onu da sevmiştim... pes ediyorum.
Ce type-là... je l'ai aimé... Je renonce!
Hayır, onu sevmiştim. Artık onu sevmiyorum.
Non, il ne me plaît plus.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]