Uyuyordu translate French
524 parallel translation
Cesare olamaz, o sırada uyuyordu.
Ca ne peut pas être Cesare... Cesare dormait à ce moment-là...
Tek başına. Bıraktığımda uyuyordu.
Il est tout seul.
- Hani uyuyordu?
- Comment?
Hayır, dadı odasındaydı. Uyuyordu herhalde.
Elle était dans sa chambre, endormie.
Muhtemelen birini ziyaret etmek geldi aklına ve giderken herkes uyuyordu.
Elle a voulu aller voir quelqu'un et tout le monde dormait à son départ.
Uyuyordu, bana söylemeyecekti.
Il l'a dit en dormant, Je n'étais pas censé entendre.
Ama benim kararlarıma ve zevk anlayışı konusundaki görüşlerime de uyuyordu.
Elle demandait mon avis pour tout.
Adam emirlere uyuyordu.
Il a obéi à des ordres.
Uşağı uyuyordu.
Les domestiques étaient à la campagne.
- Çıktığımda uyuyordu.
- Elle dormait encore.
Pacifica çalılarının arkasında şu bez sandalyelerin birinde uyuyordu ve aklımdan tamamen çıkmış.
Il dormait dans une chaise longue et je l'ai oublié.
Karım uyuyordu.
Ma femme dormait.
- Uyuyordu.
Elle dormait.
İlaç zamanı geldi ama o kadar rahat uyuyordu ki onu uyandırmak istemedim.
C'est l'heure de la quinine, mais il dort...
O uyuyordu.
Le type a dû s'endormir.
Yatakta, karnımda uyuyordu!
Dans le lit, endormi sur moi
Yine yüzü dönük uyuyordu ve delikanlı yanında oturmuş onu izliyordu.
Il dormait le visage caché, et l'enfant le regardait.
- Sanmıyorum. Çoğu uyuyordu.
La plupart d'entre eux est assommée par le picrate de ce midi.
O uyuyordu.
Non, il dormait.
Uyuyordu ben çıktığımda.
Quand je suis parti, il dormait.
Bir asker, banklardan birinde tek başına uyuyordu.
Un soldat dormait, recroquevillé sur un banc... tout seul.
Biri uyuyordu.
L'un d'eux s'était endormi.
"Bütün gün halıların üzerinde uyuyordu, ben de ona gasp edildiğimi söyledim."
Ses affaires vont mal. " " Je lui ai dit qu'on m'a volé. "
Şansına tüm bu zaman boyunca uyuyordu.
Heureusement pour toi, il dormait pendant tout ce temps. MARCO POLO :
İIk defa iniş yaparken uyuyordu.
Tu sais, c'est la première fois qu'il s'endort pendant un atterrissage.
Ben gittiğim zaman, o hâlâ uyuyordu.
Quand je suis partie, il dormait encore.
Ya da uyuyordu.
Ou qu'il était en train de dormir.
Uyuyor ya da uyuyordu.
Il dort, ou il était en train de dormir.
Bıraktığımda uyuyordu.
Il dormait quand je suis sortie.
Huzursuz uyuyordu.
Il dormait très mal.
Boy fark etmiyordu çünkü nihayetinde her şey herkese uyuyordu.
Les tailles n'étaient pas importantes. D'une façon ou d'une autre, tout allait á tout le monde.
Gecelemek isteyen birini gördüm Senin tanımına uyuyordu
On dirait celui que vous venez de décrire.
Ben çıktığımda kocam uyuyordu ama biriniz onu uyandırmış ve o çıkmıştı.
Quand je suis sortie, il était au lit. L'un de vous l'a réveillé et est sorti avec lui.
- Evet ama uyuyordu.
- Si, je crois qu'elle dort. - Ah bon.
- Baktığımda uyuyordu.
- Elle était endormie quand j'ai regardé.
Sadece çok yorgun, ve uyuyordu.
Il est juste très fatigué et il se repose.
Sabah geldiğimde herkes uyuyordu ben de ayaklarımı vurarak yürüdüm.
Ils dormaient encore quand j'arrive, et de lever un tapage du diable!
Katarina yanımda uyuyordu. Nefesi sakindi.
Katarina dormait à mes côtés et respirait calmement.
Peder Logan'ın tarifine uyuyordu.
Il est comme Pasteur Logan nous l'avait décrit.
" Cesetler yine gölgede uyuyordu.
"... le cadavre redormir à l'ombre.
Gördün mü? Ne? Bir adam direksiyon başında uyuyordu!
Le type était endormi au volant.
Uyuyordu. Ama her zamanki gibi ereksiyon halindeydi.
Il dormait mais son érection continuait toujours.
Ben ordayken, o benim yatağımda uyuyordu.
Quand j'étais là, elle dormait dans mon lit.
Ve o uyuyordu.
Lui, il dormait.
Onu daha sonra öldüren adamın emirlerine mi uyuyordu yoksa?
Obéit-elle aux ordres de la personne qui va la tuer? - Qui?
- Ben iyiyim ve her şey yanımda. - Uyuyordu, uyanmadı. İlacını vermiştim.
Il ne s'est pas réveillé.
Nöbette uyuyordu.
Il dormait à son poste!
Çürük bir arabada uyuyordu.
Il dormait dans cette voiture pourrie.
Santiago hala babasy gibi uyuyordu..... yastyk altynda sakly bir silahla.
Santiago dormait toujours comme son père..... avec un pistolet caché sous l'oreiller.
Evet, öyleydi. Çünkü bu yüzükler altındı, esrarengizdi. Ve her parmağa da uyuyordu.
Elle était dorée et mystérieuse, et allait à tous les doigts.
Bütün kamp uyuyordu.
Le camp était encore endormi, tout dormait dans le camp.
uyuyordum 78
uyuyordun 24
uyuyor 316
uyuyorum 52
uyuyor musun 135
uyuyorsun 19
uyuyor mu 66
uyuyor musunuz 17
uyuyor muydun 41
uyuyorlar 41
uyuyordun 24
uyuyor 316
uyuyorum 52
uyuyor musun 135
uyuyorsun 19
uyuyor mu 66
uyuyor musunuz 17
uyuyor muydun 41
uyuyorlar 41