Parmak izleri translate French
1,405 parallel translation
Parmak izleri, minibüsten alınanlara uyan birini tutuklamışlar.
Arrêté un homme dont les empreintes correspondent à celles relevées sur le van.
Bütün okul personelinin parmak izleri.
Voilà les empreintes de tout le personnel de l'école.
Parmak izleri silahın üstündeydi.
L'arme porte ses empreintes.
Çoğaltma makinesinin üzerindeki parmak izleri ağabeyinize ait.
Les empreintes sur l'appareil de multiplication... proviennent de votre frère.
Bu yüzden atölyede başkalarının parmak izleri da var.
C'est pour cela qu'il y a d'autres empreintes dans l'atelier.
Nasıl? Boynundaki çürüklerden aldığımız parmak izleri sana ait.
On a trouvé vos empreintes sur les tuméfactions de son cou.
Kimliği yokmuş, yüzü ve parmak izleri veritabanında yok.
Il n'avait pas de papiers et il n'est sur aucune base de données.
Kyle'ın parmak izleri her yerde olsa gerek.
Les empreintes de Kyle pourraient être partout dessus.
Parmak izleri, geçmişi, her şey temiz çıktı.
Ses empreintes, son passé. Rien à signaler.
Şey, Catherine, eğer doğru söylüyorsa, Becky'nin parmak izleri notlarda olmamalı
Si c'était le cas, on n'aurait pas les empreintes de Becky.
Parmak izleri bulduğumuz arabada vardı.
Ses empreintes étaient sur le volant.
Dedim ki : şişelerdeki bütün parmak izleri kurbanlara ait. Ancak huni deki izin kimin olduğu belirsiz.
Toutes les empreintes correspondent aux victimes.
Burada olmaması gereken parmak izleri.
Des empreintes qui ne devraient pas être là.
Parmak izleri yıpranır ve kaybolur.
Les empreintes disparaissent.
Evet, adam dokunmuş olsa bile parmak izleri çoktan kaybolmuştur.
Oui, elles sont là. Si il a touché cette étagère, ses empreintes ont disparu depuis.
Parmak izleri erkek arkadaşının olabilir.
Ou c'est les empreintes d'un copain?
Parmak izleri dosyada yoktu. Diş olayı hala askıda.
Empreintes non fichées, relevé dentaire en cours.
O zaman dairedeki kapı kolundan aldığım parmak izleri seninkilerle eşleşmeyecek?
Les empreintes de la porte seront pas les vôtres?
Parmak izleri aynı şeyi söylemiyor.
Ses empreintes disent le contraire.
Şampanya kapağında ve sakinleştirici şişesinde bulduğum parmak izleri aynı.
Mêmes empreintes sur le flacon de Rohypnol et le bouchon.
Binanın çatısındaki bir kurdelede kan ve parmak izleri bulduk.
Je vous parie que vous venez juste d'aiguiser vos patins. Nous avons du sang et des empreintes sur un ruban trouvé sur le toit de votre immeuble.
Sırtın üstünde parmak izleri çıkmamış.
On ne voit pas bien les doigts, mais la paume est nette.
... arabada ve silahta parmak izleri vardı.
Ses empreintes étaient sur l'arme et la voiture.
Yüksek ihtimal kırmızı bir şeyle. Yani parmak izleri çıkarılmış.
- Pas d'empreintes.
Evet geceyi bir kardeşle geçirmiş ama parmak izleri öbür kardeşin yanında.
Oui, il a passé la nuit avec une sœur, et ses empreintes nous le situent avec l'autre.
Kesinlikle saldırgana ait olduğuna inandığımız bazı parmak izleri de bulduk. - Carla'nın birkaç arkadaşıyla konuştum.
Nous avons relevé des empreintes qui semblent appartenir à l'agresseur.
Bu adamın traş makinesindeki parmak izleri, katilinkilerle örtüşmüyor.
Les empreintes sur le rasoir de ce type ne correspondent pas à celles du tueur.
Parmak izleri, evde bulduklarımızla örtüşmüyor.
Tout d'abord, l'homme qu'on a arrêté ce soir n'est pas l'assassin de votre fille. Ses empreintes ne correspondent pas à celles de la maison.
Bill Croelick'ın paslanmaz çelik çakmağını üzerinde parmak izleri olduğu halde çalmış. Lisa Barnes'ın ehliyetinin sahtesini yaptırtmış, bir araba çalmış, uçurumdan yuvarlamış kendi elini ayağını kesmiş, parçaları ortalığa saçarken kendisini de bir güzel yakmıştır eminim.
Eh bien, je suppose qu'elle aurait pu piquer le briquet en inox de Bill Croelick, s'assurer qu'on y trouve ses empreintes, faire une copie du permis de Lisa, voler une auto, la pousser dans le vide, se couper les mains et les pieds
Fakat parmak izleri olay mahalinde yoktu.
Mais ses empreintes n'étaient pas dessus.
Üzerinde parmak izleri olan bir şeyler.
Quelque chose avec ses empreintes dessus.
Parmak izleri suç mahalindekine uyuyor.
Ses empreintes correspondent aux empreintes partielles de ta scène de crime.
Önceki gece de buzlukların üstündeki parmak izleri temizlenmişti.
Et la nuit avant ça, toutes les empreintes digitales ont été nettoyées sur les portes du frigo.
Birinde Bay Oppen'ın parmak izleri var.
Il y avait les empreinte de Mr Oppen sur l'un d'entre eux.
Aldığımız parmak izleri?
Les empreintes relevées sont les siennes?
Tanımlanmamış parmak izleri. Bulduğunuz bütün izleri araştıracak vaktim olmadı.
Je n'ai pas encore pu toutes les analyser.
Hangisini tercih edersin? Parmak izleri, yapışkan şeyler, kan örnekleri.
Qu'est-ce que tu préfères, les empreintes, le truc collant ou identifier ce sang?
- Eğer mahkemeye çıkarsa parmak izleri ve bacaktaki ısırık izleri yüzünden Tony, ömür boyu hapis cezası alabilir.
Parce que s'il passe devant la cour, avec ses empreintes et sa marque de morsure sur la jambe, Tony va passer le reste de ses jours en prison.
Dijital parmak izleri kullanılıyor. Bastıkları her tuş kayıt altına alınıyor.
Comme des empreintes digitales, chaque touche pressée est enregistrée pour la postérité.
- Parmak izleri.
Empreintes digitales.
Abby, Dillon'ın cesedinden alınan parmak izleriyle Thorne'un tabanca ruhsatındaki izleri eşleştirdi.
L'empreinte du corps de Dillon correspond à celle trouvée sur la demande de port d'arme de Thorne.
Bunlar parmak izleri.
- On vous a griffé.
Parmak izleri bir insanın sahip olduğu en karakteristik özelliğidir.
Les empreintes digitales sont les caractéristiques les plus uniques que chacun a.
Parmak izleri veritabanında yok.
Les empreintes ne sont dans aucune base de données.
Parmak izleri sistemde kayıtlı değil.
Ses empreintes n'ont rien donné.
Kitapta bulduğumuz parmak izleri bize bu adamı verdi, Darryl Gerth, G - e-r-t-h.
concorde avec celle de Darryl Gerth, G-E-R-T-H.
Sarah'ın boynunda parmak eklemi izleri vardı.
Sarah avait des marques de doigts sur le cou.
Kapı kolunda çeşitli parmak izleri buldum.
- sur la porte.
Sandra Lopez'i öldürülen taşta parmak izini bulduk aynı izleri Myersonsların evindeki bir matruşkada da bulduk.
Les empreintes sur la pierre qui a tué Sandra sont les mêmes que celles sur la poupée des Myerson. Les vôtres.
DNA testine yöneliyorum. Parmak izleri babanınkilere uyuyor mu? Bir kısmı.
Les empreintes du père? Pas seulement.
Parmak izleri.
Ok.