Söyleyeceksin translate French
3,705 parallel translation
Sanırım bana o polisi öldürenin sen olmadığını söyleyeceksin.
Je suppose que vous allez me dire que vous n'avez pas tué ce policier.
Buradakinin de sen olmadığını söyleyeceksin.
Je parie que c'est pas vous.
Bana durmamı mı söyleyeceksin, Michael?
Tu vas me demander d'arrêter maintenant, Michael?
Bana ne söyleyeceksin?
Me dire quoi?
Beni buradan indirmek için ne gerekirse söyleyeceksin değil mi?
Vous dirai n'importe quoi pour que je ne saute pas.
- Ne zaman söyleyeceksin?
Quand vas-tu lui dire?
Sanırım sana yardımcı olacak ne varsa, söyleyeceksin.
Heu, je pense que vous direz tout ce qui peut vous aider.
Gerçekte ne olmasını istiyorsan onu söyleyeceksin.
Je pense que vous direz tout ce que voulez qui devienne vrai.
- Neyi söyleyeceksin?
- Me dire quoi?
Sana yardım etmeme yardım edeceksin. Bana Dylan'ı nerede bulacağımı söyleyeceksin.
Vous allez m'aider pour que je vous aide et me dire où je peux trouver Dylan.
Caza'ya geri döneceksin ve onlara Bello'nun onlardan korkmadığını söyleyeceksin.
Tu vas retourner chez Caza, et tu vas lui dire que Bello n'a pas peur de lui.
Arayacaksın da Damon ile ne kadar mutlu olduğunu mu söyleyeceksin?
Pour que l'on sache à quel point tu es heureuse avec Damon?
Her defasında o şekilde mi söyleyeceksin?
Tu vas dire ça comme ça à chaque fois?
Hayır, sen söyleyeceksin.
- Non, tu vas devoir lui dire.
Anlamadım da, Simone'a yanına taşınmasını mı söyleyeceksin?
Je suis désolé, tu vas demander à Simone d'emménager avec toi?
Gerçekten orada dikilip bana Kont'un peşinde olmanın kişisel olmadığını mı söyleyeceksin?
Tu vas vraiment rester ici et me dire que ta poursuite du Comte n'est pas personnelle?
- Işıktan ışığa mı söyleyeceksin?
Je vais avoir l'itinéraire feu après feu?
Dur tahmin edeyim, unuttuğunu söyleyeceksin.
Je vais me lancer et dire que tu as oublié.
Ne yapacaksın, aileme mi söyleyeceksin?
Qu'est-ce que tu vas faire, le dire à mes parents?
Ona ne zaman söyleyeceksin?
Quand vas-tu lui dire?
Nerede olduğunu söyleyeceksin, yoksa senin için geldiklerinde kılımı bile kıpırdatmam!
OK. Tu me dis où il est ou quand ils viendront pour toi, je les laisserai te pendre.
- Neyi söyleyeceksin?
- Me dénoncer pour quoi?
- Bunu suratima mi söyleyeceksin? - Köse parçasi bu Winston!
Cette pièce est un angle, Winston!
- Adama ne zaman söyleyeceksin?
- Quand le lui direz-vous?
- Neyi söyleyeceksin?
- Dire quoi à quelqu'un?
Onu arayıp bombalar için potansiyel bir alıcı olduğunu söyleyeceksin.
Vous allez l'appeler et lui dire. Vous avez un acheteur potentiel pour les bombes
Hemen şimdi nerede olduğunu söyleyeceksin.
Vous allez me dire où elle est, tout de suite.
Önce kimlik bilgilerini söyleyeceksin. Sonra defteri gösterececeğim. Sorularla devam edeceğim.
Donc, après avoir passé en revue vos qualifications, je parlerai du livre, vous guiderai à travers mes questions.
Ama sadece merak ediyorum, avukatın bunun nasıl olduğunu sorduğunda ne söyleyeceksin?
Mais je suis juste un peu curieux- - que vas tu dire à ton avocat quand il demandera comment tu as eu ça, hein?
Ne yapacaksın, ona mı söyleyeceksin?
À qu'est-ce que vous allez faites, dites-lui?
Hayır, söyleyeceksin.
- Non. Dis-le. Je suis désolé de faire ça.
Sadece art arda bir sürü güzel şey söyleyeceksin.
Tu débites plein de gentillesses.
Sen söyleyeceksin.
Tu vas le lui dire.
Ona hile yaptığını, başarısız olduğunu senin tedaviyi hak etmediğini söyleyeceksin.
Tu lui diras que tu as triché, que tu as échoué, que tu ne mérites pas le remède.
Daha sonra işlerini halletmek için zamana ihtiyacın olduğunu söyleyeceksin.
Tu lui dis que tu dois terminer ton travail.
Ben başlayacağım, işaret edince sen söyleyeceksin.
Maintenant, je vais commencer et quand je te pointe du doigt, tu vas chanter ton morceau.
Yanıldığımı mı söyleyeceksin?
- Quoi? Tu vas me dire que je me trompe?
Ona ne söyleyeceksin?
Qu'est-ce que tu vas lui dire?
Catherine, Muirfield'la ve bana yaptıklarıyla ilgili seninle paylaştığım onca şeyden sonra, yüzüme bakıp bana yalan mı söyleyeceksin?
Catherine, après tout ce que j'ai partagé avec toi à propos de Muirfield et ce qu'ils m'ont fait, maintenant tu va me mentir en pleine face?
Şimdi sen de bana nerede olduğunu söyleyeceksin!
Il y a un laboratoire, ici. Où est-il?
Nerede olduğunu hemen söyleyeceksin!
Dites-le-moi maintenant.
Söyleyeceksin, şimdi.
Dites-moi, maintenant!
Courtney'e hakkımda iyi şeyler söyleyeceksin değil mi?
Alors tu parleras à Courtney pour moi?
Bana hikâyeyi anlatacaksın ve bana gerçeği söyleyeceksin.
Tu vas tout me raconter, et tu vas me dire la vérité.
- Başkan Gainey'ye... alışveriş merkezi projesini yeniden gözden geçirdiğini söyleyeceksin.
Tu as dit au maire Gainey que tu reconsidérais le project du centre commercial.
O ve eşiyle bunu konuşmak için Fancie'nin Yeri'nde yemek yemek istediğini söyleyeceksin.
Tu aimerais déjeuner avec lui et sa femme chez Fancie pour en parler.
Başka neyi olduğunu söyleyeceksin?
Qu'est ce que tu vas me dire maintenant?
Alejandro'ya, hasta olduğunu ne zaman söyleyeceksin?
- Quand allez-vous dire à Alejandro que vous êtes malade?
Bu yüzden kızıma, çocuğunu istemediğini söyleyeceksin.
C'est pourquoi... Tu dois dire à ma fille... Que vous ne voulez pas de son enfant.
İşte bundan dolayı yasadışı takip ve taciz... duruşması olduğunda onun için yalan söyleyeceksin... O bunu biliyor.
Donc quand il y aura un congrès qui entendra parler de ça... la surveillance illégale, le harcelement... il sait que tu mentiras pour lui.
Sen de mi uğruna yaşamaya değer şeylerim olduğunu söyleyeceksin?
Me dire qu'il me reste des raisons de vivre?
söyle 2270
şöyle 191
söyledim 318
söyledi 132
söyledin 99
söylemiştim 315
söylemiştin 61
söyleme 186
söyle bana 1105
söylemeyeceğim 91
şöyle 191
söyledim 318
söyledi 132
söyledin 99
söylemiştim 315
söylemiştin 61
söyleme 186
söyle bana 1105
söylemeyeceğim 91
söyleyeceğim 241
söylemem 123
söylemedim 113
söylesene 1323
söylemek istediğim 130
söylemedin 49
söylerim 244
söyleyeyim 186
söylemeyecek misin 32
söylemiyorum 60
söylemem 123
söylemedim 113
söylesene 1323
söylemek istediğim 130
söylemedin 49
söylerim 244
söyleyeyim 186
söylemeyecek misin 32
söylemiyorum 60
söyle ona 443
söylediler 23
söylediğim gibi 241
söyle bakalım 455
söyleyin bana 123
söylemedi 153
söylemem gerek 33
söyledin mi 33
söyleyemem 305
söylemedim mi 39
söylediler 23
söylediğim gibi 241
söyle bakalım 455
söyleyin bana 123
söylemedi 153
söylemem gerek 33
söyledin mi 33
söyleyemem 305
söylemedim mi 39