Söz verdim translate French
3,523 parallel translation
Ona söz verdim.
Je lui ai promis.
Wanda'ya onun yerine çalışacağıma söz verdim, Sabah 3 : 00'e kadar işten çıkamayacağım.
J'ai promis à Wanda que je la couvrais, donc je n'aurais pas fini avant 3 heures du matin.
Söz verdim ben.
J'ai fait une promesse.
Bir söz verdim.
Je me suis engagé.
Ben de aylar öncesinden nedime olmaya söz verdim.
Et je me suis engagé à être demoiselle d'honneur, des mois à l'avance.
Dün tek bir şey için kendime söz verdim : asla bir evlilikte güçlü hisler beslemeyeceğim.
Hier J'ai cédé à la seule chose Je me suis promis que je n'aurais jamais dans mon mariage : Un fort sentiment.
Fakat deneyeceğimize dair söz verdim.
Mais j'ai promis qu'on pouvait essayer.
Bunu yapıyorum çünkü bir söz verdim.
Je le fais parce que j'ai fait une promesse.
Ama biz--ben Megan'ı koruyacağıma söz verdim.
Mais nous... J'ai promis de protéger Megan, et je ne vais pas l'abandonner maintenant.
Size bir söz verdim ve bunu tutmaya kararlıyım.
Je vous ai fait une promesse et je tiendrai parole.
Ama daha önemlisi kendime bir söz verdim. Çamaşırımı sadece evde yıkayacağım böylece ne kadar yoğun olursam olayım, birkaç haftada bir eve gelmek zorunda kalacağım ve böylece seni göreceğim.
Mais surtout je me suis promis de faire la lessive qu'à la maison, comme ça, même si je suis prise, je suis obligée de rentrer et comme ça je peux te voir.
- Rachel'a yardım edeceğime söz verdim.
J'ai promis à Rachel de l'aider.
Grayson'ların yanına bile yaklaşmayacağıma dair Jack'e söz verdim.
J'ai promis à Jack que je n'approcherais plus les Grayson.
Esaretim boyunca Tanrı'ya eğer bir şansım daha olursa gerçeklerle yaşayacağıma dair söz verdim.
Durant pour confinement, J'ai promis à Dieu que s'il me donnait une autre chance, je vivrais dans la vérité.
Brody'e anma törenine geleceğime dair söz verdim.
J'ai promis à Brody que je le verrai à la commémoration.
Sana söz verdim Peter, ama beni zorluyor.
Je t'ai fait une promesse.
Peter'a söz verdim.
Je l'ai promis à Peter!
Kalıcı vizem olana kadar tüm uyuşturuculardan uzak duracağıma Rachel'a söz verdim.
J'ai promis à Rach que je resterai loin de tout ce qui est catégorie 1 jusqu'à ce que j'obtienne mon visa permanent.
Evet, ama Yarbay Roberts'ın kızına babasının intikamının alınacağına dair söz verdim.
Oui, mais j'avais promis à la fille du commandant Roberts que la mort de son père serait vengée.
Neden? Çünkü ogluma ölümünün intikamini alacagima söz verdim.
Alors maintenant demandons nous, croyez vous aux fins heureuses?
- Dash'e yarınki bekarlar müzayedesine bir sepet vereceğime... söz verdim, fakat sana karşı... dürüst olmam gerekirse... benim randevulaşmak istediğim sadece tek bir kız var.
Dash m'a fait promettre d'inscrire un panier aux enchères de célibataires de demain, mais pour être honnête avec toi, il y a... qu'une seule femme avec qui je veux avoir un rendez-vous.
Benjamin utanmıştı ve kimseye söylemeyeceğime dair ona söz verdim.
Benjamin avait honte, il m'a fait promettre de ne rien dire.
Ben bir söz verdim ve bize Emilie'yı vereceğine inanıyorum.
Je lui ai promis. Il nous donnera Émilie Zeuthen, mais il va falloir bouger.
Maja'ya söz verdim.
J'ai promis à Maja.
Ama daha bu sabah ona söz verdim ve eğer hemen arkasından sana söylediğimi öğrenirse... İlk defa güvendi bana. Anlıyorum ama neden ona bu şekilde bir söz verdin?
Mais je lui ai promis ce matin, et si il apprend que j'ai juste changé d'avis et que je t'en ai parlé, c'est la première fois qu'il me confiait quelque chose
Böylece kendime ikinci bir şans yakalayacağıma söz verdim.
Alors je me suis promis que je me battrai pour avoir une seconde chance.
Bir söz verdim.
J'ai fait une promesse.
Sana uzun bir süre önce normal bir hayat yaşayacağımıza dair söz verdim.
Je t'ai promis une vie honnête il y a si longtemps, t'as probablement fais une croix dessus, pas moi.
Ayrıca, ikimiz de biliyoruz ki şehirde kalırsam, diğer insanların ilişkilerine karışacağım, bu sene bir kez daha bunu yapmayacağıma söz verdim kendime.
En plus, on sait toutes les deux que si je reste en ville, je vais me mêler des affaires des autres et je me suis promise de ne pas le faire cette année.
Serena'ya yardım ettikten sonra onu aramayacağıma söz verdim.
Je lui ai promis d'arrêter de chercher après qu'elle m'ait aidée à trouver S.
Serena'ya yardım ettikten sonra, onu aramayı bırakacağıma söz verdim.
Je lui ai promis de ne plus la chercher quand elle m'a aidé à trouver Serena.
Brick'e şeker ya da ceza için söz verdim.
Je dois emmener Brick faire la tournée des maisons.
Yaşamamıza izin verdiği takdirde gözü kulağı olacağıma söz verdim.
Je lui ai promis que je serais ses yeux et ses oreilles s'il nous laissait en vie.
Ben geldim ve çıkış yolu için söz verdim.
Je suis arrivé et j'ai promis une porte de sortie.
Philly'e gitmeliyim. Söz verdim.
J'ai promis d'aller à Philadelphie.
Charlie'ye söz verdim.
J'ai promis à Charlie.
- Stefan'a söz verdim.
J'ai promis à Stefan.
Çocuğa söz verdim ve artık sözümden geri dönemem.
Bien, j'ai promis au garçon et je ne peux pas revenir dessus maintenant.
- Söyleyemem, söz verdim.
Je lui ai promis de garder le secret, mais...
Ona Lucy'yi geri getireceğime söz verdim.
Ouais, tu sais, je lui ai promis que je ramènerais Lucy, okay? Elle pense qu'il n'y a rien que je ne puisse faire.
Ona kimseye söylemeyeceğime dair söz verdim ve........ sana söyleyeceğim çünkü sen hiç kimse değilsin.
Je lui ai promis de ne le dire à personne, et je vais te le dire car tu n'es pas n'importe qui.
Janice'e vardiyasını alacağıma söz verdim.
Je remplace Janice.
Kanserin beni değiştirmeyeceğine dair kendime söz verdim. Çoraplarım da dahil.
J'ai pris la décision de ne pas laisser le cancer me changer même pas mes chaussettes.
Yeğenime, üniversite mezuniyetine katılacağıma dair söz verdim.
J'ai promis à ma nièce que j'irai à sa cérémonie de graduation.
Evet, size bir söz verdim, bunu çekeceğiz diye ve kameranız için de özür dilerim.
Je me suis engagé à... filmer cette chose, donc. Je suis désolé pour votre caméra, d'ailleurs.
Seni böyle zamanlarında rahatlatmak için yazılı bir söz verdim.
Je me suis engagé par écrit à te réconforter dans ces moments.
Deb'e söz verdim.
J'ai promis a Deb.
Bu yüzden ikinci bir şans kazanacağıma ve istediğin adam olacağıma dair söz verdim.
Je serais l'homme que tu veux que je sois.
Yapacağıma söz verdim.
Je leur ai promis.
Sana söz verdim.
- Je t'ai fait une promesse.
Sana bir söz verdim.
J'ai promis.
verdim 70
söz veriyorum 1721
söz ver 128
söz vermiştin 151
söz verdin 108
söz veriyor musun 72
söz verdiğim gibi 30
söz ver bana 56
söz veremem 25
söz verdi 29
söz veriyorum 1721
söz ver 128
söz vermiştin 151
söz verdin 108
söz veriyor musun 72
söz verdiğim gibi 30
söz ver bana 56
söz veremem 25
söz verdi 29