Senin hatan değil translate French
1,108 parallel translation
- Lşıklar! - Bana bak. Bu senin hatan değil anladın mı?
Ce n'est pas ta faute, tu comprends?
Bu senin hatan değil.
C'est pas ta faute
Bu senin hatan değil
C'est pas ta faute
"Bu senin hatan değil."
C'est pas ta faute
Oh, tatlım. Bu senin hatan değil, Bu sensin.
C'est pas ta faute!
Hayır, bu senin hatan değil.
C'est pas ta faute!
Senin hatan değil, tatlım.
C'est moi qui suis censé être l'adulte.
Bu senin hatan değil.
- Ce n'est pas de votre faute.
Senin hatan değil.
Ce n'est pas votre faute.
- Orion, bu senin hatan değil. E-e-e-elvedalar...
- Orion, ce n'est pas de ta faute.
Senin hatan değil.
Ce n'est pas de ta faute.
Bu senin hatan değil.
Ce n'est pas votre erreur du tout
Bu senin hatan değil. O belgeleri ben yaktım.
C'est moi qui ai brûlé les papiers d'incorporation.
Ölmemem senin hatan değil. Evet, senin hatan değil benim arkamdan gelecek kadar taşaklısın, değil mi? Sen 158'sin, seni sefil piç.
Et si t'as réagi en gonzesse en courant chez le procureur.
Hayır, bu senin hatan değil, baba.
Ce n'est pas de ta faute.
Senin hatan değil di Tom. Bunu tahmin edemezdik.
- Ce n'est pas de votre faute.
O zaman, bütün bu dağınıklığa ben sebep oldum. Senin hatan değil.
- Alors, j'ai fait une bêtise?
Bu senin hatan değil.
C'est pas de ta faute.
Senin hatan değil. - Ölmesi mi?
Ce n'est pas de votre faute.
Bu senin hatan değil.
Ce n'est pas votre faute.
Anlıyorum, senin hatan değil.
Je sais bien, ce n'est pas ta faute.
Senin hatan değil, onun hatası da değil.
Ce n'est pas votre faute et ce n'est pas la sienne.
Ama bu senin hatan değil.
Mais c'était pas ta faute.
- Senin hatan değil Lucy.
- Ce n'est pas de votre faute, Lucy.
Hayır, senin hatan değil.
- C'est faux.
- Senin hatan değil.
- C'est pas ta faute.
... ama bu senin hatan değil.
Mais vous n'y étiez pour rien.
Ama senin hatan değil.
Mais c'est pas ta faute.
Ama senin hatan değil, anladın mı?
C'est pas ta faute, tu piges?
Sadece sıradan birisini öldürdü, bu senin hatan değil diğer cinayetleri düşününce, minnettar olman lazım.
Il vient de tuer en public, ça t'innocente pour les autres meurtres. Sois content.
Bu senin hatan değil.
Ce n'est pas ta faute.
— Prue, bu senin hatan değil. — Değil.
- Ce n'est pas de ta faute.
Senin hatan değil, Becky.
Ce n'est pas votre faute, Becky.
Hep senin hatan değil ama hemen hemen hep senin hatan.
Pas toujours ta faute, mais presque toujours.
Senin hatan değil.
- Ça va, ce n'est pas de ta faute.
Senin hatan değil, Daniel.
Ce n'est pas de ta faute, Daniel.
- Kendini suçlama. Bu senin hatan değil.
Ne te reproche rien, ce n'est pas ta faute.
Ama bu senin hatan değil. Hayır, bekle. Evet senin hatan!
Mais c'est pas ta faute.
Senin hatan değil.
Ce n'est pas ta faute.
Ah, bu senin hatan değil.
Ce n'est pas ta faute...
Üzgünüm bebeğim, bu senin hatan değil.
Pardon, bébé, ce n'est pas ta faute.
Bu senin hatan değil, anne.
Tout ceci n'est pas de ta faute, maman.
Benim hatam. - Senin hatan değil.
C'est pas ta faute.
Bu tamamen senin hatan! Hey! Bunu kendim için değil, hepimiz için yaptım.
C'est de ta faute.
Senin hatan değil, Anna.
Ce n'est pas ta faute.
Bak, bu senin hatan değil..
C'est pas ta faute.
Senin hatan değil. Kuş yüzünden.
C'est l'oiseau, pas toi.
Olanların hiçbiri senin hatan değil.
Rien de tout ça n'est de ta faute.
Senin hatan değil.
Ce n'est pas de ta...
Hey, Viny, bu senin hatan değil.
C'est pas ta faute.
Bu senin hatan değil Debra, hormonları bilirim.
Ce n'est pas ta faute, Debra.
senin hatan değildi 70
senin hatan 59
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
senin hatan 59
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154
değil miyim 77
değil mi efendim 66
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154
değil miyim 77
değil mi efendim 66